KİTAPLAR

Fotoğraf Galerisi

Video Galeri

Günün Fotoğrafı

 

Cumhurbaşkanı Gül, Şeki'ye Geçti

17.08.2010
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

 

Azerbaycan’daki temaslarını sürdüren Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, resmî ziyaretinin ikinci gününde Bakü’den Şeki’ye geçti.

Cumhurbaşkanı Gül, kaldığı otelde Azerbaycan Başbakanı Artur Rasizade’yi kabul etti. Daha sonra Azer-Türk Bank Genel Müdürlük Binası’nın açılışını gerçekleştiren Cumhurbaşkanı Gül, “Teze Pir Mescidi” Kompleksini ziyaret etti ve DHT Metal Demir-Çelik Fabrikası’nın açılışının ardından da Bakü’den Şeki’ye geçti.

 

ŞEKİ

Azerbaycan’ın eski yerleşim yerlerinden biri olan Şeki, başkent Bakü’nün 370 km kuzeybatısında, Büyük Kafkas Dağlarının güney yamaçlarında yer almaktadır. Şehrin ismiyle özdeşleşen Han Sarayı, Cuma Mescidi, Kervansaray, Şehir Kalesi ve İslamiyet’ten önceki dönemlere ait Alban Kiliseleri bölgede bulunan önemli kültür varlıklarındandır. Dünyadaki 78 tarihî şehir listesinde bulunan Şeki, hem doğal görünüş ve zenginlik, hem de tarım alanları ve ipek böcekçiliği şehri olması nedeniyle, özellikle Bursa ile benzeşmektedir. Türk dünyasının önde gelen şairlerinden merhum Bahtiyar Vahabzâde Şekili’dir.

 

OĞUZ KABRİSTANI VE ŞEKİ TÜRK ŞEHİTLİĞİ’Nİ ZİYARET

Şeki’de Yunus Emre ve Hacı Taptık’ın kabirlerinin bulunduğu Oğuz Kabristanı ve Şeki Türk Şehitliği’ni ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gül, şehitlikte yaptığı açıklamada, Azerbaycan ve Türkiye’nin büyük bir milletin ayrı ayrı devletleri olduğunu, iki ülke arasında da buna yakışır bir biçimde dayanışma ve dostluğun bulunduğunu kaydederek, “Bu söylediğim şeyleri çok daha anlamlı hale getiren bu şehitliklerdir” dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, Bakü’deki şehitliği ziyaret ederken o dönemdeki Osmanlı topraklarının dört bir yanından gelerek, Nuri Paşa’nın komutasındaki Kafkas İslam Orduları’nda görev yapanların vatan toprağı gördükleri Azerbaycan’da, Bakü’de, Şeki’de, Gence’deki katliamları durdurduklarını ve bilindiği kadarıyla 1300 kişinin şehit olduğunu ifade etti.

AZERBAYCAN HALKI VE HÜKÜMETİNE ŞEHİTLİK TEŞEKKÜRÜ

Türk şehitliklerine kendi şehitliği gibi sahip çıkan Azerbaycan halkına ve hükümetine teşekkür eden Cumhurbaşkanı Gül, bu dayanışma ve sahiplenmenin aynı şekilde devam edeceğini vurguladı. Cumhurbaşkanı Gül, ayrıca dünyanın birçok bölgesinde Türk şehitliği bulunduğuna da dikkat çekerek, “Bu şehitliklere baktığınızda Edirne’den Kars’a, Diyarbakır’dan Samsun’a, Sivas’tan Ankara’ya İstanbul’a kadar herkes gelmiştir; vatan için din için, soydaşlarını zulümden kurtarmak için kendilerini feda etmiştir. Hepsine rahmet diliyoruz, hepsine şükran duyuyoruz. Aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, şehitliğin ardından Umum Millî Lider Haydar Aliyev ile Şair Bahtiyar Vahabzade’nin heykeline çiçek koydu ve burada kendisine sevgi gösterisinde bulunan halkı selamladı. Şeki İslam Medresesi ve aynı yerde bulunan Cuma Mescidi’nde de incelemelerde bulunan Cumhurbaşkanı Gül, burada bulunan çocuklarla fotoğraf çektirdi.

370 YILLIK TARİHÎ HAN SARAYI`NI ZİYARET

Daha sonra tarihî Han Sarayı`na geçen Cumhurbaşkanı Gül, 370 yıllık Han Sarayı hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Han Sarayı’nda bulunan deftere, “Güzellikleri ve tarihî dokusuyla Bursa`yı andıran Şeki şehrinde bulunmaktan büyük memnuniyet duydum. Şeki Han Sarayı`nı ziyaretim sırasında Azerbaycan`ın zengin tarihî mirasını bir kez daha görme fırsatını buldum. Bu güzel eserin meydana getirilmesinde ve bozulmadan günümüze taşınmasında emeği geçen herkese teşekkür ederim” diye yazdı.

Cumhurbaşkanı Gül, daha sonra otel olarak kullanılan tarihî kervansaraya geçerek, Şeki`de kalan Kafkas İslam Ordusu askerlerinin torunları ve Şeki aydınlarıyla bir araya geldi.

 

ŞEKİ HAN SARAYI

Azerbaycan mimarisinin şaheseri sayılan Şeki Han Sarayı, 1762 yılında Hüseyin Han Müştag tarafından yaptırılmıştır. Şeki kalesinin içerisinde inşa edilen iki katlı saray, Şeki hanlarının yazlık ikametgâhı olmuştur. Han Sarayı, mimarisiyle ve bir sanat eseri olarak büyük ilgi çekmektedir. Burada sıva üzerindeki renkli işlemeler, motifler, salon ve odalardaki duvar resimleri, ahşap oymalar, ağaçtan hazırlanmış ve aralarındaki boşluklara çeşitli renklerde cam monte edilmiş geometrik desenli vitraylı pencereler el sanatları bakımından etkileyici güzelliktedir. Sarayın bir diğer önemli özelliği de, yapımında çivi ve benzeri birleştirici araçların kullanılmamış olmasıdır.

UNESCO tarafından korunması gereken Dünya Kültür Mirası Listesi’ne dâhil edilen Han Sarayı, 2004 yılında Azerbaycan’ın kültür miraslarının onarımını öngören proje çerçevesinde esaslı bir restorasyondan sonra yeni çehresiyle ziyaretçilere açılmıştır.

 

Tüm Haberler

Yazdır Paylaş Yukarı