Cumhurbaşkanı Gül, "Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2012" Toplantısına Katıldı

Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu’nun (TUSKON) düzenlediği “Türkiye-Dünya Ticaret Köprüsü 2012” adlı toplantıya katılan Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin son yıllarda tüm dünyada çok iyi ekonomik ve ticari ilişkiler geliştirdiğini hatırlatarak, “Gittiğimiz yerlerde insanların yetişmesini, büyük ekonomik faaliyetlerin olmasını çok ister ve teşvik ederiz. Bu anlayış içerisinde dostluk, dayanışma ve ekonomik iş birliği kuruyoruz” dedi.

Yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, toplantıya katılmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek böyle bir organizasyonu gerçekleştirdikleri için başta TUSKON olmak üzere, Türkiye İhracatçılar Meclisi’ni (TİM) ve Ekonomi Bakanlığı’nı tebrik etti.

“BU ORGANİZASYON HEM TİCARET HEM ZİYARET OLSUN”

Bu organizasyonun hem ticaret hem ziyaret olmasını arzu ettiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, “Türkçe’de güzel bir söz vardır; bir yere gidince ‘Hem ticaret hem ziyaret yaptık’ derler. Sizin de bu şekilde hem ticaret hem ziyaret yapmanızı isterim. Bu vesileyle Türkiye’yi iyi tanımanızı, Türkiye’nin tarihini, kültürünü, zenginliklerini, coğrafyasını hepsini bilmenizi isterim” dedi. Cumhurbaşkanı Gül, organizasyona katılanların Türkiye’nin birçok şehrine götürüleceğini, ayrıca Türk aile geleneğinin ve Türk ailelerinin misafirperverliğinin gösterileceğini ifade ederek, “Ümit ederim ki sizler de Türkiye’den ayrıldığınızda çok güzel intibalarla gidersiniz. Bu ziyaret başlangıç ziyareti olur ve bunun arkası da gelir” dedi. Bu organizasyonun 24.sünün gerçekleştirildiğini öğrendiğini belirten Cumhurbaşkanı Gül, bundan dolayı da organizasyonu gerçekleştirenleri kutladı.

“TÜRKİYE SON YILLARDA DÜNYADA DAHA ÇOK TAKİP EDİLİR OLDU”

Ticaretin, tarih boyunca insanların birbirini tanımasına, birbiriyle yardımlaşmasına ve ülkeler arasındaki dayanışmanın güçlenmesine yol açan en iyi bağ olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, bu bakımdan ticaretin her zaman çok değerli olduğunu belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, “Burada yazan köprü vazifesini bu toplantıların görmesini isterim. Türkiye’yi hepinizin çok iyi tanımasını isterim. Türkiye’yi eminim ki basından, medyadan izliyorsunuzdur. Türkiye son yıllarda çok daha fazla dünyada görülür olmuştur, çok daha takip edilir olmuştur. Sadece bölgesinde değil, uluslararası planda çok daha fazla ‘ne söylüyor, ne yapıyor?’ diye takip edilen bir ülke haline gelmiştir. Bunun sebeplerinden bir tanesi takip ettiğimiz dış politikadır. Önce çevremizde, daha sonra yakın çevremizde, daha sonra da dünyanın en uzak köşeleriyle ilişkilerimizi güçlü tutmak için, var olan ilişkilerimizi daha geliştirmek için büyük gayret sarf ediyoruz” diye konuştu.  Cumhurbaşkanı Gül, 2006’da ülkemizin bütün Afrika’daki temsilciliklerinin sayısı sadece 12 iken, şimdi Afrika’daki büyükelçiliklerinin sayısının 34’e çıkartarak, neredeyse 3 misli artırdıklarını vurguladı.

“TİCARİ VE EKONOMİK İLİŞKİLERİMİZİN HUKUKİ ALTYAPILARINI DA TAMAMLIYORUZ”

