TÜBİTAK Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri Töreni'nde Yaptıkları Konuşma

25.12.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
"Değerli Konuklar,
Değerli Misafirler,
Değerli Bilim İnsanları,
TÜBİTAK'ın Bilim, Özel, Hizmet ve Teşvik Ödülleri Töreni'ni Cumhurbaşkanlığım dönemimde üçüncü kez burada hep beraber gerçekleştiriyor olmaktan duyduğum memnuniyeti öncelikle belirtmek istiyorum ve hepinize hoşgeldiniz diyorum. Gördüğüm kadarıyla yurtdışından gelenler de var, onlara da tekrar hoşgeldiniz diyorum.
Bilim ve teknoloji üretme, araştırma, geliştirme konuları Türkiye'nin muhakkak ki çok öncelikli konularından birisidir. Dikkat ederseniz her fırsatta konuşmalarımda bu konuya değiniyorum. Ve bu konuyla ilgili fikirlerimi hep paylaşıyorum. Ve elimden geldiği kadar da bu konularla ilgili çalışanları, bilim adamlarımızı, kurumlarımızı hep teşvik ediyorum. Aslında bu sözü ilk defa Cumhurbaşkanı olunca, Meclis'te yaptığım konuşmada vermiştim ve bu alanı daima himaye altına alacağımı ve daima destekleyeceğimi söylemiştim. Onun için bugün, gerçekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Biraz önce değerli arkadaşlarınızı dinlerken, eminim ki hepimiz gurur duyduk. Hepimiz duygulandık. Aranızda çok değerli bilim adamları var. Çok değerli araştırmacılar var. Onları tanıdıkça bizim kendimize olan güvenimiz, şüphesiz ki çok daha fazla artıyor.
Değerli Misafirler,
Bilgi ve teknoloji transfer eden bir ülke olmaktan, bilgi ve teknoloji üreten bir ülke konumuna geçme hedefimiz, yine hep tekrarladığımız çok önemli bir konu. Bir ülkeyi güçlü yapan birçok unsur vardır ama, bunların temellerinden birisi de o ülkenin bilgi üretebilme kapasitesidir. Bu da kendiliğinden olmamaktadır. Bunu teşvik ederseniz, sahiplenirseniz, bu konuyla ilgili çok iyi bir iklim oluşturursanız, bazı problemleri, varsa yok ederseniz, o zaman gerçekleşmektedir. Bu noktada son yıllarda memnuniyet verici gelişmeler olduğunu hepimiz görüyoruz. Özellikle üniversitelerimizle, TÜBİTAK, TÜBA, sanayi kuruluşları, kısaca bilim ve teknolojiyle ilgilenen bütün kurumların, daha fazla beraber olduğunu, beraber düşündüğünü, beraber hareket ettiklerini, beraber toplantılar yaptıklarını görmek, gerçekten büyük bir sinerji oluşturuyor. Hepimiz biliyoruz ki bu kurumlarımız bir araya bazen gelmiyorlardı. Halbuki bir araya gelmeleri, uğraşmaları ve çalışmaları çok önemliydi. Şimdi bunun gerçekleşmesi, hepimizi çok sevindiriyor. TÜBİTAK'a, TÜBİTAK'ın yöneticilerine, sayın Başkanına, hepsine çok teşekkür ediyorum. Tabii değerli Bakan, kendisi de bir bilim adamı olduğu için, bu iklimi ve bu konuları tabii ki çok iyi anlıyor. Onun gösterdiği gayretlere de, Sayın Mehmet Aydın'a da çok teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki kısa süre içerisinde, biz bunların neticelerini hep beraber alacağız. Üniversitelerimizin bir araya gelip bu konularla ilgili çalışmalarını görmek, sadece bu konularla ilgili çalışmalarını görmek, beni gerçekten heyecanlandırıyor. Bundan dolayı da Sayın YÖK Başkanı ve bütün üniversite rektörlerimizi, hepsini de tekrar ayrı ayrı tebrik ediyorum.
Sadece Türkiye içerisinde değil, Türkiye dışındaki Türk bilim adamlarını da takip etmemiz, bizim bir görevimiz.
