Cumhurbaşkanı Gül’den Gündeme İlişkin Değerlendirmeler
24.01.2014
Cuma Namazı’nı Yeniköy Camisi’nde kılan Cumhurbaşkanı Gül, Cuma Namazı çıkışında basın mensuplarının HSYK düzenlemesi, Bilal Erdoğan’ın avukatının açıklaması, Balyoz davası ve TBMM’deki gerginlik hakkındaki sorularını cevapladı.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Cuma Namazı çıkışında basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını cevapladı.
Soru: Gündemde HSYK görüşmeleri var. Teklifin askıya alınabileceği iddiası var. Başbakan Erdoğan teklifin geri çekilmesinin söz konusu olmadığını söyledi. Dün kendisiyle yaptığınız görüşmede bu konu gündeme geldi mi? Bir telkinde bulundunuz mu? Çünkü Meclis’te bu konuda çok ciddi kavgalar çıkıyor.
“SİYASİ KARARLARI MECLİS’TE GRUPLAR VERİRLER”
Cumhurbaşkanı Gül: Biz biliyorsunuz Sayın Başbakan'la her hafta devlet günü dediğimiz günümüzde bir araya geliriz ve gündemimizdeki maddeleri istişare ederiz, konuşuruz, fikirlerimizi paylaşırız. Dolayısıyla Türkiye’nin gündeminde ne varsa, bütün bu konuları tabii ki bu haftalarda hep konuştuk. Ben de tabii görüşlerimi paylaşırım. Sonra da şüphesiz ki Meclis’te siyasi bir faaliyet devam ediyor. Neticede siyasi kararları orada gruplar verirler.
Soru: Efendim Sayın Başbakan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın avukatı bir açıklama yaptı ve “Müvekkilim ifade vermeye hazırdır” dedi. Bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz yorumunuzu alabilir miyiz?
“’İFADEMİZE İHTİYAÇ VARSA, İFADE VERMEYE HAZIRIZ’ DEMESİ GÜZEL BİR ŞEY”
Cumhurbaşkanı Gül: Ne güzel işte. Bir şey varsa “Bizim bir ifademize ihtiyaç varsa, gelip ifade vermeye hazırız” demiş, ne güzel bir şey.
Soru: Kamuoyunun yakından takip ettiği davalardan bir tanesi, Balyoz Davası. Bazı komutanların yeniden yargılanma talepleri vardı, 10. Ağır Ceza Mahkemesi bu talepleri reddetti. Sizin de yakından takip ettiğiniz süreçler bunlar. Yorumunuz nedir efendim?
“MAHKEME KARARI İLE İLGİLİ ‘DOĞRU- YANLIŞ’ DEMEK BİZİM İÇİN DOĞRU OLMAZ”
Cumhurbaşkanı Gül: Mahkeme kararına doğrusu bir şey söyleyemem. Nihayette mahkemelerin kararları herkesi, hepimizi bağlıyor. Yalnız tabii ki mahkemelerin kararlarına itiraz mevkileri var. Yüksek mahkemeler var. Bir hukuk sistemi içerisinde nihai, kesinleşene kadar, ki bunun en nihai noktası da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’dir. Türkiye kendi vatandaşlarına bu hakkı vermiştir. Ondan önce Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkı vardır. Bütün bu süreçler takip edilebilir. Ama mahkeme kararı ile ilgili “doğru- yanlış” demek herhalde bizim için doğru olmaz.
Soru: Son olarak Meclis gerginliğine ilişkin, tansiyonun düşmesi adına, bir çağrınız olacak mı?
“HERKESİN ÖNCE DİLİNİ BİRAZ DÜZELTMESİ GEREKİR”
Cumhurbaşkanı Gül: Hoş değil tabii. Bunun için herkesin önce dilini biraz düzeltmesi gerekir. Konuşurken ne kadar, “Sözün gücü çok güçlü olur” derler biliyorsunuz. Onun için önce hepimiz, herkes, konuşmalarımızı daha yapıcı bir şekle getirirsek, bu tip gerginlikler de azalır. Bunlara hiç ihtiyaç yok, tabii ki hep moral bozucu. Ümit ederim ki bu son olmuş olur, bir daha olmaz böyle şeyler.
