KİTAPLAR

Fotoğraf Galerisi

Video Galeri

Günün Fotoğrafı

 

“Türk Müteahhitlik Sektörü, Türkiye’nin İtibarını Dünyaya Taşıyor”

16.01.2014
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
“Türk Müteahhitlik Sektörü, Türkiye’nin İtibarını Dünyaya Taşıyor”

Türkiye Müteahhitler Birliği yeni genel merkez binasının açılış törenine katılan Cumhurbaşkanı Gül, müteahhitlik sektörünün yurt içinde ve dışında çok büyük yatırımları başarıyla tamamladığını ifade ederek, “Türk müteahhitlik sektörü, dışarıda 260 milyar doların üzerinde iş bitirdi. Vergi ödüyorsunuz, istihdam yaratıyorsunuz, döviz getiriyorsunuz ve bunların ötesinde Türkiye’nin itibarını dünyaya taşıyorsunuz. Biz de yaptığınız eserleri dışarıda ve içeride gördüğümüzde bunlarla iftihar ediyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) yeni genel merkez binasının açılış törenine katıldı.

Binaya gelişinde Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel ve TMB Başkanı Emin Sazak tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Gül, yöneticilerden bina ve çalışmalarla ilgili bilgi aldı.

 

 

“BU BİNA, TÜRK MÜTEAHHİTLERİNİN GELDİĞİ NOKTAYI GÖSTERİYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, törende yaptığı konuşmada, TMB yeni genel merkez binasının açılışına katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. TMB Başkanı Sazak’ın kendisini ziyaret edip daveti yaptığında daveti kabul ettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Gül, kabul gerekçesini şöyle anlattı: “Bu bina birçok açıdan örnek bir binadır. Türk müteahhitlik sektörünün sadece kaba işler yapan değil, aynı zamanda yüksek teknolojiyi kullanılabilir hale getiren ve maliyetler açısından herkesin kaldırabileceği şekilde inşaatlar yapılabileceğini gösteren bir bina olması açısından ve bunun bir örnek olduğunu düşünerek buraya geldim. Şöyle ki nerede güzel bir örnek varsa o taklit edilir, başkaları da onu yapar. Eğer standartları yüksek tutarsanız, uygulanabilir güzel örnekleri oraya koyarsanız, hemen onu herkes örnek alır ve onun aynısını, benzerlerini yapmaya başlar ve o standartlara çıkartır kendisini. Ama standartlar düşük olursa herkes öyle gider ve bugünkü en büyük hastalığımız olan vasat olmayı iyi zannederiz.”

“HER ŞEYİ DAHA MÜKEMMEL VE GÜZEL YAPMAK ZORUNDAYIZ”

Herkesin bir yarış içerisinde, her şeyi daha mükemmel ve güzel yapmak zorunluluğumuzun olduğunun da farkına varması gerektiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Gül şöyle konuştu: “İnşaatlar şehirleri, alt yapıyı, üst yapıyı oluşturan faaliyetlerdir. Hepimiz şehirlerin nasıl kötü olduğundan yakınırız, binalarımızın nasıl iyi olmadığından, hele hele kamu binaları söz konusu olduğunda bunların kalitesinin, standardının çok düşük olduğundan şikâyet ederiz. Yukarıda söyledim, tarihten bize kalan binalar aslında hepsi devlet, kamu binalarıdır. Cami, köprü, medrese, han, hamam bunlar şahıs değil, kamu binaları genelde. Acaba 100 yıl sonraya ne kadar kamu binası kalabilir şöyle baktığımızda doğrusu çok az örnek gösterebiliriz. O bakımdan bu binanızı çok özenle yaptınız, bunu çok takdir ettim ve bunun herkese örnek olmasını arzu ederim. Herkes gelsin, görsün ve herkese anlatın. Yapılabilir bir bina, kaliteli, maliyetleri katlanılabilir ve uzun ömürlü, sürdürebilir. Zaten aranan da budur.”

Türk müteahhitlik sektörüyle övünüldüğüne de işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, Türk ekonomisinin büyüklüğünü dışarıda gösteren sektörlerden birisinin müteahhitlik olduğunu belirtti.

“MÜTEAHHİTLİK SEKTÖRÜNÜN MAZİSİ ESKİYE DAYANIYOR”

Sektörün 1970’li yıllarda büyümüş diye bilindiğini ancak, ama bunun yanlış bilindiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, “Cumhuriyetin hemen başlangıcından sonra aslında taahhüt işleri çok önemli seviyedeydi. Osmanlı döneminden kalan demiryollarının bitirilmesi, yolların yapılması, devlet binalarının yapılması, alt ve üst yapı, bu konulardaki çok büyük projelerin gerçekleştirilmesi. 1950’li yıllara geldiğimizde tarımda önemli yatırımların yapılmaya başlanılması, barajlar. 1960-70’li yıllarda sulama kanalları. Bütün bunlar aslında hep sizin işiniz olarak geldi. Ama 1972 yılında Libya’da önce dışarı açıldınız ve başka bir sıçrama oldu ve artık o günden bugüne hepimizin gururu haline geldiniz” dedi.

“TÜRK MÜTEAHHİTLİK SEKTÖRÜ DIŞARIDA 260 MİLYAR DOLARIN ÜZERİNDE İŞ BİTİRDİ”

Cumhurbaşkanı Gül, müteahhitlerin bugün aldıkları projelerin artık milyonlar değil milyar dolarlar ile ifade edilmeye başlandığına da dikkat çekerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bundan doğrusu hepimiz büyük gurur duyuyoruz. 260 milyar doların üzerinde dışarıda iş bitirmiş bir Türk müteahhitlik sektörü muhakkak ki gurur duyulacak bir sektördür. Vergi ödüyorsunuz, istihdam yaratıyorsunuz, döviz getiriyorsunuz ve bunların ötesinde Türkiye’nin itibarını dünyaya taşıyorsunuz. Bizler de gittiğimiz zaman, yaptığınız eserleri dışarıda ve içeride gördüğümüzde şüphesiz ki bunlarla iftihar ediyoruz.”