Türkiye bunu yaparken, belki ekonomik olarak ülkemizden daha güçlü olan birçok ülkenin tasarruf adına, ekonomik sıkıntılardan dolayı mevcut büyükelçiliklerini kapattığını, temsilcilerinin sayısını azalttığını söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, şöyle devam etti: “Dolayısıyla Türkiye olarak dünya ile bütün ilişkilerimizi daha çok geliştireceğiz derken, bunun sağlam altyapısını da yapıyoruz. Ayrıca bütün ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerimizin hukuki altyapılarını da hep tamamlıyoruz. Gerek Cumhurbaşkanı olarak benim ziyaretlerimde, gerekse benim misafirim olan Cumhurbaşkanlarının Türkiye ziyaretlerinde, gerek Sayın Başbakan’ın, gerek Bakanların ziyaretlerinde birçok anlaşma imzalıyoruz. Bu anlaşmalar bazen serbest ticaret anlaşması, bazen yatırımların karşılıklı korunması anlaşması, bazen vergi muafiyeti, karşılıklı vergilerden muaf olma anlaşmaları, bazen ulaştırma, bazen sağlık, bazen turizm anlaşmaları gibi anlaşmalar... Bu anlaşmalar hangi anlama geliyor? Sizlerin, tüccarların, sanayicilerin, müteşebbislerin, iş adamlarının önünü açan, onların rahat yürüyebilecekleri yolları açıyoruz ki, siz daha kolay bir şekilde iş birliği yapınız diye. Düşünün ki serbest ticaret anlaşması imzaladığımız bir ülkenin tüccarları, iş adamları Türkiye ile ne kadar daha rahat hareket ederler. Düşünün ki yatırımların korunması anlaşmasını imzaladığımız ülkelerle ne kadar çok rahat hareket edersiniz. Hiçbir tereddüdünüz olmaz. Veya vergi muafiyeti anlaşmasını yaptığımız ülkelerde, bir iş yapıyorsanız, orada ödediğiniz verginin aynısını burada bir kez daha ödemezsiniz veya burada ödüyorsanız orada ödemezsiniz. Bütün bunlar sizler için yapılıyor. Bütün bunlar hepimizin çok önem verdiğimiz alanlardır.”

“İŞ DÜNYASINA ÇOK ÖNEM VERİYORUZ”

Konuşmacıları, gerek kendisinin gerek hükümet üyelerinin kendilerine yardımcı olduğunu söylediklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, iş dünyasına verdikleri önemi vurguladı. Yurt dışına gerçekleştirdiği ziyaretlerde beraberinde işadamlarının da bulunduğunu ve gittikleri ülkelerin Cumhurbaşkanlarının da katıldığı iş forumu toplantıları gerçekleştirdiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, “Gittiğimiz yerlerde sizleri de teşvik ediyoruz, daha çok iş yapın, bir araya gelin diye” şeklinde konuştu.

“BÜYÜKELÇİLER DAHA ÇOK EKONOMİK KONULARLA İLGİLENECEKLER”

Ekonomik faaliyetlerle siyasi faaliyetleri birbirinden ayırmanın mümkün olmadığını belirten Cumhurbaşkanı Gül, büyükelçiler görev yerlerine giderken onlara “Siz sadece siyasi konularla ilgilenmeyeceksiniz, daha çok ekonomik konularla ilgileneceksiniz” şeklinde talimat verdiğini, bunun gerçekleştiğini ve artık büyükelçilerin sanki devlet firmalarının yatırımıymış gibi evlerini iş adamlarına açtığını belirtti. Cumhurbaşkanı Gül, Büyükelçilerin bulundukları ülkelerdeki yabancı tüccarların, yatırımcıların Türkiye ile ilgili bir işi varsa onlara en büyük önceliği ona verdiklerini ve onların her türlü işlerini kolaylaştırdıklarını da söyledi.

Ekonomik faaliyetlerin gelişmesi için altyapılardan birinin ulaşım kolaylığı olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Gül, ulaşım kolaylığının da bugün artık havadan olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanı Gül, “Tabii ki deniz ulaşımıyla, karayollarıyla, tren yollarıyla mallarınızı nakliye edeceksiniz ama anlaşmaları imzalamak, bu alışverişleri yapmak için de uçaklarla gideceksiniz. Birbirinizi tanımak için seyahat edeceksiniz” dedi.

“İSTANBUL BÜTÜN MERKEZLERİ BİRLEŞTİREN BİR BAŞKENT OLMUŞTUR”

Cumhurbaşkanı Gül konuşmasında, “Bunu kolaylaştırmak için de THY’ye verdiğimiz bir istikamet, bir perspektif var. Uçabildiğiniz kadar her yere uçun, yeter ki fizibıl olsun. Bugün THY 192 ayrı merkeze uçuş yapıyor. 89 ülkenin içerisinde 192 ayrı şehre uçuyor. Almanya’da neredeyse her şehre uçuyorsunuz. Rusya’da neredeyse 20’ye yakın ayrı şehre uçuyorlar. Ama en memnun olduğum şey şu; THY neredeyse Afrika’nın bütün başkentlerine uçar hale geldi. Somali’ye uçan tek yabancı havayollarının THY olduğunu söylersem, gerisini artık söylemeye gerek yok. Onun için herkes İstanbul’a gelmek zorunda. İstanbul gerçek anlamda bütün merkezleri birleştiren bir başkent olmuştur. Herhangi bir yere gidecekseniz en kısa gidiş yolu İstanbul’dur. Bu bakımdan THY ve tabii ki diğer uçak firmalarımız Türkiye’nin dış politikasına, ekonomik politikasına çok büyük katkı sağlamaktadır.”

