Melikşah Üniversitesi Açılışında Yaptıkları Konuşma

26.10.2013
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Değerli Misafirler,

Değerli Öğretim Üyeleri,

Değerli Öğrenciler,

Önce hepinize sevgi ve muhabbetlerimi sunuyorum. Melikşah Üniversitesi’nin 2013-2014 akademik yılına başlangıcı sebebiyle yapılan bu toplantıda açılışta, sizlerle beraber olmaktan da çok büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bundan 5 sene önce açılışını yaptığı bu üniversitenin bugün bu kadar büyümüş, gelişmiş, kendini ispatlamış ve önemli hamleler yapmış olmasından da büyük bir gurur duyuyorum. O zaman sadece bu bina vardı hatırladığım kadarıyla. Yine balkonlar dolu idi ama o günkü dolulukla bugünkü doluluk arasında fark var. Bugün, çok büyük bir kampüse ulaşmış olmanız, fakültelerinizin sayısının çoğalması, öğrencilerinizin giderek dünyanın, Türkiye’nin demiyorum artık, dünyanın başka ülkelerinden de öğrencilerini kabul eden bir üniversite haline dönüşmüş olması, araştırma geliştirme konularına verdiğiniz ağırlıklar, ayrıca aldığınız başarılar, bütün bunlar üniversitenin kuruluşundaki amaçlara adım adım yaklaştığını göstermekte başarılı olduğunu göstermekte. Bundan da ben büyük bir memnuniyet duymaktayım.

Bu üniversitenin bu hale gelmesinde, şüphesiz ki biraz önce Memduh Bey de Rektör Bey de söylediler, birçok kişinin çok büyük katkısı vardır. Ama işin sahibi olanlar da bellidir açıkçası. İşin sahibi olan Boydak Ailesine, başta Hacı Bey olmak üzere hepsine, herkese tebrik ediyorum, gerçekten çok teşekkür ediyorum. Sizlerle beraber olan değerli hemşehrilerimize, Kayserililere herkese onlara çok teşekkür ediyorum. Ve üniversitelerin bu hale gelmesi için her türlü katkıyı veren kamu yöneticileri, başta belediye başkanınız olmak üzere, bütün milletvekillerimiz, Vali Bey, herkese de bütün görevlilere de ayrıca onları da tekrar tebrik ediyorum, takdir ediyorum.

Üniversitemiz doğrusu kendisini ispatlamış, onun için artık üniversitemizde okumak isteyenlerin çeşitliliğini de görüyorum. Türkiye’nin en değerli, önemli iş adamlarından birisi üniversitenizin öğrencisi olmuş, talebesi olmuş. Acaba kaçıncı sınıfa geçtiniz? Ne kadar gururla bu ifade ediyor Hacı Bey. Ben de gerçekten herkese örnek gösteriyorum. Öğretim üyeleri siz de çok şanslısınız açıkçası bu kadar sahiplenilmiş bir üniversitede öğretim üyesi olmak, gerçekten çok önemli, değerli. Sizlere emanet edilen bu öğrencileri en iyi şekilde yetiştirmenizi bekliyor, bütün bu fedakârlıkları yapanlar. Eminim ki sizler de bunu büyük bir sorumluluk duygusu içerisinde gerçekleştiriyorsunuzdur.

Kayseri ayrıca bir üniversite kenti oldu. Dün de söyledim, Erciyes Üniversitesi yarım asırlık oldu, Fahrettin Bey’i, Sayın Rektörü görüyorum buralarda. Melikşah Üniversitesi, hemen arkasından geldi. Nuh Naci Yazgan Üniversitesi üçüncü üniversite oldu. Benim ismimi taşıyan, AGÜ de dördüncü üniversite oldu. İki devlet üniversitesi iki de vakıf üniversitesi var. Dün ismimi taşıyan devlet üniversitesinin açılışını yaptık, ilk akademik yıl açılışını ve onun ilk açılışı. Bir vakıf üniversitesi olarak sizin de bugün akademik yıl açıyoruz. Kayseri’nin bu şekilde bir üniversiteler kenti haline gelmesinden de büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu, sadece üniversite öğrencilerinin şehre kattığı bir sayı katkısı değil, öğrencilerin ve öğretim üyelerinin Kayseri’nin dışından, Türkiye’nin birçok şehirlerinden, hatta yurtdışından gelen öğretim üyeleri, öğrenciler, şehrimizin kültürünü, şehrimizin anlayışını, şehrimizin sosyal havasını her şeysini çok geliştirmektedir. Kayseri bir taşra şehir olmaktan çıkmakta, bu şekilde bir metropol şehir haline dönüşmektedir. Burada üniversitelerin çok büyük katkısı vardır. Ayrıca, tabi ki bu kadar değerli akademisyeni, bu kadar değerli ilim adamını bünyesinde barındıran bir şehir, bunun kendisi için en değerli bir varlık olduğunun da farkında olmanın ve her alanda sizlerden de faydalanmalıdır. Sadece akademisyenler, öğretim üyeleri, ilim adamları, eğitim veren insanlar değildir. Eğitim işin bir parçasıdır, öğrencileri eğitmek. Ama bunun ötesinde, araştırmalar, geliştirmeler, fikir yürütmeler, fikir önermeler, tavsiyelerde bulunmalar, bu ilgili alanlarınızla ilgili bütün sahalarda olabilir, şehirle ilgili olabilir, memleketle ilgili olabilir, bütün insanlıkla ilgili olabilir. Bütün bunlardan faydalanmak da tabi ki bu şehrin yöneticilerine düşen bir görev ve çok büyük bir avantajdır.

