“Türkiye ile Gürcistan Arasında Kadim Bir Dostluk Var”

Gürcistan Başbakanı Garibashvili ile birlikte Türk-Gürcü İş Forumu Kapanış Oturumu’na katılan Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye ve Gürcistan’ın en zor zamanlarda birbirlerini desteklemiş iki ülke olduğunu belirterek, “Gürcülerin en çok ziyaret ettiği ülke Türkiye, Türklerin de en çok ziyaret ettiği ülkelerden birisi Gürcistan. 1.6 milyon vatandaşımız Gürcistan'a gelmiş. Gürcistan'dan 1.8 milyon kişi Türkiye'yi ziyaret etmiş. Bu rakamlar gösteriyor ki; iki halk birbirini bu kadar yakın hissediyor, akrabalık bağları, komşuluk bağları, ticari bağları, yatırım bağları var ki gerçekleşiyor bunlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Gürcistan Başbakanı Irakli Garibashvili ile Türk-Gürcü İş Forumu Kapanış Oturumu’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Gül, burada yaptığı konuşmada, uzun bir aradan sonra Tiflis’te bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade etti. Tiflis’in, zaten kendi kültür kimliği olan ve bunu korumayı bilen bir şehir olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Gül, “Ama bütün buna rağmen burada bulunmadığım süre içerisinde ne kadar değiştiğini, restore edildiğini, yenilendiğini ve bu yolda da önemli adımların atılmakta olduğunu görmekten gerçekten çok memnun oldum” dedi.

"TÜRKİYE İLE GÜRCİSTAN SADECE KOMŞU DEĞİL AYNI ZAMANDA AKRABA TOPLULUKLAR”

Cumhurbaşkanı Gül, Gürcistan’ın, son 1-2 sene içerisindeki siyasi transformasyonunun gayet demokrasiye yakışır, barışçı bir şekilde gelişmesinin ve yeni hükümetin gayet vizyoner bir şekilde dünyaya açık politikalarını ortaya koymasının dost ve komşu bir ülke olarak Türkiye’yi samimi olarak çok mutlu ettiğini kaydetti. Tiflis’e, bakanlar ve bütün partilerden milletvekillerinin yanı sıra aralarında çok sayıda global planda büyük şirket ve yatırımcının bulunduğu iş adamı heyeti ile birlikte geldiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, bunun Türk iş dünyasının Gürcistan’a verdiği değerin bir göstergesi olduğunu vurguladı.

Türkiye ile Gürcistan’ın sadece komşu değil aynı zamanda akraba topluluklar olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti: “Türkiye’de de burada da çok sayıda birbirinin akrabaları var. Bütün bunlar tabii ki iş birliğimizin halktan halka olmasının da temel direklerinden birisi. Eğer halktan halka bir muhabbet, ilişki söz konusu olmasa bu arzu ettiğimiz iklimi, ortamı oluşturamayabiliriz. Dolayısıyla kadim bir dostluk var aramızda ve bu dostluğun neticelerini de almak istiyoruz. En zor zamanlarımızda daima hep birbirimizi desteklemiş ülkeleriz.

“TÜRKİYE, GÜRCİSTAN VE AZERBAYCAN’I BİR UZANTI OLARAK GÖREBİLİRİZ”

İşte bu siyasi atmosfer içerisinde kalkınma faaliyetlerine özellikle önem veriyoruz. Aslında Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan’ı bir uzantı olarak görebiliriz. Bunu, Avrupa Atlantik yapısıyla hem demokrasi ve hukuk gibi değerler, hem de serbest piyasa ekonomisi açısından birleşmesini temin etmek üzere olduğumuzu da burada herkesin görmesi gerekir. Bunun aynı zamanda bölgesel ve global planda çok büyük bir siyasi aktivite olduğu da gayet açık. Ama bunun esas mahsullerini, neticelerini ekonomik alanda zaten almaya başladık.”

Cumhurbaşkanı Gül, “Bakü-Tiflis-Ceyhan ve Bakü-Tiflis-Erzurum boru hattını yapalım” diye konuşulduğunda, dünyada çok devlet adamının “Bunlar olacak işler değil” dediklerini ancak bunları gerçekleştirdiklerini belirtti ve Gürcistan üzerinden gelen hatlarla artık Kafkas, hatta Orta Asya petrollerinin Ceyhan üzerinden dünyaya pazarlanabildiğini vurguladı. Şimdi de ulaşım açısından Bakü-Tiflis-Kars Demiryolunu bitirmek üzere olduklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, sözlerine şöyle devam etti: “Bunlar niçin yapılıyor, dersek; bütün bunlar işte siz işadamlarının malları bütün bu güzergâhlardan serbestçe gitsin, gelsin; yatırımlar serbestçe yapılsın diye yapılıyor. Biliyorsunuz son anlaşmayla Türkiye ve Gürcistan arasında enterkonnektif sistemi sağlandı. Gürcistan'da üretilen elektriğin fazlası Türkiye'ye ithal edilecek ve gerekirse Türkiye üzerinden Avrupa'ya da gönderilebilecek. O bakımdan özellikle enerji yatırımları sadece Gürcistan’ın kendi ihtiyaçları için değil, bir ihraç kalemi olarak da önemli. Aynı zamanda Türkiye'nin elektrik ihtiyacını giderme açısından da bunlar en güzel iş birliği örnekleri. Hangi bölgede bu tip güzel iş birlikleri varsa muhakkak ki orada refah, ekonomik kalkınma ve neticede de huzur, sükun söz konusu olacaktır.”

