7. eTürkiye (eTR) Ödül Töreni 'nde Yaptıkları Konuşma
13.01.2010
Değerli Konuklar,
Değerli Misafirler,
Sayın Bakanlar,
Hepinize hoş geldiniz diyorum.
7. e-Türkiye Ödülleri Töreni'nde, sizlerle burada Çankaya'da bulunmaktan, sizleri burada misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bugün, TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı'nın organize ettiği e-TR dediğimiz, 7. e Türkiye (e-TR) Ödülleri münasebetiyle beraberiz. Ayrıca, bu toplantıya sponsorluk yapan başta TURKCELL olmak üzere bütün bu değerli şirketlerimize teşekkür ediyorum.
Bugün gerçekten, bir süredir burada izlediğimiz manzaradan büyük bir memnuniyet duydum. Şundan dolayı tabii ki: Bir ülkenin gündemi, demokrasinin gereği daha çok siyasetle ilgili olacaktır ve ülkenin dikkatini hep siyaset çekecektir. Bu, şüphesiz ki demokrasinin doğasında, tabiatında olan bir şeydir.
Bunu yadırgamamak gerekir. Ama bunun dışında da çok güzel şeyler olduğunu, ülkede çok güzel gelişmeler olduğunu, çok heyecan verici işler olduğunu görme bakımından, bu toplantının çok iyi olduğu kanaatindeyim. Ve bundan dolayı da bu toplantıyı organize eden herkesi tebrik ediyorum.
Hatırlayacaksınız, Cumhurbaşkanı olduğum ilk günden bu yana, özellikle bilişim teknolojisi, iletişim teknolojisiyle ilgili bütün konuları yakından takip edeceğime, gerektiğinde himayeme alacağıma hep söz vermiştim. Ve bu çerçevede, mümkün olduğu kadar bütün toplantılarınıza hep katıldım. Mümkün olduğu kadar hep teşvik ettim. Ve bugün de Çankaya'da işte, bu toplantıyı yaparak verdiğim önemi gösteriyorum. Bunu, toplumun, halkın, herkesin dikkatini çekmek için, gençlerin dikkatini çekmek için ve bu alanın nasıl büyük bir alan olduğunu ve bu alanın ne kadar dinamik bir alan olduğunu göstermek için yapıyorum. Yoksa belki "Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde, bu tip toplantıları yapmak geleneksel değil" diye düşünülebilir.
Şu bir gerçek ki, bilgi teknolojisinin, özellikle internetin ve internetin sunduğu diğer imkânların hayatımıza girmesiyle, hayatın şekli neredeyse değişti. Zaman mefhumu değişti. Uzak - yakın kavramları değişti. Ve hayatımız tamamen değişti. Bugün şu, biraz önce takdim edilen projelerin gerçek olmadığını varsaydığımızda, işlerin ne kadar zorlaşacağını düşünürsek, ne kadar büyük ilerlemelerin olduğunu fark ederiz.
Bilgi, kendi başına artık büyük bir güç haline geldi. Üretim faktörleri içerisinde, klasik üretim faktörleri anlayışı değişti. Gelişmiş ülkelerde gayri safi yurt içi hasılanın, neredeyse önemli bir miktarı artık bilgi teknolojisine dayalı alanlardan üretilmeye başlandı.
Bütün bunları tabii takip ederken, "Bu teknolojileri ne kadar kullanıyorsunuz, ne kadar adapte ediyorsunuz ve ne kadar geçerli hale getiriyorsunuz", tüm bunlar gelişmişlik seviyesinin de en iyi göstergelerinden birisidir.
Muhakkak ki çok değerli konuşmalar yapıldı. Onun için, bu işin detaylarına girecek halim yok. Uzmanlar sizlersiniz. Ama memnuniyet verici olan şey şu ki: Türkiye'de de bu konuda çok ilerlemeler kat edildi. Ve bunlar hayata geçirildi.
