Türkiye-Arnavutluk İş Forumu'nda Yaptıkları Konuşma

11.12.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Değerli Cumhurbaşkanı, kıymetli Dostum Topi,
Değerli Bakanlar,
Değerli Milletvekilleri,
Türkiye ve Arnavutluk'un çok değerli İş Adamları, Sanayicileri, Tüccarları ve Değerli Basın Mensupları,
Bugün Sayın Cumhurbaşkanı değerli Dostum Topi ile birlikte, bu iş forumunda sizlerle beraber olmaktan, büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bildiğiniz gibi, Arnavutlukta, biz kendimizi evimizde hissediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanı bunu dün birkaç kez tekrarladım. Ama siz yokken de bunu burada, Türk iş adamlarıyla yaptığımız toplantıda söyledim. Sizler, Türkiye'ye geldiğinizde, ne kadar kendinizi memleketinizde hissediyorsanız, biz de buraya geldiğimizde, kendimizi o şekilde hissediyoruz. Simalara baktığınızda, kim Arnavutluk'tan gelmiş, kim Türkiye'den gelmiş, kolay kolay ayırt edemezsiniz. Ortak kültürlerimiz var, ortak tarih var, çok birbirimize benzerliklerimiz var. Bu sağlam geçmişten dolayı bugünkü dostluğumuz ve müttefikliğimiz de çok sağlamdır.
Sözlerimin hemen başında şunu ifade etmek istiyorum, geldiğimiz andan itibaren, şahsıma, heyetime, bütün Türkler'e gösterdiğiniz çok yakın misafirperverlikten dolayı çok çok teşekkür ediyorum.
Bu, ortak geleneklerimizdir. Siz Türkiye'ye gelince biz nasıl davranırsak, siz de burada aynı şekilde daha olağanüstü bir misafirperverlik gösteriyorsunuz. Bundan dolayı bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum.
Sayın Cumhurbaşkanı, dün akşam yemekte, bizlere bir ziyafet verdiniz, daha sonra biz çalışmalarımıza devam ettik. Buraya geldiğimde, bu salonda, bu salon o zaman bu kadar açık değildi, ortasından bölüktü, şimdi herhalde 400 kişi var, dün akşam da 250 kişi vardı, bu salonda. Gece 12:00'ye kadar, burada toplantı yaptık, iş adamlarıyla. Aslında Türkiye saatiyle, bugün, Cuma günü yapmış olduk ve bugün bu üçüncü toplantımız.
Bunu şunun için söylüyorum, buraya gelen heyetin, ne kadar azimli, kararlı ve Arnavutluk ile iş yapma, sizlerle beraber çalışma arzusu içinde olduklarını söylüyorum. Hepsi, birbirinden önemli iş adamları. Eğer gecenin bu saatinde bizler burada toplantı yaptıysak ve ben ve bakanlarımız, iş adamlarımızı sizin yaptığınız gibi, çok teşvik ettiyse Arnavutluk'a yatırım yapmaları için, eminim ki bunu siz de çok anlamlı bulursunuz, biz de çok anlamlı buluyoruz.
Ayrıca şunu da ifade etmek isterim ki dün iş adamlarına da sorduğumda, çoğu söz alıp görüşlerini ifade ettiler, özellikle burada iş yapan firmalarımızın hepsi, burada çalışmanın bir ayrıcalık olduğunu ve buradaki yönetimin, herkesin, bütün Arnavutların, başta Zat-ı Alinizden başlamak üzere bütün hükümet üyelerinin kendilerine daima sahip çıktığını burada bana hep ifade ettiler. Bundan da büyük bir memnuniyet duyuyorum. Şüphesiz ki iş yapabilmek için, çalışabilmek için, önce güven ortamı ve sevgi ortamı oluşuyor. Bunun burada olduğunu görmekten, bir kez daha memnuniyetimi ifade ediyorum.
Biraz önce Sayın Ekonomi Bakanını dinlediğimde gerçekten, mutlu oldum. Çünkü doğru çalışan, çalışması gereken piyasa ekonomisinin şartlarını burada hakim kılmak için gereken her şeyi yaptıklarını anlattılar. Özellikle yabancı yatırımları ülkemize davet etmek için ne kadar pratik davranıldığını, ne kadar kolaylıklar gösterildiğini ve bu yatırımcıların ne kadar sahiplenildiğini söylediler ve açıkça siz de duydunuz, bir davetiye yaptı. Herhangi bir sıkıntı, problem olursa, gelin dedi, açıkça.
Tüm bunlar şunu gösteriyor, iş adamlarımızın önü açıktır. Aynı çağrıyı ben Arnavut iş adamlarına da yapıyorum. Onlar da Türkiye'ye gelsinler. Türkiye'de istedikleri alanda, istedikleri sahada, istedikleri gibi çalışabilirler. Yatırım yapabilirler, ticaret yapabilirler, ortaklıklar kurulabilir. Bu ortaklıklardan çok güzel neticeler doğacağına inanıyorum. Arnavutluk'un çok uzun süren dünyadan tecrit edilmiş bir rejim içerisinde yaşadıktan sonra, demokrasiye geçip, serbest piyasa ekonomisine geçip, 20 seneye yaklaşan kısa bir süre içerisinde bugün gördüğümüz başarıları elde etmesi, gerçekten çok takdire şayandır. Kolay değildir. Uzun bir alışkanlık, gelenek ve çok farklı bir dünyadan, yeni bir dünyaya çıkıp ve serbest piyasa ekonomisinin şartlarını yapmak, ticaret yapmak, yatırım yapmak, liberal bir ekonomiyi ülkesinde gerçekleştirebilmek ve yeni tüccarlar, sanayiciler, girişimciler, müteşebbisler oluşturmak kolay bir şey değildir. Ama görüyorum ki Arnavutluk, bunu süratli bir şekilde gerçekleştirmiştir. Bundan dolayı hepinizi tebrik ediyorum.
