KİTAPLAR

Fotoğraf Galerisi

Video Galeri

Günün Fotoğrafı

 

“Üçlü Zirve Sürecinin En Önemli Getirisi, Bölgemizde Karşılıklı Anlayış ve Güvenin Geliştirilmesidir”

01.11.2011
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
“Üçlü Zirve Sürecinin En Önemli Getirisi, Bölgemizde Karşılıklı Anlayış ve Güvenin Geliştirilmesidir”

 

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye Afganistan Pakistan 6. Üçlü Zirvesi'nin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, “Üçlü zirve sürecinde beş yılda önemli mesafe katettik. Esasen beş yılda altıncı toplantısı yapılan üçlü zirve süreci, ortaya çıkarttığı iş birliği ve ortaklık sinerjisiyle rüştünü ispatlamıştır. Bu sürecin en önemli getirisi, hiç şüphesiz bölgemizde karşılıklı anlayış ve güvenin geliştirilmesidir” dedi.

GÖSTERDİKLERİ GÜVENDEN DOLAYI HER İKİ CUMHURBAŞKANINA TEŞEKKÜR

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, toplantıda yaptığı konuşmada, gerçekleştirdikleri bu zirveye özel önem verdiklerini aktararak, “Çünkü geçen zirve ile bu zirve arasında birçok önemli olay oldu; maalesef Afganistan’da ve Pakistan’da terörden çok acılar çekildi. Afganistan’da Sayın Cumhurbaşkanı’nın kardeşi terör kurbanı oldu. Son olarak da eski Cumhurbaşkanı Prof. Burhaneddin Rabbani aynı şekilde terör kurbanı oldu. Pakistan’da birçok terör olayı meydana geldi. Zaten Pakistan terörden en çok acı çeken ülkelerin başında geliyor. Sayın Cumhurbaşkanı Değerli Kardeşim Zerdari değerli eşlerini yine bir terör saldırısında kaybettiler. Böyle bir ortamdan sonra altıncı kez tekrar Türkiye’de buluştuk. Türkiye’ye gösterdikleri güvenden dolayı her iki cumhurbaşkanına, değerli kardeşlerime hepinizin huzurunda teşekkür etmek istiyorum” dedi.

ZİRVE ÖNCESİ GÖRÜŞMELER

Zirve öncesinde konuk cumhurbaşkanları ile dün ayrı ayrı ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel ve uluslararası gelişmeler hakkında samimi, kapsamlı görüşmelerde bulunduklarını, akşam yemeğinde bir araya geldiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Gül, aynı şekilde içişleri bakanları ve dışişleri bakanları, istihbarat teşkilatları başkanları ve genelkurmay başkanlarının bir araya gelerek geniş biçimde gereken her şeyi görüştüklerini söyledi.

“AFGANİSTAN İÇİN İSTANBUL KONFERANSI, İŞ BİRLİĞİNE KATKI SAĞLAYACAKTIR”

Cumhurbaşkanı Gül, yarın düzenlenecek “Afganistan İçin İstanbul Konferansı”nın, sadece Pakistan değil, Afganistan’ın tüm komşularının bölgesel iş birliği bağlamında anlamlı katkılarda bulunmasını sağlayacağına inandığını ifade etti.

GÖRÜŞMELER HAKKINDA BİLGİ ALINDI

Toplantıda, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’in gerçekleştirdikleri görüşmelerle ilgili olarak zirveyi bilgilendirdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Gül, istikrarla ilgili toplantıların yanında ekonomik konuların da ihmal edilmediğini vurgulayarak, İstanbul Forumu çerçevesinde özel sektörün bir araya geldiğini hatırlattı ve TEPAV Başkanı Güven Sak’ın bu konu ile ilgili kendilerini bilgilendirdiğini aktardı.