Bu şekilde şehrimizin çok hızlı bir geliştiğine hep şahit oluyorum, bundan da büyük bir memnuniyet duyuyorum. Üniversitelere çok önem verdiğimi biliyorsunuzdur. Çünkü Türkiye’nin gelişmesinin, Türkiye’nin kalkınmasının, Türkiye’nin çok daha ileriye gitmesinin esas lokomotifi Türkiye’nin insan gücüdür. İnsan gücü, sadece nüfusun büyüklüğüyle ifade edilmez. Bugün seksen milyona yaklaşan bir nüfusumuz var, muhakkak ki bu güçtür. Ama seksen milyon nitelikliyse çok büyük güçtür. Nitelikli değilse, vasıfsızsa o zaman da yüktür açıkçası. Onun için ülkelerin nüfus tartışması yapılırken, bazen yanlışa kayılır. Büyük nüfustan korkarlar. Eğer nüfus vasıflı bir şekilde gelişmiyorsa tabi ki korkmak lazım. Herkes tüketiyorsa, hiçbir şey üretmiyorsa, hiç bir katkısı olmuyorsa ülkeye o zaman o nüfus yüktür gerçekten. Ama nitelikli bir nüfus varsa, üretiyorsa, o zaman da nüfusun büyüklüğü gerçekten güç oluşur ve o ülkenin en büyük değerli haline gelir. Bir nüfusun nitelikli hale gelmesinin yolu da eğitimden geçmektedir. Bu ilkokul öncesinden başlar, üniversite sonrasına kadar devam eder. Ama şunu biliyoruz ki esas şekillenme üniversitelerde olmakta üniversitelerde esas meslekler ayrıldığı için herkes hayatta hangi yönde katkı yapacağını üniversitelerde karar vermekte. O açıdan üniversite eğitimlerinin çok önemli olduğuna inanıyorum.

Sık sık ziyaret ettiğim üniversitelerden veya yapılan toplantılarda; Yüksek Öğretim Kurulu, TÜBİTAK gibi kuruluşlarda hep dikkat çektiğim nokta, üniversitelerin eğitimlerinin kalitesini yükseltmektir. Her üniversite artık nerede olursa olsun ister İstanbul’daki üniversite olsun, ister Kayseri’de, eğer üniversite unvanı aldıysa ve Türkiye’nin her ne köşesinde olursa olsun, yetiştirdiği öğrenci dünyanın her tarafında rekabet edebilecek, iş bulabilecek, çalışabilecek nitelikte olmalıdır. Yoksa açıkçası 4-5 senesini bu güzel binaların içerisinde zaman geçirmiş olan insanlar olarak kalırlar. Üniversitelerde gerçek formasyonu vereceksiniz. Onları sadece burada eğitmeyeceksiniz, hayat boyu nasıl kendilerini eğitmeye devam edeceklerini esas yolunu göstereceklersiniz. Çünkü bu yıl artık bilgi herkese açıktır. Bugün dünyanın en büyük en meşhur üniversitelerinin hocalarını derslerini internet üzerinde herkese açmaktadır. İster siz değerli öğretim üyeleri siz sevgili öğrenciler isterse buradaki değerli misafirlerin içerisinden herhangi biri o üniversitelere kayıt olmadan, dünyanın en meşhur profesörlerini, en meşhur üniversitelerin derslerini bilgisayarınızdan takip edebilirsiniz. Bilgi herkese açık aslında en büyük devrim de bu. Sizler üniversitede bu öğrencilere bu bilgilere nasıl devamlı ulaşacaklar, nasıl onlardan devamlı faydalanacaklar, bunu da en iyi şekilde öğreteceğinize eminim.

Açılışını yaptığım bu üniversitenin gerçekten bu hale gelmesinden büyük bir memnuniyet duyuyorum. Biraz önce girerken kampüse hava aydınlıktı, arka binaları falan gördüm, girerken aşağıda yapılan yurtları onları gördüm. Biraz önce burada Memduh Bey’in açıklaması üzerine yeni yapılacak bütün yapılan, açılışı yapılan binaları, bunları da duydum. Bunlardan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Büyük bir sermaye var burada. Çok büyük bir özgüvenle yapılan çok büyük bir çalışma var gerçekten. Bu üniversiteyi kuranlar kendi işlerine ne kadar özen gösteriyorlarsa, başarılı olmak için bu üniversitenin de o kadar başarılı olması için aynı özeni gösteriyorlar. Şimdi artık tek beklenti, herkesin, hepimizin beklentisi buradan yetişecek, mezun olan öğrencilerin aranan öğrenciler haline gelmesidir, bu da sizin sayenizde olacaktır. Bunu da yapacağınızdan eminim.

Bir kez daha emeği geçen herkese teşekkür ediyorum, tebrik ediyorum ve sizlere hep başarılar diliyorum. Sizlerin başarınızla da hep övüneceğimizi de hatırınızda tutmanızı istiyorum.

Sağolun, varolun.

Yazdır Paylaş Yukarı