81 İlin Valisine Verdikleri Öğle Yemeğinde Yaptıkları Konuşma

Sayın Bakan,

Değerli Valiler,

Önce hepinize hoşgeldiniz diyorum.

Artık geleneksel şekilde, her yılın başında, bütün valilerimizle burada bir yemekte bulunuyoruz. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Burada 81 ilimizin valisi, Türkiye’nin dört bir yanından, Türkiye’nin gerçeklerini, kokusunu buraya getirmiş durumdalar. Eminim ki, bugün yaptığınız toplantılar, yarın da devam edeceksiniz, bütün bu toplantılar, çok değerli, çok verimli olacaktır ve Türkiye’nin hem gerçekleri hem ihtiyaçları hem de yapılması gerekenler, sizinle en iyi şekilde istişare edilecektir. Bu vesileyle, biz de senede bir kez de olsa, burada beraber oluyoruz. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyorum.

Sizler bulunduğunuz 81 ilde, devletin ve hükümetin temsilcilerisiniz. Dolayısıyla çok büyük sorumluluklarınız var. Ama aynı zamanda da çok büyük yetkileriniz var. Anayasa ve kanunların verdiği yetkiler, gerçekten sizleri tam donanımlı hale getirmektedir ve bundan dolayı da sizden tabii beklentilerimiz çoktur.

Sizler, ülkenin en seçkin bürokratlarısınız. Toplantılarınızda bütün illerinizden getirdiğiniz fotoğraflar, aslında Türkiye gerçeğini, büyük fotoğrafını ortaya çıkartıyor. Ne oluyor, ne bitiyor, işlerimiz nasıl gidiyor; bütün bunları en birinci derecede bilen kişiler sizlersiniz. Ayrıca şu da bir gerçek ki: Sizler illerinizin liderleri olarak, devletin ve hükümetin politikalarının uygulayıcıları olarak, eğer illerinizde başarılı olursanız, bu Türkiye’nin başarısı olacaktır. O bakımdan hepimiz, sizleri bulunduğunuz yerlerde yakinen takip ediyoruz ve yaptığınız çalışmalara, gayretlerinize, gece-gündüz fedakârlıklarınıza çok büyük değer veriyoruz. Çünkü o ilin sahibi sizsiniz. Bütün devlet kurumları, sizin emrinizde ve kontrolünüzde. Orada bizleri temsil eden kişiler sizler olduğunuz için, en ufak bir şey olduğunda, ilk arayacağımız kişiler sizlersiniz. En doğru önerileri, en doğru yapılması gerekenleri ve öncelikleri tespit edenler de illerinizde sizlersiniz. O bakımdan sizlere çok önem veriyoruz.

Bulunduğunuz illerde, halkımızın mutluluğu, güvenliği ve refahından birinci derecede sorumlu olan yine valilerimizdir. O bakımdan valilerimize gerçekten çok önem veriyoruz. Sizler, bulunduğunuz yerde, sadece devletin gücünü, otoritesini değil, aynı zamanda devletin şefkatini ve kucaklayıcılığını da gösteriyorsunuz. Devletin kapısı sizlersiniz. O bakımdan, sizler gerçekten Türkiye’nin en ayrıcalıklı bürokratlarısınız. Sizler tecrübenizle, bilginizle, bu donanıma sahip olduğunuz için bu görevlere gelmiş vaziyettesiniz. Onun için de sizden beklentilerimiz çoktur.

Bunu yaparken, sizden birinci beklentimiz, bütün vatandaşları hiçbir ayrıma tabi tutmadan kucaklamanızdır. Herkese adaletli, eşit davranmanızdır. Hiçbir vatandaşımızın, hiçbir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde, -tabii ki sınırlarımızın dışındakileri ayrı tutuyorum- kendisini öz yurdunda garip ve öz yurdunda mahzun hissetmemesi gerekir. Bu sizlerin sayesinde olacaktır. Sizlerin talimatlarınız sayesinde olacaktır ve sizlerin takibi sayesinde olacaktır. Türkiye dışındaki vatandaşlarımızla ilgili aynı beklentilerimizi de büyükelçilerimizle yaptığımız toplantılarda hep onlara söylerim. Büyükelçiliklerimiz de Türkiye dışındaki bütün vatandaşlarımızın gideceği ilk kapıdır. Ama nüfusumuz Türkiye’dedir, esas her şey Türkiye’de olmaktadır. Onun için sizlerden beklentimiz gerçekten çok büyüktür.