“İNSANİ AMAÇLA YAPTIĞIMIZ ÇALIŞMALAR HEPİMİZİ GURURLANDIRIYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin insani amaçlı olarak yaptığı çalışmalara da değinerek, “Açılan okullar, hastaneler ve sağlık merkezleri, tarımda yapılan hizmetler, Afrika’da gidip de hiçbir ayrım, din, ırk, renk ayrımı yapmadan yerin altından su çıkartıp o suyu o köye, o beldeye bırakıp ondan sonra başka bölgeye giden Türk STK’ları. Bütün bu faaliyetlerin toplamı Türkiye’yi en çok gururlandıran faaliyet alanı haline getirmiştir” dedi.

“DEVLET İLE STK’LARIMIZIN İNSANİ AMAÇLI YILLIK HARCAMASI 2 MİLYAR DOLARI GEÇİYOR”

Cumhurbaşkanı Gül, “Türkiye, BM’nin donörler kulübüne girmiştir ve yıllık Türkiye’nin insani amaçlı harcamaları devlet artı Türk sivil toplum kuruluşlarının toplam harcamaları her yıl 2 milyar doları geçmektedir. Bunlar karşılık beklemeden yapılan hizmetlerdir” diye konuştu. Birbirlerine yardım açısından en önemli şeyin önce ticaret, daha sonra da yatırımlar olduğunu işaret eden Cumhurbaşkanı Gül konuşmasını şöyle sürdürdü: “Ticaret dediğimde bu bizim geleneğimizdir. Osmanlı Devleti zamanında da İstanbul, İzmir, Kahire, Beyrut, bütün buralar ticaret merkeziydi. Bugün nasıl New York, Londra, Amsterdam ticaret merkezleriyse, eskiden de bu dediğim şehirler aynı şekilde bütün dünya tüccarlarının buluştuğu büyük şehirlerdi. Şimdi belki bir aradan sonra İstanbul bu vasfına tekrar bürünmüştür. Bugün bilmiyorum İstanbul’da birçok uluslararası toplantı ve büyük organizasyon var. Dünyanın büyük iş adamlarını, dünyanın yatırımcılarını toplamış ve aynı anda bu toplantılar devam ediyor. İstanbul’daki bütün oteller tüccarlar, iş adamları ve yatırımcılar tarafından doldurulmuş vaziyette. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Hepsine en iyi şekilde ev sahipliği yaptığımız gibi kültürümüzü, tarihimizi ve bütün iyi niyetimizi de değerli misafirlere aktarıyoruz.”

“AFRİKA’YA GİTTİĞİMİZDE SADECE TİCARET DEĞİL YATIRIM DA YAPARIZ”

Cumhurbaşkanı Gül, toplantıya katılanlara hitaben, “Size son olarak şunu söylemek istiyorum; ticareti yapın ama ticaretten sonra yatırımlara geçin” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk iş adamlarının ve yatırımcılarının birçok Batılı dostumuzdan farkı şudur; Afrika’ya gittiğimizde sadece ticaret yapmayız, Afrika’ya gittiğimizde yatırım yaparız, yatırım yaptığımızda teknoloji taşırız, istihdam yaratırız, onların ihracatını oluştururuz ve bir şekilde oraya know-how götürürüz. Bu şu demektir; karşılıklı ‘kazan-kazan’ şeklinde bir ticari ekonomik faaliyet demektir. Bazılarının yaptığı gibi gidip oranın en kıymetli madenini veya varlığını alıp sadece götürmek değil, oraya hiçbir şey bırakmadan. Biz tam tersine gittiğimiz yere de bir şeyler bırakırız. Gittiğimiz yerlerde de insanların yetişmesini, büyük ekonomik faaliyetlerin olmasını çok isteriz ve çok teşvik ederiz. Bu anlayış içerisinde biz dostluk, dayanışma ve ekonomik iş birliği kuruyoruz. Ama bütün bunların esas temelleri ve esas bunların unsurları da sizlersiniz, Türk ve bütün diğer ülkelerden gelen yabancı dostlarımızdır. Bu anlayış içerisinde görüşmelerinizi yürütün, bu anlayış içerisinde tanışıklıklarınızı ortaklıklara dönüştürün ve bu anlayış içerisinde hem Türkiye’ye hem de kendi ülkelerinize faydalı olun.”

25 AFRİKALI ÖĞRENCİYE BURS

Cumhurbaşkanı Gül’ün konuşmasının ardından TUSKON Başkanı Rızanur Meral, Cumhurbaşkanı Gül’e hediye olarak, ülkemizde okuyacak 25 Afrikalı öğrenciye burs vereceklerini bildirdi.

Tüm Haberler