“GÜRCÜLERİN EN ÇOK ZİYARET ETTİĞİ ÜLKE TÜRKİYE”

Cumhurbaşkanı Gül, Batum Havaalanı’nın dünyada çok örnek bir proje olduğuna işaret ederek, “Dünyada ikincidir. Bir Cenevre Havaalanı vardır, iki ülkenin ortak kullandığı; birisi de Batum Havaalanı’dır. Batum Havaalanı’nı yapanın da, işletenin de bir Türk şirketi olduğunu (TAV) hepimiz biliyoruz ve iftihar ediyoruz tabii” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada, Türk ve Gürcü iş birliği çok önemli. Neticede Türkler ve Gürcüler pasaportsuz ve vizesiz seyahat ediyorlar. Bu demektir ki, sınırlarımızı idari sınır haline adeta getirmişiz biz. Bu, işte bugün en gelişmiş Avrupa'nın aslında uzun süreçlerden sonra ulaştığı entegrasyondur. Biz bunu iki ülke olarak konuşarak gerçekleştirdik. Bütün bunlar ekonomik iş birliğini daha da artırmak için. Bunun neticesindedir ki, Gürcülerin en çok ziyaret ettiği ülke Türkiye, Türklerin de en çok ziyaret ettiği ülkelerden birisi Gürcistan. 1.6 milyon vatandaşımız, gerek iş, gerek turizm, gerek başka kültürel sebeplerle Gürcistan'a gelmiş. Gürcistan'dan 1.8 milyon kişi Türkiye'yi ziyaret etmiş. Bu rakamlar demek ki; iki halk birbirine bu kadar yakın hissediyor, akrabalık bağları, komşuluk bağları, ticari bağları, yatırım bağları var ki gerçekleşiyor demektir.”

İki ülke arasında imzalanan Serbest Ticaret Anlaşmasının da ticareti teşvik ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, Gürcistan’ın, Avrupa Birliği ile de bir serbest ticaret anlaşması imzalayacağını kaydetti. Ulaştırmada konusunda iyi niyetli çalışmaların sürdüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, kısa süre içerisinde, yeni kapıların açılacağını, gümrüklerle ilgili işlemlerin hızlandırılıp kolaylaştırılacağını bildirdi.

GÜRCİSTAN’DA TÜRK ŞİRKETLERİNİN ROLÜ

Şimdiye kadar, 1 milyar doların üzerinde bir yatırımla 14 hidroelektrik santralinin Türk girişimciler tarafından yapıldığını, buna yenilerinin de ekleneceğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, “Yeni ihaleler yapıyorsunuz. Bunlara yine müracaat eden çok büyük şirketlerimiz var” dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, karşılıklı saygı ile bu iş birliğinin uzun süreli olacağına inandığını vurgulayarak, “Yani su akıp biz bakmıyoruz artık. Suyu hep beraber değerlendiriyoruz. Bu bakımdan başka ülkelere de örnek olacak bir iş birliği içerisindeyiz” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Gül, Türk müteahhitlik firmalarının, Gürcistan’da özellikle altyapı projelerinde, 3 milyar Dolar’a yakın, 160 civarında proje gerçekleştirdiğine dikkat çekerek, Türk Cumhurbaşkanı olarak bundan gurur duyduğunu kaydetti.

“YATIRIM YAPABİLMEK İÇİN TASARRUFUN OLMASI LAZIM”

Kalkınmakta olan ülkelerin kendi tasarruflarının hızlı bir şekilde kalkınmaya yetmediğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, “Yatırım yapabilmek için tasarrufun olması lazım. Ya tasarruf olacak veya borç alacaksınız. Borç yerine ise başkalarının tasarruflarını alıp ülkenize getirmek ve yatırıma yönlendirmek en hızlı kalkınma yollarından birisidir. İşte o bakımdan siz yatırımcılara canı gönülden burada hoş geldiniz diyorlar” şeklinde konuştu.