Arnavutluk'a daha önceki gelişlerimden bugünü mukayese ettiğimde, her gelişimde, burayı daha parlamış, daha gelişmiş ve daha güvenli, yani geleceğe daha emin bakan bir ülke olarak görmekten de her zaman memnunluk ve mutluluk duymuşuzdur.
Kısa süre içerisinde Arnavutluk NATO'ya tam üye olmuştur. Şüphesiz ki Türkiye her türlü desteği vermiştir ve bundan sonra da her türlü desteği vermeye devam edecektir.
AB yolunda önemli adımlar atıyorsunuz. 16 Kasım'da AB'nin aldığı karar, gerçekten hem çok teşvik edici, hem çok heyecanlandırıcıdır. İnanıyorum ki kısa süre içerisinde bu yolda ilerleyeceksiniz ve gerekli reformlarınızı yaparak AB içerisinde de yerinizi alacaksınız.
Değerli Cumhurbaşkanı Değerli Dostum,
Bütün bu süreçte, Türkiye Arnavutluk'un ve Arnavut kardeşlerinin daima yanında olacaktır. Dün de ifade ettiğim gibi, Arnavutluk bizim Balkanlarda en stratejik ortağımızdır. Bunu, bütün sahalarda böyle olmasını, olduğunu ifade etmek isterim.
Askerlerimiz, beraberdir. Afganistan'daki Türk birliği içerisinde, Arnavut askerleri de beraberdir ve omuz omuza Türk askerleri, Arnavut askerleri beraber hareket etmektedir. Avrupa'nın başka yerleri de aynı şekildedir.
Eğitim sahasında çok güzel işbirliği yapılmaktadır. Buradaki Türk okullarının başarısıyla hem siz kıvanç duyuyorsunuz hem biz kıvanç duyuyoruz. Orada yetişen gençlerin, en iyi eğitimi alıyor olmaları, hem Türkçe hem Arnavutçayı en iyi şekilde bilmeleri, gelecekte de bu dostluğun en sağlam bir şekilde devam edeceğini göstermektedir.
Kültür alanında ortak kültürlerimizi tekrar canlandırıyoruz. Savunma alanında çok güzel işbirliği yapıyoruz.
Askerlerimiz, polislerimiz en iyi şekilde, yine birbirlerine tecrübelerini aktarmaktadırlar.
Şimdi iş adamlarımızın en zor görevi yapmaları gerekiyor. Çünkü o da ekonomide karşılıklı başarılı olmaktır, Sizin ve Sayın Bakanın da bahsettiği gibi, çok başarılı firmalarımız vardır. Bunlara yenilerinin ekleneceğine inanıyorum.
Madencilik sektöründe, turizm sektöründe, denizcilikte, balıkçılıkta, ulaştırma sektöründe, bildiğiniz gibi Kosova yolu açıldı Ro-Ro anlaşmaları yapıldı. Bütün bunlar aslında iş adamlarımızın daha çok iş yapması için onların önündeki engellerin kaldırılması demektir. Serbest ticaret anlaşması yapıldı. Bundan doğan aksaklıklar, bunları gidermek için komiteler kuruldu, çalışıyoruz. Bankacılıkla ilgili gerekli çalışmalar yapılıyor.
Sigorta konularıyla ilgili, sosyal güvenlik konularıyla ilgili, dün iş adamlarımızın bazı sıkıntılarla karşı karşıya olduklarını söylediler. Onu, inanıyorum ki hem Arnavut hem Türk yetkililer bir araya gelerek, çünkü anlaşmalar imzalandığına göre, bunun en iyi şekilde işleyebilmesi için de bu problemlerin çözülmesi gerektiğine inanıyorum. Bununla ilgili değerli bakanların ve bürokratların, gereğini yapacaklarına inanıyorum.
Biz sizi teşvik ediyoruz, siz de çok arzulusunuz. Bu arzunuzu buraya büyük bir heyet olarak gelmekle gösterdiniz. Uçakta 150'ye yakın iş adamı vardı, Sayın Cumhurbaşkanı. Uçakta da ben hepsini dolaştım. Hepsi, Türkiye'nin en seçkin yatırımcılarıdır. Büyük bir arzu içerisindedirler. Burada da şimdi gördüler, bu ortamı, kendi muhatapları, iş adamlarıyla görüştüler. Burayı gezdiler, gördüler. İnanıyorum ki çok iyi neticeler ortaya çıkacaktır.
Ben bir kez daha başta bütün iş adamlarına, Türk ve Arnavut, hepsine başarılar diliyorum. Sonra hükümetinize ve Zat-ı Alinize değerli kardeşim Topi'ye teşekkür ediyorum, bizlere gösterilen bu güzel konukseverlikten dolayı. Türk-Arnavut dostluğu ilelebet güçlü bir şekilde yaşayacaktır ve çok daha ileriye taşınacaktır. Hepinize tekrar teşekkürler ediyorum.
Yazdır Paylaş Yukarı