Türk Vatandaşları İle Sohbet Toplantısı

28.06.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
"Çin'de, Shenzhen'da sizlere "Sevgili Vatandaşlarım" diye hitap ederek başlamaktan büyük bir kıvanç duyuyorum.
Böyle bir toplantı Pekin'de olsaydı, Türkiye'de belki burayı bilmeyenler biraz daha normal karşılardı ama, Çin o kadar büyük bir yer ki, Pekin gibi kaç tane Pekin var Çin'de. İşte bunlardan bir tanesi de Shenzhen. Dolayısıyla burayı da ziyaret ettim ve sizlerle beraberiz. Burada değerli vatandaşlarımızla, Türklerle bir arada olmaktan, gerçekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bundan dolayı Guangzhou Türk İşadamları Derneği'ne teşekkür ediyorum.
Sizler de yakından takip ediyorsunuz. Çin'e bir devlet ziyareti yapıyorum. Uzun zamanlardan sonra ilk defa Türk Cumhurbaşkanı Çin'e devlet ziyareti yapıyor. Pekin'de Çin Devlet Başkanı Hu, Meclis Başkanı, Halk Meclisi Başkanı ve Başbakan ile çok güzel görüşmelerde bulunduk. Gerçekten Türkiye ve Çin arasında her bakımdan ilişkileri daha çok geliştirmek için güzel toplantılar yaptık, güzel görüşmeler gerçekleştirdik. Oradaki resmî görüşmelerimiz bittikten sonra, işte bu dünya içerisinde ayrı bir dünya gibi olan Çin'deki farklı şehirleri görmek, buralardaki yenilikleri, buralardaki kalkınma hamlelerini görmek ve özellikle buralardaki siz iş adamlarıyla da bir araya gelmek için değişik illere de seyahat ettim. Dün Xi'an'daydık. Orası, Çin'in çok tarihî bir yeri. Bugün de buradayız.
Tabii, buranın özelliğini sizler çok iyi biliyorsunuz, biraz sonra anlatacaksınız bana da, bildiklerime yeni şeyler ekleyeceksiniz. Ama verilen brifingler ve aldığımız bilgilere göre; burası aslında Çin'in nasıl kısa süre içerisinde büyük bir kalkınmayı gerçekleştirdiğinin en güzel örneği. 10-15-20 sene önce hiçbir şey yokken, bugün çevremizde gördüklerimiz sanki bana tabiî New York'u, Manhattan'ı andırıyor. Ama buralar belli ki oraları da geçecek seviyede. Tabiî ayrıca buranın büyük bir teknoloji merkezi olarak Çin'de tezahür etmesi de ayrı. Böyle bir yerde siz değerli Türkler ve Türk iş adamlarının bulunması ve burada varlığını göstermesi, gerçekten her türlü takdirin üstündedir. Benim bu ziyaretimde çok sayıda, Türkiye'nin çok değerli iş adamı heyetimize katıldı. Bunların çok büyük bir kısmının, Çin'le çeşitli ilişkileri var. Kimi buraya mal satıyor, kimi burada yatırım yapıyor, kimi de Çinlilerle birlikte Türkiye'de iş yapıyorlar veyahut da iş yapmayı planlıyorlar. Yine iş adamlarının yanında da Türkiye'nin çok değerli bürokratları var; hem ekonomiyle ilgili hem siyasetle ilgili. Böyle büyük bir heyetle buraya gelmiş olmamız da Çinlilerin çok dikkatini çekti ve sağolsunlar bize gerçekten çok iyi bir konukseverlik gösterdiler. En üstten en aşağıya kadar herkes elinden gelen her türlü misafirperverliği gösteriyor.
