Macaristan Cumhurbaşkanı Sayın Pal Schmitt Onuruna Verdikleri Resmi Akşam Yemeğinde Yaptıkları Konuşma

15.11.2011
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Sayın Cumhurbaşkanı,

Muhterem Hanımefendi,

Değerli Misafirler,

Eşimle birlikte Zat-ı Devletlerini, Muhterem Eşinizi ve heyetinizin kıymetli üyelerini ülkemizde ağırlamaktan büyük mutluluk duyuyoruz.

Sporculuk kariyerindeki ilk dünya şampiyonluğunu Ankara’da kazanmış biri olarak Türkiye ve Türklere ne denli güçlü dostluk hisleri beslediğinizi çok iyi biliyorum. Böyle kıymetli bir Cumhurbaşkanının önderliğinde Türkiye ve Macaristan arasındaki dostluk ve müttefiklik bağlarının daha da pekişeceğine tüm kalbimle inanıyorum. 

Esasen Türkiye ile Macaristan arasındaki dostluk, yüzyılların süzgecinden geçmiş ve halklarımız tarafından özümsenmiştir. Türkler ve Macarlar, milli kurtuluş mücadelelerinde ve yeni devlet kurma çabalarında hep birbirlerine destek olmuştur.  

Nitekim, Macaristan Parlamentosu'nun 1922 yılında Türk halkının bağımsızlık zaferini ilk kutlayanlar arasında yeralmasını hiçbir zaman unutmayacağız. Keza, Macar dostlarımızın, Atatürk’ün toprağa verildiği gün tüm kamu kurumlarına ve evlerine siyah bayrak asmaları da hafızalarımızdaki yerini hep koruyacaktır.

Orta Asya bozkırlarına kadar uzanan bağlarımız, iki ülkenin dillerinde ve kültürlerinde de kalıcı izler bırakmıştır. Bu bağlar, bugün de iki ülke arasındaki siyasi, ekonomik, kültürel ve toplumsal işbirliğinin geliştirilmesi için sağlam bir zemin teşkil etmektedir.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Ülkelerimiz arasındaki dostluk ruhu, Osmanlı İmparatorluğu’ndan beri her döneme damgasını vurmuştur. Bu dostluğun bilim, kültür ve sanat alanında müşahhas örnekleri mevcuttur. Nitekim, dünyadaki ilk Türkoloji kürsülerinden biri 1870 yılında Macaristan'da kurulmuştur. Bugün ziyaret ettiğiniz Ankara Üniversitesi’ndeki Hungaroloji kürsüsü de 1935 yılında çalışmalarına başlamıştır.

Osmanlıyı anlatan en etkileyici eserlerden biri olan Peçevi Tarihi'nin yazarı, Macar kökenlidir. Aynı şekilde, tarihimizin şanlı sayfalarına isimlerini altın harflerle kazıyan Humbaracı Ahmet Paşa ve Orban Usta ile bu topraklara matbaayı ilk defa getiren İbrahim Müteferrika aslen Macar’dır. Çağdaş anlamda Türk itfaiyeciliğinin öncüsü olan ve yarım yüzyıla yakın süreyle İstanbul İtfaiyesini yöneten Seçenyi Paşa, ya da sizin bildiğiniz adıyla Kont Ödön Seçenyi, ebedi istirahatgahı olarak İstanbul’u seçen ortak tarihimizin çok önemli bir ismidir.

Tarih boyunca Türkiye'ye sığınmış Macar kahramanları bizim de kahramanımız olmuştur. Zamanında Sultan Abdülmecid Han, iadeleri yönünde yapılan baskılar karşısında "tacımı veririm, tahtımı veririm, ama Devletime sığınanları asla geri vermem” diyerek Macar mültecilere sahip çıkmıştır.

Bu kapsamda gönlümüzü açtığımız en önemli isim şüphesiz Koşut Layoş’tur. Layoş, bu yıl yeni bir anayasanın kabul edildiği Macaristan’ın modern anlamdaki ilk anayasasını esasen Kütahya’dayken kaleme almıştır. Bu bakımdan, Ankara’dan sonra Kütahya ve İstanbul’da yapacağınız temasların özel bir anlam taşıyacağına ve son derece faydalı olacağına eminim.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Kıymetli Misafirler,

Hepimiz çok iyi biliyoruz ki, tarih geçmişin acı hatıralarında boğulanları değil, yüzünü geleceğe dönen milletleri ödüllendirmektedir.

Bunu başarabilen Türk ve Macar halkları bugün ilişkilerimizi dostluk, işbirliği ve karşılıklı yarar temelinde geliştirmek için çalışmaktadır. Gelecek nesillere bırakmak istediğimiz miras da bu karşılıklı anlayış, hoşgörü ve dostluğun ışığında şekillenecektir.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Kıymetli Misafirler,

Türkiye, Macaristan'ın çoğulcu demokrasi ve pazar ekonomisine geçiş sürecini başından beri desteklemiştir. Bu anlayışla, Macaristan’ın NATO ve AB üyelikleri Macar halkını olduğu kadar Türkleri de memnun etmiştir. Bugün biz de, Macar dostlarımızın AB yolundaki kararlı yürüyüşümüze görünür ve güçlü desteğini almaktan mutluyuz.

 Zengin beşeri ve kültürel değerlerimizden güç alarak Macaristan ile işbirliğimizin her alanda daha da gelişmesi için çalışmaya kararlıyız.

Bunu sadece ülkelerimiz ve halklarımızın yararı için istemiyoruz. Mevcut konjonktürde işbirliğimizin gelişmesinin, bölgesel ve küresel barış ve güvenliğe de olumlu tesir yapacağına inanıyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanı,

Bu anlayışla, Türk-Macar halkları arasındaki dostluk, iyi niyet ve hoşgörünün tüm dünyaya örnek oluşturmasını diliyor; kadehimi Zat-ı Devletlerinin ve değerli Hanımefendi'nin sağlık ve mutluluğu ile dost ve müttefik Macar halkının esenlik ve refahı için kaldırıyorum.

Yazdır Paylaş Yukarı