Abdullah Gül, AGÜ'nün 8. Mezuniyet Töreni'nde Konuştu

11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, kendi adını taşıyan Abdullah Gül Üniversitesi'nin (AGÜ) Kayseri'deki 8. mezuniyet töreninde öğrencilere, akademisyenlere ve ailelere hitap etti. Gül, törende bulunmaktan büyük bir mutluluk, gurur ve takdir duyduğunu belirterek, üniversitenin bugüne kadarki başarılarını ve gelecek vizyonunu değerlendirdi. Konuşmasında mezunlara ve üniversite yönetimine önemli tavsiyelerde bulundu.

AGÜ Mezunlarına Övgü ve Kayseri'nin İlim Merkezi Kimliği

Konuşmasına mezun olan öğrencileri tebrik ederek başlayan Gül, AGÜ'den mezun olanların "iyi bir üniversiteden iyi bir formasyon" aldığını ve "güzel bilgilerle donatıldığını" vurguladı. Özellikle yabancı dil eğitiminin, mezunlara iş arayışında ve mülakatlarda büyük bir ayrıcalık sağlayacağını dile getirdi.

Kayseri'nin bir "ilim merkezi" olması özelliği üzerinde duran Abdullah Gül, şehirde Erciyes Üniversitesi gibi köklü kurumların yanı sıra, AGÜ'nün de katılımıyla Kayseri'nin bir "üniversiteler diyarı" haline geldiğini ifade etti. Şehir yöneticilerinin ve valiliğin üniversitelere verdiği destekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "En iyi yatırım, bir şehre yapılan en iyi yatırım eğitim yatırımıdır" sözünü yineledi.

15 Yıllık Başarı Hikayesi ve Gelecek Vizyonu

Abdullah Gül, üniversitenin kuruluşunun 15. yılını doldurduğunu ve bu süre içinde kendisini ispat ettiğini belirtti. AGÜ'nün uluslararası seviyede tanınmasından ve akademik literatüre girmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Gül, Yükseköğretim Kurumu (YÖK) tarafından da takdir edildiğini ve öğrencilerin üniversiteden memnuniyetinin en üst seviyede olduğunu kaydetti. Bu başarıların tesadüfi olmadığını, kurucu Rektör İhsan Bey'in liderliğinde yapılan arama konferansları ve titiz çalışmalar sonucunda "iyi bir üniversitenin yol haritasının" çizildiğini, bizzat kendisinin de Cumhurbaşkanı olarak bu çalışmalara katıldığını hatırlattı. Bugüne kadar 1500'e yakın mezun verildiğini de sözlerine ekledi.

Hızla Değişen Dünyada Yeni Yol Haritası İhtiyacı

Gül, konuşmasının önemli bir bölümünde, üniversite yönetimine ve akademisyenlere, elde edilen başarıların "soğukkanlılıkla değerlendirilmesi" ve "yeni yol haritasının" belirlenmesi gerektiği çağrısında bulundu. Bu ihtiyacın temelinde, siyasetten yönetime, teknolojiden uluslararası ilişkilere kadar her alanda yaşanan "çok hızlı değişim" olduğunu belirtti.

"Filistin'de Büyük Bir Soykırım Yaşanıyor"

Abdullah Gül, teknolojinin dünyayı küçültürken yeni ufuklar açtığını ve dünyanın dört bir yanında olup bitenleri her gün evlerimizden takip eder hale geldiğimizi belirterek, bu noktada "büyük acılarla, üzüntülerle takip ettiğimiz dünyadaki olaylara birkaç cümleyle değinmek istediğini" ifade etti. 2000 yılından sonra 10 yıllık istikrarlı bir dönem yaşanmasına rağmen, son yıllarda dünyanın "hiç görülmediği kadar kırılgan, kural tanımaz, uluslararası kuruluşların çöktüğü, sistemin çöktüğü çok tehlikeli bir dönemden geçtiğini" vurguladı.

Konuşmasında, bir taraftan Ukrayna-Rusya savaşının devam ettiğini ve şehirlerin bombalandığını belirtirken, diğer taraftan "inanılmaz şekilde insanlığın ileride utanacağı büyük bir soykırım Filistin'de yapılıyor" ifadelerini kullandı. Filistin'de artık insanların sadece bombalarla değil, "bir parça ekmek için, bir yudum su için" kadınların, çocukların, yaşlıların öldüğünü dile getirdi.