İSTANBUL-İSLAMABAT TREN SEFERLERİ

Toplantıda İstanbul ve İslamabat arasında tren seferleriyle ilgili son gelişmeler hakkında kendilerine bilgi sunulduğunu da kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, seferlerin daha kısa sürede gerekçeleştirilmesiyle ilgili zirveye bilgi aktarıldığını belirtti.

RABBANİ SUİKASTININ AYDINLATILMASI İÇİN İŞ BİRLİĞİ

Cumhurbaşkanı daha sonra sözlerini şöyle sürdürdü: “Zirvenin en önemli neticelerinden biri; Yüksek Barış Konseyi Başkanı ve eski Afganistan Cumhurbaşkanı Burhaneddin Rabbani'nin hayatını kaybetmesine sebebiyet veren suikastın aydınlatılması için Pakistan ve Afgan makamları arasında iş birliği mekanizmasının kurulması kararlaştırıldı. Bu da her iki ülkenin büyük bir samimiyetle nasıl çalıştığını göstermektedir. Bu işbirliğinin iki ülke arasında önemli bir güven artırıcı unsur teşkil edeceğine de inanıyorum.”

Cumhurbaşkanı Gül, zirvede ayrıca öze yönelik somut ve sahada ilerleme sağlayacak ölçüde yenilikçi fikirler ve tavsiyelerin hazırlanması amacıyla üç ülkenin dışişleri bakanlarının başkanlığında bir komisyonun kurulmasının kararlaştırıldığını belirtti.

“TERÖRİZM VE RADİKAL AKIMLARLA MÜCADELE HEPİMİZİN ORTAK SORUMLULUĞUDUR”

Cumhurbaşkanları olarak önümüzdeki dönemde üçlü zirve sürecini devlet başkanlarının yanı sıra tüm ilgili makamlar arasındaki toplantılar ve ortak projelerle sürdürerek, bu hedef doğrultusunda ilerleme kaydetmek kararlılığında olduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, “Terörizm ve radikal akımlarla mücadele hepimizin ortak sorumluluğudur. Ülkelerimizi, halklarımızı ve yaşam tarzlarımızı tehdit eden bu sorunla mücadelede bölge ülkelerinden birinin başarısızlığı, hiç şüphesiz diğerlerini de etkileyecektir. Başka bir ifadeyle, bölgesel sorunların çözümü için bölgesel iş birliği şarttır. Bu anlayışla, bugün imzalanan protokollerin bölgesel sahiplenme duygusunu geliştirerek, bu alandaki iş birliğini kolaylaştıracağına inanıyorum. Üçlü zirve sürecinde beş yılda önemli mesafe katettik. Esasen beş yılda altıncı toplantısı yapılan üçlü zirve süreci, ortaya çıkarttığı iş birliği ve ortaklık sinerjisiyle rüştünü ispatlamıştır. Bu sürecin en önemli getirisi, hiç şüphesiz bölgemizde karşılıklı anlayış ve güvenin geliştirilmesidir” dedi.

“ÜÇLÜ ZİRVE SÜRECİ SOMUT PROJELER DE ÜRETEN BİR MEKANİZMAYA DÖNÜŞMÜŞTÜR”

Cumhurbaşkanı Gül, ilgili ülkelerin kurumları arasındaki iş birliğinin ve ortak çalışma ortamının geliştirilmesinin önemli olduğunu belirterek, “Ülkeler arasında çeşitli alanlarda akdedilen anlaşmalar, bu neticenin hasıl olmasına katkıda bulunmuştur. Ortak eğitim faaliyetleri ve askerî tatbikatlar da bu kapsamda çok önemli bir işlev görmüştür. Neticede güvenlik, kalkınma ve eğitim gibi çeşitli alanlardan uzmanlarımızın bir araya getirilerek, somut projeler geliştirilmesini sağlayan bir mekanizma ortaya çıkmıştır. Bu sürecin beş yıldır düzenli aralıklarla sürdürülmesi, ülkelerimiz arasındaki etkileşim ve dayanışmanın ne denli güçlü olduğunu da kanıtlamaktadır. Ayrıca, üçlü zirve sürecinde karşılıklı güven ve anlayışın geliştirilmesine de önemli katkılarda bulunulduğunu göstermektedir. Gelinen aşamada üçlü zirve süreci somut projeler de üreten bir mekanizmaya dönüşmüştür. Üçlü zirve sürecini ortaklaşa adımlar ve somut projelerle güçlendirerek geleceğe taşımaya yönelik kararlılığımızı bugün de bir kez daha teyit ettik.”