Devlet dediğimiz, büyük bir mekanizma, halka hizmet mekanizması. Halka hizmet mekanizmasını, çok daha verimli, hızlı, şeffaf, hesap verebilir bir şekilde yapabilmek için, işte bu teknolojinin sunduğu hizmetlerden faydalanmak gerekir. Bu konuda, özellikle kamu kurumlarının aldığı mesafeyi, inanın ki bilmeyenler tahmin edemez. Her dinlediğimde, duyduğumda, gururlanıyorum ve ülkeme olan güvenim giderek artıyor. Geçenlerde Adalet Bakanlığı'nın projesini, hayatta olan, şu anda gerçekleşmiş olan projeyi dinlediğimde, doğrusu bilmiyordum ben. Bir dava kesinleştiğinde, artık avukatların cebine, "Davanız şöyle neticelendi." diye mesajlar geliyor, daha kararlar yazılmadan. Hatta bundan dolayı hakimler sıkıntı çekiyormuş. Çünkü kararı alıyorlar, kararlar daha sonra yazılıyor biliyorsunuz. Veya dosyaya herhangi bir evrak konulduğunda, karşı tarafın cep telefonuna "Dosyaya şöyle bir evrak konuldu, bundan haberiniz olsun, siz de bir evrak koyacaksanız, ona göre cevap verecekseniz, ona göre hareket edin". Bunlar inanılmaz hizmetler. Dışişleri Bakanlığım süresinde, çok o zaman teşvik ettiğim için biliyorum; dünyanın en ücra köşesinde bile bir Türk vatandaşı, internet üzerinden vatandaşlık işlemlerini 24 saat boyunca yapabilir. Çocuğu olursa, çocuğunu kayda geçirebilir. Pasaportunun temdidiyle ilgili işlemleri yapabilir. Askerliğini tecil ettirecekse, hiç artık konsoloslukların önüne gelip, sıraya girip, beklemeden yapabilir. Şimdi işte gümrükle ilgili konuları duyunca, Hazine'yle ilgili, Maliye Bakanlığı'yla ilgili çalışmaları görünce, bütün bunlar, gerçekten bize gurur veriyor ve güven veriyor.
Devlet çarkını bu şekilde halkımızın hizmetine sunabiliriz, bürokrasiyi bu şekilde kaldırabiliriz. İltimasları bu şekilde yok edebiliriz. Adaletsizlikler varsa, bu adaletsizlikleri bu şeklide önleriz. O bakımdan bugün gerçekten çok gururluyum. Bu başarılarla hep beraber övünüyoruz. Emeği geçen herkese, Sayın Bakanlara teşekkür ediyorum. Ve tabii ki bu şuuru ve bilinci Türkiye'de çok erken dönemlerde uyandırmak için, Türkiye Bilişim Vakfı'nın çok büyük gayretleri oldu, bunu çok önceden biliyorum. Zaman zaman başka vasıflarımla da hep toplantılarınıza katılmıştım. Çok az insanın katıldığı, otel odalarında, salonlarında, 20-25 kişiyle yapılan toplantıları da biliyorum. TBMM'ye çok teşekkür ediyorum. Çünkü, bu konuyla ilgili gerçekten çok önemli yasalar geçirildi. Buna öncülük eden siyasetçiler oldu. Bütün bunlardan dolayı da büyük bir gurur duyuyorum.
TÜSİAD'ın, Türkiye Bilişim Vakfı'nın ve bütün bu diğer şirketlerimizin, hepsinin bu konudaki gayretleri, yarışları, Türkiye'yi çok daha ileri noktaya getirecektir. Türkiye, artık kendi içinde değil, başka ülkelerle rekabet eder durumdadır.
Yine bana verilen bilgilerden bildiğim için, Adalet Bakanlığı'nın internet ve bilgi teknolojisini kullanarak hizmet sunmasının, Avrupa ülkelerindeki uygulamalarla karşılaştırıldığında en ileri derecede olanlardan birisi olduğunu hep söylemişlerdi. Bunları bilmesek, biraz önce söylediğim gibi, tahmin edemeyebiliriz. Ama Türkiye bu noktalara gelmiştir.
İnanıyorum ki, her sene çok daha hızlı bir şekilde teknolojiyi takip eden bir ülke olarak dikkati çekeceğiz. Bu konuların özellikle gençler içerisinde çok heyecan uyandırdığını biliyorum. Onlar içerisinde, büyük yarışa yol açtığını biliyorum. Ve bu yarış neticesinde de çok güzel örnekler Türkiye'den çıkacaktır. Bundan da eminim.
Tekrar, hem ödül alanları tebrik ediyorum hem bütün jüri üyelerini. Eminim ki, bunların arasında, çok zorlanarak seçim yapmışlardır. Onlara teşekkürlerimi sunuyorum, sağolun.