Sizler vazifelerinizi yaparken, demin de söylediğim gibi, bulunduğumuz ilde liderlik yapacaksınız. Aslında Anayasa ve kanunlar bunu size verdiği gibi, yönetim de bunu vermektedir. Bildiğim kadarıyla, hükümet de, Sayın Bakan da bunu vermektedir. Cumhurbaşkanı olarak ben, Sayın Başbakan, Sayın Bakan ve bütün hükümet üyeleri, sizlere yeteri kadar inisiyatif, sizlere yeteri kadar destek; her kademede bunu vermektedir. Yeter ki siz, bulunduğunuz yerde başarılı olun. Tekrar söylüyorum, sizin başarınız Türkiye’nin başarısı olacaktır.

Sizden beklentiler, birçok alanda tabii. Ama her şeyden önce o ilin güvenliğinin sağlanması. O ilin güvenliği söz konusu değilse, sıkıntı varsa, başka konularda da başarıları beklemek zor olur. Gece-gündüz, devletin diğer birimleriyle, bütün güvenlik birimleriyle orada güvenliği sağlamak gerekir. Şüphesiz ki daha ayrıcalıklı, güvenlik konusunda özelliği olan illerimiz var. Merkezi otorite olarak, yetki, tam destek, her şey; bunları size sağlamamız gerekmektedir. Bütün vatandaşlar şunu bilmeli ki: Devletin gücünden başka, kanun gücünden başka güç yoktur. Hiçbir organize suç örgütü veya illegal örgütler veya herhangi bir şey, kanun ve devlet yerine geçemez. Bunun böyle olmayacağını, orada tabii siz göstereceksiniz. Bu konuda çok kesin kararlı olacaksınız ve eğer herhangi bir şekilde suç varsa da, suç işleyenin yanına hiçbir şey kâr kalmayacak. Onu da adalete taşıma, yine valilerin sorumluluğu içerisindedir. Şüphesiz ki, emniyet amirleri, diğer devletin güvenlik birimleri, bunlar hep sizin orada kontrolünüz içerisinde olacaktır.

İkincisi tabii ki, ekonomik kalkınma. Artık valiler de, yurtdışındaki büyükelçiler de klasik fonksiyonlarının, görevlerinin dışında büyük görevler yapmaktadır. İlin ekonomik kalknmasına sizin ilgi göstermeniz, ağırlığınızı koymanız; bütün bu konularda yine sizden beklentimiz çok büyüktür. Bu konuda kalkınma ajanslarına, onlara çok önem verin. Kalkınma ajansları, maalesef biraz gecikmeyle kuruldu, ama -belki bazı yörelerde hâlâ kuruluş aşamasında- kalkınma ajanslarına çok önem verin. Artık alaylı usulle kalkınma, illerin kalkınması mümkün değil. Kalkınma bilgiye dayalı, vizyona dayalı bir şekilde olacaktır. O ilin nasıl kalkınacağı, ekonomisinin hangi istikamette gelişebileceği; bütün bunlar bilgiyle, ciddi araştırmalarla ortaya konan çalışmalar üzerinde olacaktır. Bu bakımdan, kalkınma ajansları size bu konuda çok büyük öncülük yapacaktır ve biliyorum, gezdiğim, gördüğüm illerde buna çok önem veriyorsunuz, ama özellikle bunun altını çizmek istiyorum.