Gürcistan’ın kendi kurallarına riayet eden dış yatırımcıya kapısını açacağına işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, şunları kaydetti: “Yatırımcıların aradığı, bir şey vardır; tabii ki kardeşlik, komşuluk; bunların hepsi altyapı ama ondan sonra kendilerini güvende hissetmeleri. Bu da hukukla olur. Eğer herkese hukukun açık şeffaf kurallar çerçevesinde muamele edilirse öngöremeyecekleri durumlar ortaya çıkmazsa ileride çeşitli bürokratik problemler söz konusu olmazsa o zaman yatırımcılar tabii ki sermayelerini getirecekler, o ülkeye yatırım yapacaklardır. Benim sizin hükümetin programını ve vizyonunu takdir etmem buradan gelmektedir. Şu da bir gerçek: Siyasi problemlerle ülkeler enerjilerini tüketiyorlar bazen. Memnuniyetle görüyorum ki, bunu bu ülkede siz gayet ülkenize zarar vermeden bu aşamaları geçtiniz. Şimdi hızlı kalkınma dönemi işte. Hem yerli sermayeniz, hem yabancı dost komşu sermaye gelecek ve ülkenizi çok daha hızlı kalkındıracaktır. Bu anlamda belki bazı anlaşmalar, yatırımların karşılıklı teşviki ve korunması anlaşması gibi anlaşmalar güncelleştirilebilir. Bunları zaten büyükelçiliklerimiz, ticari ataşelerimiz yakından takip ediyorlar. Bütün bunlarla ilgili, problem demek istemiyorum, upgrade etmek daha da yenileştirmek, yükselttirmek, bunların hep yapılacağına inanıyorum.

“SİYASİ İSTİKRAR YOKSA, GÜVENLİK YOKSA BİR ÜLKEDE EKONOMİK KALKINMANIN OLMASI MÜMKÜN DEĞİL”

Ekonomi ve siyaseti birbirinden ayırmak bazen çok mümkün değildir. Ayrı ayrı alanlardır ama neticede birleşirler. Yani siyasi istikrar yoksa, güvenlik yoksa bir ülkede ekonomik kalkınmanın olması mümkün değil. O açıdan bölgemize şu açıdan baktığımızda Gürcistan'ın Avrupa Atlantik Sistemi’nin bir parçası olmasını destekliyoruz. Bunun siyasi olduğu kadar, ekonomik kazanımları vardır. Bunu Gümrük Birliği’nin 1996'dan beri bir üyesi olan ve Avrupa Birliği'yle tam üyelik müzakereleri yapan bir ülkenin Devlet Başkanı olarak söylüyorum size. Gürcistan'ın Avrupa Birliği Atlantik Sistemlerine entegrasyonu Gürcistan'a yönelik ikili ve bölgesel vizyonumuzla da örtüşmektedir. Bu çerçevede Gürcistan'ın Avrupa Birliği'nin Doğu Ortaklığı girişimi çerçevesinde, AB ile ilişkilerini geliştirmesini de destekliyoruz.”

“SİYASİ İLİŞKİLERİMİZ MÜKEMMEL BİR ŞEKİLDE DEVAM EDİYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, Gürcistan'ın gelecek ay Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşmasını imzalayacak olmasını memnuniyetle karşıladıklarını belirtti. Bu anlaşmayla birlikte Avrupa Birliği-Gürcistan Derinleştirilmiş ve Kapsamlı Serbest Ticaret Anlaşması’nın da yürürlüğe gireceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Gül, işadamlarına şöyle seslendi: “Şüphesiz ki bu size çok başka avantajlar da sağlayacaktır. Özellikle sermayenin daha hızlı gelmesini, ülkenizin belki de üretim üssü haline dönüşmesini, bütün bunları temin edecektir. Ben yurt dışına her gittiğimde iş forumlarına önem veriyorum. Nihayetinde siyasi ilişkilerimiz mükemmel bir şekilde devam ediyor. Bunun meyvelerini de ekonomik iş birliğinde alacağız, karşılıklı olarak. Bunu da artık devlet şirketleri ile yapmıyoruz. Devlet şirketleri ile yapanlar, yapmaya ısrar edenler, geride kaldılar. Büyük bir sistemin iflas etmesinin sebebi de buydu. Onun için özel sektörün rekabetçi bir ortam içerisinde, daha verimli bir şekilde, daha süratli bir şekilde, daha az maliyetle işlerini yaptığını da hepimiz biliyoruz. Türk özel sektörünü teşvik ettiğim gibi, Gürcü özel sektörünü de bu anlamda teşvik ediyorum.”

GÜRCÜ İŞ ADAMLARINA ÇAĞRI

Gürcü iş adamlarına, Türkiye’de yatırım yapma çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Gül, “Türkiye'de işler yapın, Türk iş adamları ile yatırımcılarla başka ülkelere gidin. Bütün bunların, hepsinin kapısı açıktır” diyerek sözlerini tamamladı.

Tüm Haberler