Değerli Misafirler,
Sayın Bakanlar,
Hepinize hoş geldiniz diyorum.
7. e-Türkiye Ödülleri Töreni'nde, sizlerle burada Çankaya'da bulunmaktan, sizleri burada misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum.
Bugün, TÜSİAD ve Türkiye Bilişim Vakfı'nın organize ettiği e-TR dediğimiz, 7. e Türkiye (e-TR) Ödülleri münasebetiyle beraberiz. Ayrıca, bu toplantıya sponsorluk yapan başta TURKCELL olmak üzere bütün bu değerli şirketlerimize teşekkür ediyorum.
Bugün gerçekten, bir süredir burada izlediğimiz manzaradan büyük bir memnuniyet duydum. Şundan dolayı tabii ki: Bir ülkenin gündemi, demokrasinin gereği daha çok siyasetle ilgili olacaktır ve ülkenin dikkatini hep siyaset çekecektir. Bu, şüphesiz ki demokrasinin doğasında, tabiatında olan bir şeydir.
Bunu yadırgamamak gerekir. Ama bunun dışında da çok güzel şeyler olduğunu, ülkede çok güzel gelişmeler olduğunu, çok heyecan verici işler olduğunu görme bakımından, bu toplantının çok iyi olduğu kanaatindeyim. Ve bundan dolayı da bu toplantıyı organize eden herkesi tebrik ediyorum.
Hatırlayacaksınız, Cumhurbaşkanı olduğum ilk günden bu yana, özellikle bilişim teknolojisi, iletişim teknolojisiyle ilgili bütün konuları yakından takip edeceğime, gerektiğinde himayeme alacağıma hep söz vermiştim. Ve bu çerçevede, mümkün olduğu kadar bütün toplantılarınıza hep katıldım. Mümkün olduğu kadar hep teşvik ettim. Ve bugün de Çankaya'da işte, bu toplantıyı yaparak verdiğim önemi gösteriyorum. Bunu, toplumun, halkın, herkesin dikkatini çekmek için, gençlerin dikkatini çekmek için ve bu alanın nasıl büyük bir alan olduğunu ve bu alanın ne kadar dinamik bir alan olduğunu göstermek için yapıyorum. Yoksa belki "Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde, bu tip toplantıları yapmak geleneksel değil" diye düşünülebilir.
Şu bir gerçek ki, bilgi teknolojisinin, özellikle internetin ve internetin sunduğu diğer imkânların hayatımıza girmesiyle, hayatın şekli neredeyse değişti. Zaman mefhumu değişti. Uzak - yakın kavramları değişti. Ve hayatımız tamamen değişti. Bugün şu, biraz önce takdim edilen projelerin gerçek olmadığını varsaydığımızda, işlerin ne kadar zorlaşacağını düşünürsek, ne kadar büyük ilerlemelerin olduğunu fark ederiz.
Bilgi, kendi başına artık büyük bir güç haline geldi. Üretim faktörleri içerisinde, klasik üretim faktörleri anlayışı değişti. Gelişmiş ülkelerde gayri safi yurt içi hasılanın, neredeyse önemli bir miktarı artık bilgi teknolojisine dayalı alanlardan üretilmeye başlandı.
Bütün bunları tabii takip ederken, "Bu teknolojileri ne kadar kullanıyorsunuz, ne kadar adapte ediyorsunuz ve ne kadar geçerli hale getiriyorsunuz", tüm bunlar gelişmişlik seviyesinin de en iyi göstergelerinden birisidir.
Muhakkak ki çok değerli konuşmalar yapıldı. Onun için, bu işin detaylarına girecek halim yok. Uzmanlar sizlersiniz. Ama memnuniyet verici olan şey şu ki: Türkiye'de de bu konuda çok ilerlemeler kat edildi. Ve bunlar hayata geçirildi.