Sizlerin burada bulunmanız ekonomik sebeplerle. Ekonomik sebeplerle derken de 1960'larda yine ekonomik sebeplerle Türkiye'den Avrupa'ya giden vatandaşlarımız gibi değil, tam tersine buraya iş adamı olarak gelenlersiniz. Zaten bizi toplayan derneğin adı da Guangzhou Türk İş Adamları Derneği. Yine bana verilen bilgiye göre; sadece Guangzhou'dan değil, herhalde Hong Kong da dâhil olmak üzere çevreden de -hatta Japonya'dan da var biliyorum, gördüm burada birkaç kişiyi- gelen iş adamlarımız var. Dolayısıyla Türkiye artık bir yerlere iş adamlarıyla gidiyor, buralarda iş yapmak için geliyor veyahut da buradaki iş adamlarıyla ortak. Türkiye'de veya dünyanın başka yerlerinde iş yapmak için geliyor ve ilişkiler kuruyor. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyorum ve sizleri gerçekten tebrik ediyorum. Türk insanının ne kadar dışa açık olduğunu gösteriyorsunuz. Ne kadar çok dünyanın her köşesini yakından takip ettiğimizi gösteriyorsunuz. Nereye gidersem; Afrika'ya da gitsem, Japonya'ya da gitsem, Latin Amerika'ya da gitsem, en kuzeylere Baltık ülkelerine de gitsem; gittiğim her yerde Türkiye'nin müteşebbis ruhlu iş adamlarını görüyorum. İşte burada da gördüğüm gibi, gittiğim her yerde, hep genç, değerli kardeşlerimizi görüyorum ve bundan büyük bir gurur duyuyorum, büyük bir memnuniyet duyuyorum. Türkiye'nin geleceğinin çok daha farklı olduğunu zaten sizleri görünce, tanıyınca insan bir kez daha anlıyor ve bir kez daha güven geliyor bize.
Buralar çok yeni yerler. 10 sene içerisinde büyük kalkınma hamlelerini gerçekleştirmişler ve ileri teknoloji özellikle bu bölgede çok konsantre olmuş. Dünyanın büyük şirketleri gelmişler buralara hep yatırım yapmışlar. Bunların arasında Türklerin tabiî eksik olmaması gerekirdi. Muhakkak ki, karşılıklı önceliklerimiz vardır. Bunların da bizden öğrenecekleri çoktur; onu da söylemek isterim. Ne de olsa Çinlilerle 1000 yıl kadar önce komşuyduk. Uzak düştüysek de, ayrıysak da, şimdi de dostuz. Bunu hem Türkler hem Çinliler hafızalarında muhafaza ediyorlar. Herkes de tarihine çok önem veriyor. Dolayısıyla şimdi işbirliğimizin altında sağlam, hissî, güzel duygular var. Bunların üzerine güzel işlerin yapılabileceğine inanıyorum. Tabiî Türkiye'den uzaksınız, ama uzaklıklar, mesafeler artık çok fazla anlam ifade etmiyor. Türk gazetelerini buradan da takip ediyorsunuz, televizyonları takip ediyorsunuz, internet herkesin evinde var. "High tech" dediğimiz yüksek teknolojide, özellikle enformasyon teknolojisinde en ileri gitmiş olan bir bölgede olduğumuza, konuştuğumuza göre artık mesafeden hiç bahsetmememiz gerekmektedir. Ama buna rağmen yine de ulaşım açısından mesafeyi kısaltmak herhalde hepinizin arzusudur. Bunun için Türk Hava Yolları buraya da uçak seferi yapmayı, hatta her gün yapmayı düşünüyor. Onunla ilgili Pekin'de yöneticilerle, hükümet yetkilileriyle, Cumhurbaşkanı ile görüştük. Çin'in üç şehrine her gün uçmak istiyor; yani 21 sefer yapmak istiyoruz. Memnuniyetle ifade etmek isterim ki; buna da başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, Başbakan, herkes çok olumlu yaklaştılar. Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı da burada Candan Bey; onlar da zaten görüşmelerine başlıyorlardır.
Tabiî size söyleyeceğim başka bir şey de var. Burada belki Avrupa'daki şehirlerimiz kadar çok sayıda Türk vatandaşımız yok ama, buralara da çok gelen, giden var, büyük bir trafik var Türk vatandaşları açısından. Büyük fuarlar, büyük iş merkezleri, çok önemli iş görüşmeleri; bütün bunlar olurken muhakkak ki burada bir resmî Türk temsilcisini de görmek istersiniz. Her ne kadar büyükelçimiz 3-4 ay oldu Çin'e geleli ama, buraya da birkaç kez geldi. Her yere gidiyor ama, tabii ki yetişmek mümkün değil. Onun için Dışişleri Bakanlığı burada bir konsolosluk açma kararını da aldı. İnanıyorum ki, doğrusu bunun beklendiğini bana söylediler ama, bu kadar coşkuyla beklendiğini bana söylememişlerdi. Şimdi demek ki bu ihtiyacı çok fazla hissediyormuşsunuz. Dolayısıyla bu karar da alındı ve bu da gerçekleşecek ama, şunu biliyorsunuz: Birçok vatandaşlık işleriyle ilgili e-konsolosluk hizmeti, Dışişleri Bakanlığı'nın o imkânı en hızlı bir şekilde çalışıyor. Anında istediğiniz her türlü vatandaşlık işlerinizi oradan yapabiliyorsunuz.