Gül, üzülerek Türk basınında bu konuların yeteri kadar yer almadığını, ancak Amerika ve İngiltere'deki gazetelerin her gün manşetlerinde "o çocukların nasıl bir deri bir kemik kaldıklarını", "İsrail'in nasıl bir soykırım işlediğini" yazdığını belirtti. Devletleri yönetenleri ayrı tutarak, toplumların vicdanının, sivil toplum kuruluşlarının, düşünürlerin, gazetecilerin ve vicdanlı politikacıların bu vahşetin ve katliamın durdurulması için ayağa kalktığını kaydetti. Geçtiğimiz hafta Srebrenitsa katliamının 30. yıldönümünün yapıldığını, orada 10 bine yakın insanın dünyanın gözü önünde aç bırakılıp öldüğünü hatırlattı. Vaktiyle bu toplantılara gidip acıları yaşadığını söyleyen Gül, dünyanın önemli isimlerinin "bu bir daha tekrarlanmamalı", "bu utanç bir daha yaşanmamalı" dediklerini ve katliam yapanların ceza aldıklarını, ancak "bunun bile yetmeyeceğini" ifade etti. Gül, bu katliamların canlı naklinin adeta "maç yapılır gibi" yapılmasına rağmen, krallar, cumhurbaşkanları, başbakanlar ve dışişleri bakanları gibi önemli yöneticilerin bunu sadece "demeçler ve retorikle, hamasetle geçiştirmeye" başladığını, bunun "büyük bir üzüntü ve dünya için büyük bir utanç" olduğunu dile getirdi. Bu konuya, üniversitenin birincisi olan öğrencinin de değineceğine inandığını sözlerine ekledi.

Teknolojik Değişimin Hızı ve Üniversitelere Etkisi

Gül, dünyanın ve teknolojinin ne kadar hızlı değiştiğini en iyi buradaki hocaların bildiğini belirterek, çeşitli teknolojilerin 100 milyon kişiye ulaşma sürelerine dair çarpıcı örnekler verdi:

• Telefonun 100 milyon kişiye ulaşması 75 yıl sürdü.
• Otomobil için bu süre 33 yıl oldu.
• Cep telefonu 100 milyon kişiye 16 yılda ulaştı.
• İnternet için bu süre 7 yıldı.
• WhatsApp, 100 milyon kullanıcıya 40 ayda erişti.
• TikTok ise sadece 9 ayda 100 milyon kişiye ulaştı.
• En çarpıcı örnek olarak, yapay zeka uygulaması ChatGPT'nin yalnızca 2 ayda 100 milyon kullanıcıya ulaşmasını gösterdi.

Gül, bu "baş döndürücü" teknolojik gelişme çağında, üniversitelerin fonksiyonlarının, eğitim metotlarının ve metodolojilerinin değiştiğini, yeni unsurların ve metotların ortaya çıktığını kaydetti. Covid-19 salgınının da hızlı adaptasyon fırsatlarını gösterdiğini belirterek, AGÜ'nün başarısının sürekliliği için "yeni yol haritasını" tasarlamasının şart olduğunu vurguladı.

Güçlü Bir Mezunlar Ağı Kurmanın Önemi

Abdullah Gül'ün bir diğer önemli tavsiyesi, "sıkı bir mezun networkü oluşturulması" oldu. Amerika ve Avrupa'daki üniversitelerde mezun derneklerinin ne kadar güçlü olduğuna dikkat çeken Gül, bu derneklerin üniversitelerini "aile gibi gördüklerini" ve onlara "maddi ve manevi olarak sahip çıktıklarını" belirtti. Harvard Üniversitesi örneğini vererek, bu üniversitelerin yönetimlerine "kafa tutabilmelerinin" arkasında güçlü mezun derneklerinin olduğunu söyledi. Gül, AGÜ'nün de bu adımı atması ve bu konuda diğer üniversitelere örnek olması gerektiğini ifade etti.

Mezunlara "İyi İnsan Olun" Mesajı

Mezunlara hitaben verdiği en önemli mesajlardan biri ise, "Diploma her şey değil" uyarısı oldu. Diplomanın gerçek değerinin, onu taşıyan kişinin "iyi insan olması" ve "erdemli insan olması" ile artacağını belirtti. Erdemli insanların çalıştıkları ve bulundukları çevrede hemen fark edileceğini, topluma büyük değer katacağını vurgulayan Gül, erdemli insanların üniversiteyi, şehri, ülkeyi, iş yerlerini başarılı kılacağını ifade etti. Konuşmasını, "İyi aile olabilmek için de vatana, millete, ailenize faydalı olabilmeniz için de iyi insan olmak her şeyden önce gelir" sözleriyle tamamladı.

Abdullah Gül, konuşmasının sonunda, üniversitenin başarısında büyük emeği olan öğretim üyelerine ve akademisyenlere, uluslararası indekslerdeki makaleleri ve öğrencilere verdikleri yön dolayısıyla teşekkür etti. Mezunları yetiştiren fedakar ailelere de şükranlarını sunan Gül, tüm katılımcılara başarı, mutluluk ve insanlığa faydalı olma temennileriyle iyi akşamlar diledi.

Tüm Haberler