Geçen yıl burada yaptığım konuşmamı hatırlıyorum. Herkese "Dışarıdan çabuk buraya gel" demek, mümkün değil. Biraz önce burada konuşan genç arkadaşımız, biliyorum ki gönlünden ne kadar çok istiyordur gelmeyi. Ama geldiğinde, ne kadar faydalı olup olamayacağını, bilim dünyasına faydalı olup olamayacağını tarttığında, olamayacağını gördüğü için gelemiyor buraya. O zaman bize düşen şey, Türkiye'deki bu ortamı daha iyi hazırlamak. Türkiye dışındaki genç veya olgun veya yaşlı, Türk bilim adamlarını buraya getirebilmek ve Türkiye'yi daha çok cazip hale getirebilmek. Eğer bu mümkün değilse, orada olanlarla en iyi şekilde irtibatı kurmamız. Bir şekilde onlar oradayken de onların bilgileri, onların tecrübeleri, onların bütün oradaki ilişkileri bir şekilde buraya fayda olarak, katkı olarak da temin edilebilir. Bu konuyu bazı üniversitelerimizin yaptığını biliyorum. Bu konuya daha çok ilgi göstermemiz gerektiğine de inanıyorum. Çünkü dışarıdaki potansiyelimizden tam yeterince hâlâ faydalanamıyoruz. Şu da çok sevindirici bir husus: Özellikle son yıllarda, bu konuya ayrılan fonlar. Bütçemizden TÜBİTAK'a, araştırma ve geliştirme için önemli fonlar ayrılıyor. Büyük şirketleri, Türkiye'ye çağırmak ve getirmek için bunun hukuki altyapısını hazırlayan tasarılar kanunlaştı, Meclisimizden geçti. Ayrıca Türkiye'nin dışındaki bölgesel fonlar, bunlardan da daha çok faydalanmaya başladığımızı görmek de beni gerçekten memnun ediyor. Özellikle 7. Çerçeve Programının içine Türkiye girerken aslında büyük fedakârlıklar yaptık. Sadece oradan alacağımız fonlar değil ama, Türk bilim adamlarının Avrupa bilim dünyasından kopmaması ve onlarla beraber çalışmalarının getireceği, direkt veya dolaylı faydaları düşünerek bu fedakârlıklar yapıldı. Memnuniyet verici şey, takip ediyorum. 6. Çerçeve Programının tecrübesinden en iyi şekilde faydalanıp, ki o tecrübe, iyi bir tecrübe değildi Türkiye için. Şimdi bu 7. Çerçeve Programında iyi imkanlar sağlandığını görmekten gerçekten çok memnuniyet duyuyorum. Bundan dolayı, üniversitelerimizi, iş dünyamızı, ilgili bakanlıklarımızı, tabii ki YÖK'ü, hepsini, tekrar tebrik ediyorum.
Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu'nun, 2004 yılından itibaren her sene Sayın Başbakanın başkanlığında toplanıyor olmasını, takdirle karşıladığımı da burada ifade etmek isterim. Çünkü uzun yıllar toplantılar yapılmazdı. Dolayısıyla ilgi, teşvik söz konusu olursa, bunun neticeleri de ortaya en güzel şekilde çıkmaktadır.
2009 yılı bilim ödülünü kazanan Prof. Dr. Engin Umut Akkaya'yı tekrar tebrik ediyorum. Bu sadece sizin başarınız olarak kalmıyor, sizi takip edecekler var. Sizler örnek oluyorsunuz. Sizin marifetiniz yani sizin bu başarılarınız, başkalarına çok büyük örnek oluyor. Özellikle genç nesillere, çocuklarımıza çok büyük örnek oluyor. Onlar ne kadar çok bilim dünyasına ilgi olursa, onların içerisinden o kadar çok başarılı kişi çıkacaktır. Yine aynı şekilde TÜBİTAK özel ödülünü kazanan, Sayın Doktor Taner Yıldırım'la da -onun bütün uluslararası başarılarını hep takip ediyoruz- gurur duyuyoruz, onu da tebrik ediyoruz. İnanıyorum ki bunlar, herkese heyecan vermektedir. Hepimize gurur vermektedir, güven vermektedir. Burada yaptığımız bu toplantılar, sadece semboliktir ama, anlamı gerçekten büyük olan sembolik buluşmalardır. Bundan sonraki toplantılarımızda, yeni başarıları hep beraber burada kutlayacağız. Emeği geçen, katkısı geçen herkesi tebrik ediyorum. Siz bilim insanlarına saygılarımı sevgilerimi ve en iyi dileklerimi sunuyorum. Tekrar herkese tebriklerimi sunuyorum. "
Yazdır Paylaş Yukarı