Ayrıca, özel sektörle de çok barışık olun. Nihayette, ekonomik gelişme ve kalkınma, özel sektör eliyle oluyor artık. Onun için size "Fonksiyonlarınız hep değişiyor" dedim. Eskiden her şeyi devlet eliyle yapıyorduk, şimdi öyle değil. Bundan sonra kalkınma, yatırımlar, ekonomik faaliyetler, aktiviteler, özel sektör eliyle olduğu ve olacağına göre, bu konuda da onlara her türlü yardımı yapın ve onların önünü açmak, onları davet etmek, yerli-yabancı yatırımcıları ilinize çekebilmek için de, özel ve üstün gayret gösterin.

Bir ilde eğer işsizlik çoksa, bir ilde eğer göçler çoksa, o zaman siz istediğiniz kadar çabalayın, faaliyetlerinizi tam gerçekleştiremeyeceksiniz ve başarılı olmak da mümkün olmayacak. Onun için iş dünyasına çok destek verin, önlerini açın ve onları da yakinen takip edin.

Diğer bir alan, eğitim, kültür alanıdır. En iyi yatırım, eğitime yapılan yatırımdır. Eğitim konusunda milli eğitim müdürlerinizi, okullarınızı, bunları yakından takip edin. İller şimdi artık eğitimde de birbiriyle yarışıyor. Her ilde üniversite var. Üniversitelere sahip çıkın, ayrıca üniversitelerin de şehre, ilinize olan katkısını onlardan bekleyin. Üniversiteler ilinize kurulurken çok uğraşıldı. O ilin eşrafı, politikacıları, o ilin sahipleri akın akın Ankara’ya geldiler ve illerine üniversite kurulması için uğraştılar. Şimdi o kurulan üniversitelere siz sahip çıkın, onlar da ile sahip çıksınlar. Herhangi bir ildeki üniversite, o ilden bağımsız asla olamaz. Onlar da bulundukları ile lokomotiflik görevini yapacaklar, bu da illerin tabii beklentisi yine. Bazı üniversiteler kuruluş aşamasındadır. Bunlara yine çok büyük destek veriniz ki, bunlar hepsi başarılı bir şekilde kuruluşlarını tamamlasınlar, eksikliklerini gidersinler. Bazıları idari konularda yetersiz olabilir, onlara yine siz el uzatacaksınız.

Dolayısıyla, sizler gece-gündüz ne kadar çok koşturursanız, her işle ilgilenirseniz, Ankara da o kadar çok rahat olacaktır. Bunu yaparken ilinizin bütün potansiyelini harekete geçirebilmek, orada bir sinerji doğurabilmek de yine sizin önderliğinizde olacaktır. Belediye başkanları, o ilin yüksek dereceli bürokratları, üniversiteleri, hâkimleri, savcıları, önde gelen iş adamları, siyasetçileri; bütün bunlar arasındaki dayanışmayı sağlayabilmek ve bu dayanışmayı ilinizin başarısına seferber edebilmek, yine sizin önderliğinizde olacaktır. Bunları en iyi şekilde yapacağınızdan eminim.

Birçok ili ziyaret ediyorum biliyorsunuz. Ziyaret etmediğim iller var, oralara da geleceğim. Orada gördüklerimin hepsinden gerçekten çok memnunum. Türkiye’de olağanüstü değişiklikler var. Türkiye’de olağanüstü bir gelişme var. Bunları yerine gittiğimizde çok daha rahat görüyoruz. Makro göstergeler, makro başarılar ayrı, ama mikro seviyede illere vardığımızda, bunlara bizzat şahit olmak, görmekten büyük memnuniyet duyuyorum. Değerli valilerimizin hepsinin kararlılığını, azmini, şehirlerdeki liderliğini, gittiğim her yerde doğrusu çok takdir ediyorum. Bundan dolayı da Bakanlığınızı tebrik ediyorum.

Hepinize tekrar başarılar diliyorum. Sizlerin daima arkanızda olduğumuzu, yanınızda olduğumuzu bilmenizi istiyorum. Başarılarınıza yeni başarılar katmanız için ne gerekiyorsa, her türlü desteği verdiğimizden hiçbir tereddüdünüz olmasın. Tekrar hoşgeldiniz. Çalışmalarınızın başarılı geçmesini, verimli geçmesini tekrar temenni ediyorum.