Cumhurbaşkanı Gül, başarıların devam etmesi için de başta hükümet ve kendisi olmak üzere müteahhitlerin yurt dışında önemli ihaleleri kazanmaları ve gerçekleştirmeleri için ellerinden gelen her şeyi yaptıklarını belirterek, “Şunun için; sizin kapasitenize, kabiliyetinize inandığımız için ve aldığınız işlerde de hiç mahcup etmiyorsunuz. Tam tersine hep gurur duyduruyorsunuz. Bundan dolayı gerçekten övünüyoruz sizlerle.”

“TÜRKİYE’DEKİ SİYASİ VE EKONOMİK İSTİKRARIN DEĞERİNİ BİLMELİYİZ”

Konuşmasında istikrarın önemine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Gül, ”İstikrarın olmadığı yerde bu tip övünç kaynakları çıkmaz ortaya. Türkiye’de özellikle son on yıl içerisinde yapılan köklü reformlar, siyasi, demokratik, hukuk reformları ve ekonomik reformlar, hep el ele gitmiştir. Bunların getirdiği çok köklü bir siyasi istikrar olduğu gibi, ekonomik göstergelerde çok güven verici bir ortam vardır. Önce bunun kıymetini herkesin bilmesi lazım ve bunun kıymetini en çok bilenler de sizlersiniz. Çünkü olumsuzluklar en çabuk en erken sizde hissedilir. Birdenbire satışlar durur, birdenbire işler durur.  O bakımdan tüm Türkiye olarak bunun kıymetini bilmemiz gerekir. Hele hele dünyadaki kırılganlıklar devam ederken, dünyada büyük ekonomik problemler yaşanırken, hala dünya ekonomisinin Avrupa’nın özellikle toparlanmadığı bir dönem içerisinde dışarıdan gelen bu olumsuz dalgalara içeriden bir olumsuz dalga eklemememiz gerekir. Bizden kaynaklanan yeni bir ekonomik sıkıntı çıkmaması gerekir. Aslında hiçbir sebep yok. Ama bazen birdenbire sanki ihtiyaç varmış gibi, sanki rahatsızlık ediyormuş gibi bu tip davranışlar maalesef oluyor. Bugünlerde karşılaştığımız şeyler bunlar aslında. Düşünebiliyor musunuz, Türkiye’nin borçları %35’e düşmüş, Türkiye'nin bütçe açığı %1,2’ye düşmüş, istihdam, %9 işsizlik dün açıklandı. İspanya’da %25 iken, komşularda %10-15 iken Türkiye böyle bir duruma gelmiş. Çok büyük projeler Türkiye’de ihale edilirken ve bunlara kaynak varken, Türkiye’deki istikrarın ve güvenin kıymetini bilmemiz gerekir.”

“İŞ DÜNYASINI DEMORALİZE ETMEMEK GEREKİR”

Cumhurbaşkanı Gül, eskiden müteahhitler, büyük devlet ihaleleri aldığında, projelerin, barajların, 10-15 yıl sürdüğünü hatırlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Sizin yetersizliğinizden değil, kaynak olmadığı için, para olmadığı için. Ama takip edilen ekonomi politikaları sayesinde faizden o kadar büyük tasarruf elde edildi ki, faizler % 4’e düşmüştü bir ara, biliyorsunuz. Faizler o kadar düştü ki bunlardan elde edilen tasarruflar işte yatırıma sevk edilmeye başladı. Bu da nihayetinde size geliyor. Onun için size de kaynak gelince para gelince siz de bütün kabiliyetinizi gösteriyorsunuz, iki sene içerisinde bitiyor. Eskiden 10-15 yılda biten barajlar, su kanalları, yollar, köprüler, sadece Türkiye çapında değil, dünya çapında büyük projeler artık hayata geçiriliyor. Türkiye’deki projeleri dünya gazeteleri televizyonları, bunlar artık gösteriyor. Dünyanın en büyük firmaları geliyor, sizlerle yarışıyorlar. Onun için bunun kıymetini hep beraber bilmemiz gerekir. Hepimiz olağanüstü dikkat göstermemiz gerekir. Bundan en çok zarar gören iş dünyası olduğu için, dün de söyledim, iş dünyasını hiç demoralize etmemek gerekir. Çünkü iş dünyasının moralli olması ve iş dünyasının alınabilecek riskleri alarak, yoluna devam etmesi istihdam yaratmaktır, vergi ödemektir, dışarıda da döviz getirmektir. O bakımdan bunları bu vesileyle sizlerle paylaşmak istedim. Çünkü olumsuzluklar en önce sizi vuruyor, inşaat sektörünü vuruyor.”

Müteahhitler dediğinde sadece inşaatla ilgili değil, içeride ve dışarıda büyük endüstri projelerini de ifade ettiğini anlatan Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasını şöyle tamamladı: “Bu gücümüzü devam ettirmemiz gerekir. Ve bu güç Türkiye’yi daima rahatlatır. Ben bir kez daha bu binanın hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bu binanın ayrıca örnek bir şekilde yapılmış olması da, hazır bir bütçeden değil sizler kendi evinizi yapmışsınız, bu da güzel ve örnek bir davranış. Bundan dolayı da emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Hepinize başarılar diliyorum.”

Cumhurbaşkanı Gül, konuşmasının ardından açılış kurdelesini kesti.

Tüm Haberler

Yazdır Paylaş Yukarı