Devlet dediğimiz, büyük bir mekanizma, halka hizmet mekanizması. Halka hizmet mekanizmasını, çok daha verimli, hızlı, şeffaf, hesap verebilir bir şekilde yapabilmek için, işte bu teknolojinin sunduğu hizmetlerden faydalanmak gerekir. Bu konuda, özellikle kamu kurumlarının aldığı mesafeyi, inanın ki bilmeyenler tahmin edemez. Her dinlediğimde, duyduğumda, gururlanıyorum ve ülkeme olan güvenim giderek artıyor. Geçenlerde Adalet Bakanlığı'nın projesini, hayatta olan, şu anda gerçekleşmiş olan projeyi dinlediğimde, doğrusu bilmiyordum ben. Bir dava kesinleştiğinde, artık avukatların cebine, "Davanız şöyle neticelendi." diye mesajlar geliyor, daha kararlar yazılmadan. Hatta bundan dolayı hakimler sıkıntı çekiyormuş. Çünkü kararı alıyorlar, kararlar daha sonra yazılıyor biliyorsunuz. Veya dosyaya herhangi bir evrak konulduğunda, karşı tarafın cep telefonuna "Dosyaya şöyle bir evrak konuldu, bundan haberiniz olsun, siz de bir evrak koyacaksanız, ona göre cevap verecekseniz, ona göre hareket edin". Bunlar inanılmaz hizmetler. Dışişleri Bakanlığım süresinde, çok o zaman teşvik ettiğim için biliyorum; dünyanın en ücra köşesinde bile bir Türk vatandaşı, internet üzerinden vatandaşlık işlemlerini 24 saat boyunca yapabilir. Çocuğu olursa, çocuğunu kayda geçirebilir. Pasaportunun temdidiyle ilgili işlemleri yapabilir. Askerliğini tecil ettirecekse, hiç artık konsoloslukların önüne gelip, sıraya girip, beklemeden yapabilir. Şimdi işte gümrükle ilgili konuları duyunca, Hazine'yle ilgili, Maliye Bakanlığı'yla ilgili çalışmaları görünce, bütün bunlar, gerçekten bize gurur veriyor ve güven veriyor.
Devlet çarkını bu şekilde halkımızın hizmetine sunabiliriz, bürokrasiyi bu şekilde kaldırabiliriz. İltimasları bu şekilde yok edebiliriz. Adaletsizlikler varsa, bu adaletsizlikleri bu şeklide önleriz. O bakımdan bugün gerçekten çok gururluyum. Bu başarılarla hep beraber övünüyoruz. Emeği geçen herkese, Sayın Bakanlara teşekkür ediyorum. Ve tabii ki bu şuuru ve bilinci Türkiye'de çok erken dönemlerde uyandırmak için, Türkiye Bilişim Vakfı'nın çok büyük gayretleri oldu, bunu çok önceden biliyorum. Zaman zaman başka vasıflarımla da hep toplantılarınıza katılmıştım. Çok az insanın katıldığı, otel odalarında, salonlarında, 20-25 kişiyle yapılan toplantıları da biliyorum. TBMM'ye çok teşekkür ediyorum. Çünkü, bu konuyla ilgili gerçekten çok önemli yasalar geçirildi. Buna öncülük eden siyasetçiler oldu. Bütün bunlardan dolayı da büyük bir gurur duyuyorum.
TÜSİAD'ın, Türkiye Bilişim Vakfı'nın ve bütün bu diğer şirketlerimizin, hepsinin bu konudaki gayretleri, yarışları, Türkiye'yi çok daha ileri noktaya getirecektir. Türkiye, artık kendi içinde değil, başka ülkelerle rekabet eder durumdadır.
Yine bana verilen bilgilerden bildiğim için, Adalet Bakanlığı'nın internet ve bilgi teknolojisini kullanarak hizmet sunmasının, Avrupa ülkelerindeki uygulamalarla karşılaştırıldığında en ileri derecede olanlardan birisi olduğunu hep söylemişlerdi. Bunları bilmesek, biraz önce söylediğim gibi, tahmin edemeyebiliriz. Ama Türkiye bu noktalara gelmiştir.
İnanıyorum ki, her sene çok daha hızlı bir şekilde teknolojiyi takip eden bir ülke olarak dikkati çekeceğiz. Bu konuların özellikle gençler içerisinde çok heyecan uyandırdığını biliyorum. Onlar içerisinde, büyük yarışa yol açtığını biliyorum. Ve bu yarış neticesinde de çok güzel örnekler Türkiye'den çıkacaktır. Bundan da eminim.
Tekrar, hem ödül alanları tebrik ediyorum hem bütün jüri üyelerini. Eminim ki, bunların arasında, çok zorlanarak seçim yapmışlardır. Onlara teşekkürlerimi sunuyorum, sağolun.
