Slovakya SME Daily

Abdullah Gül'e göre, Avrupa Birliği Türkiye ile daha güçlü olacak ve Fransa'nın bunu durdurup durdurmayacağı kendilerinin bileceği bir iş. Slovakya'ya ziyaretinden birkaç gün önce, T.C. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül SME Daily'ye bir mülakat verdi.
SME DAILY:Bazı Avrupalılar Türkiye gibi büyük bir Müslüman ülkenin Avrupa Birliği'ni tehdit edebileceğini düşünüyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: Bu şekilde düşünenlerin azınlıkta olduğuna ve sayılarının fazla olmadığına inanmama rağmen, burada haklısınız. Bu düşünce Avrupa Birliği'nin kuruluş felsefesine çok aykırı. Çünkü, Avrupa Birliği bir din kulübü değil. Avrupa Birliği ortak değerler, demokrasi, insan haklarına saygı ve serbest piyasa ekonomisi gibi temel değerler üzerine inşa edilmiştir. Herkesin etnik yapısı, dili, veya dini kendisine ait!
SME DAILY: Almanya ve Fransa gibi büyük oyuncuların bu konuda problemleri varken, Slovakya Türkiye'nin birleşme isteğini destekliyor. Kırılma noktasına gelindiğinde, ülkenizin Birlik'e katılımını önleyeceklerinden korkmuyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Müzakerelerin başarısız olacağından korkmuyoruz. Aksi halde, Avrupa Birliği ile 15 yıldan bu yana devam eden Gümrük Birliği'ne girmezdik. Bizim sanayimiz birlik üyesi ülkelerin ekonomisi ile gümrüksüz rekabet içindedir. Ülkemizde üretilen otomobilleri çoğunlukla Avrupa Birliği'ne sattığımızı söylemek önemli. Evet - örneğin Fransa, Türkiye'nin katılımı ile ilgili referanduma gitmeye karar vermiştir. Fransızlar Türkiye'nin üyeliğine ilgi duymadıklarına ve ihtiyaçları bulunmadığına karar verirlerse, bunu açıkça söylemeleri gerekir."
SME DAILY: Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) İslami bir parti olarak değerlendiriliyor, bununla birlikte, reformlar bakımından laik muhalefetten daha fazlasını gerçekleştirdi. Avrupa Birliği sizin için neden bu kadar önemli?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: AKP'nin hiçbir zaman dini bir terminoloji ile tanımlanmadığına işaret etmek isterim. Böyle bir çabamız da yok. Politikaya girdiğimden bu yana - ben Bakanlık ve Başbakanlık yaptım - Avrupa Birliği'ni çok önemli gördük. Avrupa Birliği'nin yanı sıra, Birlik'in bir üyesi olmak hem Türkiye'yi hem de Birliği çok daha güçlü kılacaktır."
SME DAILY: Meclis tarafından Cumhurbaşkanı seçildiğiniz zaman, hem ordu hem de polis Türkiye Cumhuriyeti'nin laik yapısının kaybolacağı konusunda uyarı yaptı ve size karşı çıktılar. Generaller ile aranız şimdi iyi mi?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Anayasa'ya göre, ben Silahlı Kuvvetler'in başkumandanıyım, bu nedenle tartışılacak bir şey yok. Tamam, muhalefetin bir kısmı bana oy vermedi, ancak demokrasi budur. Seçilmiş bir Cumhurbaşkanı olarak, görevlerimi yapıyorum, hepsi bu."
SME DAILY: Sizin aleyhinize olan ana görüşlerden biri, eşinizin modern laik Türkiye'nin kurucu olan Mustafa Kemal Atatürk zamanından beri Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde görülmemiş olan türbanı takmasıydı. Buna alışıldı mı?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Türkiye'nin sokaklarında yürüdüğünüz zaman, pek çok kadının eşarp taktığını görürsünüz. Ve bu kişisel bir tercih. Bu kimsenin karışmaması gereken özel bir seçimdir ve herkes buna saygı göstermelidir"
SME DAILY: Bununla birlikte, dev Ergenekon süreci devam ediyor; buna göre muhalefetten ve ordudan insanlar Adalet ve Kalkınma Partisi'ni iktidardan uzaklaştırmaya çalıştılar ve hala çalışıyorlar. Bunu gerçek bir tehdit olarak görüyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Sorunuz devam etmekte olan hukuki bir dava ile ilgili olduğundan dolayı, mahkemede çözülünceye kadar bu konuda yorumda bulunmak istemiyorum."
SME DAILY: Tahran'dan yeni dönen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, İran'ın Türkiye'nin dostu olduğunu söylüyor. İsrail için konuşulurken de durum böyle mi?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Tabii ki, İsrail de aynen aynı zamanda komşumuz olan İran gibi dostumuzdur."
SME DAILY: Gazze'deki savaştan sonra, Başbakan Erdoğan İsrail hakkında sert ve diplomatik olmayan bir üslupla konuşuyor. Türkiye ile İsrail arasındaki ilişkilerin önemli ölçüde kötüleştiğini düşünmüyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Dostlar arasında biri hata yaptığı zaman diğerinin bunu söylememesi olmaz, bu şekilde yürümez. Dostluk çok açık ve samimi bir şekilde konuşmanız anlamına gelir."
SME DAILY: Anlaşmazlığa neden olan İran nükleer program hakkında endişe duymuyor musunuz?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Kime ait olduklarına ve nereye yerleştirilmiş bulunduklarına bakmaksızın, nükleer silahların hepsine karşıyız. Bununla birlikte, herkesin barışçıl amaçlarla nükleer enerjiye sahip olma hakkı vardır."
SME DAILY: Uzun yıllardan beri konuşmadığınız ve sınırlarınızı kapattığınız Ermenistan'dan yeni döndünüz. Futbol diplomasinizin işe yaramış ve yakında diplomatik ilişkiler kuracakmış gibi görünüyor. Kıbrıs konusu ne durumda?
SAYIN CUMHURBAŞKANI: "Ermenistan konusunda arzumuz bu süreci tamamlamaktır ve bu nedenle en kısa zamanda diplomatik ilişkiler kurmak istiyoruz. Kıbrıs konusunda ise müzakereler hala devam ediyor. Bu yılın sonuna kadar bir sonuç alınacağını umuyorum. 2004 yılında, Avrupa Birliği ile Birleşmiş Milletler'in barış planını reddeden Kıbrıs Rumları olmuştu. Yoksa, bu sorun çözülmüş olacaktı."
SME DAILY: Birkaç yıl önce sadece, Ankara tarafından reddedilen Osmanlı İmparatorluğu'ndaki Ermeni soykırım konusunda bir tartışma başlattığı için Ermeni asıllı Türk gazeteci Hrant Dink İstanbul'da öldürüldü. Türkiye'de resmi görüşün dışında bir görüşe sahip olmak hala tehlikeli mi?
SAYIN CUMHURBAŞKANI:: "Hrant Dink'in öldürülmesi davası adalete intikal ettirilmiştir. Türkiye'de artık benzer olaylar yoktur ve konuşma özgürlüğü garanti edilmiştir."
SME DAILY: Ermenistan ile ilişkilerin canlandırılmasının yanı sıra, Türkiye'de yaşayan Kürtler sonunda kendi televizyonlarına sahip oldu. Neden bu kadar uzun sürdü?
SAYIN CUMHURBAŞKANI:: "Evet biliyorsunuz, her şey bir süreç."