Çin Ulusal Radyosu

29.06.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Çin Ulusal Radyosu

SORU: Sayın Cumhurbaşkanı, Çin'e hoş geldiniz diyerek beni kabul ettiğiniz için hem radyomuz adına, hem de bütün izleyicilerimiz adına teşekkür ederim.
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Çin'e geldiğime gerçekten çok memnunum. Şimdi bana bu fırsatı verdiğiniz ve herkese bana gösterilen konukseverliğe teşekkür etme imkânını sağladığınız için ben size teşekkür ederim.
SORU: Sayın Cumhurbaşkanı, şimdi hemen sorumuza geçelim. Bu tarihi ziyaretiniz hakkında genel bir değerlendirme yapar mısınız? Ayrıca bu ziyaretten sonra Türkiye-Çin ilişkilerinin gidişatı konusundaki öngörüleriniz ve beklentilerinizi öğrenebilir miyiz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bu ziyaretimi Sayın Cumhurbaşkanı Hu'nun (Hu Jintao) daveti üzerine gerçekleştirdim. Bu, uzun yıllardan sonra Çin'e yapılan bir devlet ziyareti. Çok büyük bir heyetle geldim bu ziyarete. Bakanlar, milletvekilleri ve çok sayıda iş adamının yer aldığı 250 kişilik bir heyetle geldim.
Sayın Cumhurbaşkanı Hu'yla yaptığımız görüşmeler gerçekten çok güzel geçti. Her bakımdan dostluğumuzu, samimiyetimizi ve karşılıklı güvenimizi pekiştirdik ve geleceğe dönük işbirliğini artırmak için sözleştik aramızda. Başbakan Wen'le yaptığımız görüşmelerde de çok daha detaylı konuları görüştük ve 15 Eylül'de Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısının yapılmasını ve o zamana kadar burada aldığımız kararların hepsinin kağıda dökülmesini, tekrar gözden geçirilmesini ve daha sonra da Sayın Başbakan'ın Türkiye'ye yapacağı ziyaret sırasında bütün anlaşmaların imzalanmasını kararlaştırdık. Bu ziyaretime katılan çok sayıda iş adamı, buradaki muhataplarıyla, iş adamlarıyla yatırımlar konusunda, ticaret ve ekonomi konusunda, teknolojide işbirliği konusunda anlaşmalar yaptılar. Çok faydalı oldu. İnanıyorum ki bu ziyaret, Türkiye ile Çin arasında yeni bir sayfa açtı.
Eskiden, 1500 yıl önce biz komşuyduk Çin'le. Sizinle komşuyduk. Ama atalarımız buradan Batı'ya gitmişler. Oraya gittik ama, Asyalı olduğumuzu hiç unutmadık. Avrupa'dayız şimdi, ama Asya'yla da daima güçlü bağlarımız var. O zaman komşuyduk, şimdi dostuz. Bu dostluk çok pekişti. Bu ziyaret esnasında bana gösterilen büyük konukseverliği hiçbir zaman unutmayacağım. Çok teşekkür ediyorum.
SORU: Ziyaretleriniz sırasında Çin'in birçok şehrini gezdiniz ve Çin'in bugüne kadar kaydettiği aşamaları yerinde görme imkânını buldunuz. Çin'de yaşanan gelişim ve değişimlere Türk Devleti olarak nasıl bakıyorsunuz? Çin'in gelişmesinin, Türkiye-Çin ilişkilerine nasıl yansıyacağını düşünüyorsunuz? Ayrıca iki ülke arasındaki ilişkilerin gelişme sürecinde basının rolünün ne olacağını düşünüyorsunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Çin, büyük bir devlet, büyük bir ülke. Ben konuşmalarımda "Dünya içerisinde ayrı bir dünya" dedim Çin için. Çin, dünyanın büyük bir ekonomisi. Birkaç sene sonra dünyanın en büyük ekonomisi olacak. Şu anda dünyanın ilk üçü, dördü içerisinde ama, herkes biliyor ki, Çin 10 sene sonra dünyanın en büyük ekonomisi olacak. Çok farklı kültürler, etnik yapılar, dinler, diller... Bunların hepsi Çin'in birer zenginliği.
Çin ekonomik kalkınmada ve atılımda inanılmaz başarılar gerçekleştirdi. Bütün dünya Çin'i takip ediyor. Gördüğüm yerlerde de çok büyük inşaatlarına, altyapı yatırımlarına, çok büyük kamu yatırımlarına şahit oldum ve ayrıca özel sektörün de ne kadar dinamik olduğunu gördüm.
Çin'i tabii uzaktan takip ediyordum, okuyor, brifingler alıyordum. Ama özellikle Pekin dışında gezdiğim şehirlerde gerçekten çok etkilendim. Gittiğim yerlerde Türk iş adamları da gördüm. Bunlar yatırımcılar, tüccarlar. Çok sevindim. İnanıyorum ki, Türkiye ile Çin arasındaki ilişkiler, çok daha gelişecektir. Çin, bu kadar büyük bir ekonomik dev haline gelirken, dünyanın her kıtasıyla da ilgileniyor, başka bölgelerle de ilgileniyor. Özellikle ekonomik yatırımlar yapıyor. Büyüyünce artık kendi kabınıza sığınmazsınız, dışarıya yatırım yaparsınız. Türkiye'deki Çin yatırımlarının çok az olduğunu ve aramızdaki potansiyelin değerlendirilmediğini zaten resmi görüşmelerimizde konuştuk. Mutabakata vardık ki Çin, Türkiye'ye daha çok yatırım yapmalı, ticaret artmalı, turizm artmalı. Bu ilişkilerin çok hızlı gelişeceğine inanıyorum.
Şüphesiz ki basın yayın organlarına, hem televizyonlara hem yazılı basına hem radyolara çok büyük görevler düşüyor; bu potansiyeli tanıtma açısından ve daha çok iş yapılabilsin diye.
Yazdır Paylaş Yukarı