BURHANEDDİN RABBANİ SUİKASTIYLA İLGİLİ MEKANİZMA

Toplantıda basın mensuplarının sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Gül, eski Afganistan Cumhurbaşkanı Burhaneddin Rabbani suikastıyla ilgili kurulması kararlaştırılan ortak mekanizmanın nasıl çalışacağına ilişkin soru üzerine, konuyla ilgili bir mekanizmanın kurulduğunu yineleyerek, istihbarat teşkilatlarının konuyu geniş bir şekilde görüştüğünü ve görüşmeye devam edeceğini belirterek, “Hepimiz ortak bir anlayışa vardık. Bunun daha ileri adımlarını, nasıl hareket edeceğini onlar koyacaklar. Bunda bir anlaşma, daha doğrusu ortak bir anlayış geliştirdik” dedi.

“BARIŞ SÜRECİNİN KESİNTİYE UĞRAMADIĞI KANAATİNDEYİZ”

Bir basın mensubunun, “Pakistan ve Afganistan arasında ortak anlayış oluşturmak konusunda çok çaba sarf ettiniz. Afganistan'daki siyasi konularla ilgili olarak da bu anlayışı geliştirmeye çalıştınız. Her iki cumhurbaşkanı da siyasi girişimin, inisiyatifin Afganların önderliğinde olması gerektiğinden bahsediyor. Afganların sahip çıktığı sürece Taliban'ın katılımı konusunda ne diyeceksiniz?'' şeklindeki sorusuna cevaben Cumhurbaşkanı Gül, her şeyden önce iki ülkenin birbirine ne kadar bağımlı olduğunu herkesin bilmesi gerektiğine dikkat çekerek, “Neticede bu büyük problemler, dışarıdan ne kadar çok yardımcılar olursa olsun iki ülkenin çok samimi ve etkin iş birliğiyle aşılacaktır. Bunu unutmamak gerekir. Bugün gelinen noktaya bakıldığında cumhurbaşkanlarının az önce söylediği gibi her şey açık ve büyük bir samimiyetle konuşuluyor. Çok yoğun konuşmalar yapıldı. Dolayısıyla her şeyden önce birbirine güvenmek çok önemli. Bu konuda çok önemli gelişmelerin olduğuna inanıyorum. 2007'de Washington'da Beyaz Saray'dan iki cumhurbaşkanının nasıl ayrıldığını, o günleri hatırlarsanız, bugün gelinen noktayı küçümsememek gerekir. Sadece cumhurbaşkanları arasında değil, bugün kurumlar arasında, genelkurmay başkanları, içişleri bakanları, istihbarat teşkilatları arasında gayet açık yüreklilikle her şey konuşuluyor ve herkes aynı istikamette problemlerin çözümü için uğraşıyor. Tabii ki barış süreci devam edecek. Bunu Sayın Karzai de söyledi. Burhaneddin Rabbani'ye yapılan suikast belki de bu barış sürecini engellemekle ilgiliydi. Bunu her iki cumhurbaşkanı konuşmalarında açıkladılar. Dolayısıyla bu süreç devam edecektir. Bununla ilgili zaten Afganistan'ın politikası da açıktır. Dolayısıyla barış sürecinin kesintiye uğramadığı kanaatindeyiz” dedi.

Tüm Haberler

Yazdır Paylaş Yukarı