Ayrıca şunu da söylemek istiyorum: Buraya gelen Türk iş adamları, buralara da yatırım yapmak istiyorlar. Çin'e yatırım yapan Türk firmaları çok biliyorsunuz. Çin'in Türkiye'deki yatırımları daha az; 60 milyon dolar. Bu bakımdan biz Çin'den daha büyüğüz. Burada 100 milyon doları geçen şu anda yatırım var ama, birkaç sene içerisinde inanıyorum ki bu çok daha fazla olacak. Sadece Hüsnü Bey'in yaptığı shopping center, iş merkezi, belki 150 milyon, 160 milyon dolar civarında olacak. O başka şehre yapıyor ama.
Sizlere şunu özellikle belirtmek isterim: Bulunduğunuz yerde muhakkak mutlu olun. Bulunduğunuz yerde, bulunduğunuz süre içerisinde oranın imkânlarını en iyi şekilde değerlendirin. Yine gittiğim üniversitelerde, şehirlerde gördüm ki, burada çok sayıda Türk öğrenci de var. Çok güzel doğrusu. Eğitim yapıyorlar, herkes Çince öğreniyor. Birkaç sene sonra Çin dünyanın belki de birinci büyük ekonomisi olacak. Şu anda dünyanın dört büyük ekonomisinin içerisinde. Bu ekonomik krizi de yine en kolay atlatan ülkelerden birisi. 2 trilyon dolarlık büyük bir rezerve sahip. Herkes nasıl olur da Çin'den faydalanırız diye düşünüyor. Böyle bir ülkede bulunmak ve böyle bir ülkeyle ekonomik ilişkilere girmiş olmak, geleceğe yatırım yapmaktır. Bundan dolayı tam vaktinde buralardasınız. Hatta bilmiyorum belki biraz gecikilmiş bile olabilir. Ama yine de hiçbir şey geç değildir. Sizleri burada, bu kadar çok iş adamını burada görmek, bu kadar çok müteşebbisi burada görmek, gerçekten geleceğe bu kadar çok insanın yatırım yaptığını görmek anlamına gelmektedir ve inanıyorum ki birkaç sene sonra hepiniz çok büyük ekonomik başarılara imza atacaksınızdır; bir kısmı burada, bir kısmı başka yerde.
Türkiye olarak, Türk Devleti olarak biz bütün vatandaşlarımızın yanındayız, dünyanın neresinde olursa olsun. Hele sizler gibi böyle dinamik, sizler gibi buralara gelip buraların gelişmesini önceden fark edip, buralara yatırım yapan, buralarda bulunan ve buraları takip eden vatandaşlarımız olunca, gözümüz-kulağımız da sizden uzakta olmaz. Onun için demin aldığımız kararları, yani burada bir konsolosluk açmak ve Türk Hava Yolları'nın buraya da sefer yapmasını sağlamakla ilgili teşebbüslerimizden bahsettim.
Bunun ötesinde sizlere Türkiye'den selam getirdim diye başlamadım. Belki bitirirken söylemem gerekiyor. O da herhalde şundan dolayı: Ben uzun yıllardır hep yurtdışına gidip geliyorum. Biliyorsunuz uzun süre milletvekilliği yaptım. Milletvekili olduğum zaman da Meclis'in, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin dış komisyonlarındaydım. Yurtdışına gittiğimizde vatandaşlarımızla her gittiğim yerde buluşurduk, toplantı yapardık. O zaman yanımızda gazete götürürdük, o zaman yanımızda işte kitaplar götürürdük ve gittiğimiz yerlerde Türkiye'den selamlar, Türkiye'den haberler, hep onlarla başlardık. Ama şimdi ben size hangi haberi söylesem, sizin için o eskimiştir. Çünkü siz benden önce okumuşsunuzdur, bilgisayarınızdan, televizyonlardan takip etmişsinizdir, her şeyi zaten biliyorsunuzdur. Ama bütün bunlara rağmen, yine de tabii ki memleket hasreti, vatan hasreti ayrıdır. Türkiye'de bile doğduğunuz şehirde değil de başka bir şehirde çalışıyor olsanız, herkeste böyle bir insani duygu vardır. Bu da güzel bir duygudur. Bundan dolayı hepinize Türkiye'den selamlar da getirdiğimi, Türkiye'den muhabbetler de getirdiğimi söyleyerek sözlerime son vermek istiyorum. Hepinize başarılar diliyorum, sağlık, sıhhat diliyorum. Hepinize mutluluklar diliyorum. "
Yazdır Paylaş Yukarı