“Yapısal Problemler Çözülmezse Dünya Büyük Bir Tehlike İle Karşı Karşıya Kalacak”

09.05.2011
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
“Yapısal Problemler Çözülmezse Dünya Büyük Bir Tehlike İle Karşı Karşıya Kalacak”



4. BM EAGÜ Konferansı'nın açılış töreninin ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile ortak basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanı Gül, “Dünya, bugün birçok siyasi problemle karşı karşıyadır. Bu siyasi problemler gelip geçicidir, halledilebilir ama açlık, hastalık yapısal problemlerdir. Bunlarla ciddi şekilde mücadele edilmezse, dünya çok büyük tehlike ile karşı karşıya kalacak demektir” dedi.
 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, 4. BM En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı'nın açılış töreninin ardından BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ile ortak basın toplantısı düzenledi. 

Basın toplantısında konferansın ilkinin 1981 yılında Paris'te, ikincisinin 1990 yılında Paris'te, üçüncüsünün ise 2001 yılında Brüksel'de yapıldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Gül, konferansın dördüncüsüne İstanbul'da ev sahipliği yapmaktan duydukları memnuniyeti dile getirdi. 

Cumhurbaşkanı Gül, konferansa sadece hükümetler seviyesinde değil, aynı zamanda özel sektör, sivil toplum kuruluşları, ülkelerin aydınları ve akademisyenlerin de katıldığını belirterek, yaklaşık 10 bin katılımcının yer aldığı konferans dolayısıyla, 200’ün üzerinde çeşitli toplantı yapılacağını kaydetti. 

İSTANBUL EYLEM PLANI

Konferansın sonunda “İstanbul Eylem Planı” ve “Siyasi Bildiri” kabul edileceğini belirterek, 2011-2020 yılları arasında en az gelişmiş ülkelerin stratejileri ve kalkınmasıyla ilgili önemli görüşlerin paylaşılacağını bildiren Cumhurbaşkanı Gül, İstanbul Eylem Planı'nın geleceğe dönük, uygulanabilir ve alınan kararların, tavsiyelerin takip edilebilir olmasına özen gösterdiklerini ifade etti. 

“DÜNYA BÜYÜK BİR YAPISAL PROBLEMLE KARŞI KARŞIYA”

Cumhurbaşkanı Gül sözlerini şöyle sürdürdü: “En az gelişmiş ülkelerin nüfusu, 1 milyara yaklaşmaktadır. 1971 yılından bu yana bakıldığında maalesef gelişmeler de iyi değildir. 1971 yılında 25 ülke en az gelişmiş ülke sınıfındayken, bu geçen süre içinde sayıları azalmadı, tam tersine arttı ve 48'e çıktı. Bugün, nüfusu 1 milyara ulaşan 48 ülkede insanların bir doların altında geliri vardır. Bu ülkelerin içinde de sadece 3 tanesi en az gelişmiş ülkeler sınıfı üzerine çıkmıştır. Bu, şunu göstermektedir: Dünyada büyük bir tehlike vardır. Bu yapısal bir meseledir. Dünya, bugün birçok siyasi problemle karşı karşıyadır. Bu siyasi problemler gelip geçicidir, halledilebilir ama böyle yapısal bir problem, açlık, hastalık, bu yapısal problemdir ve bunlarla ciddi şekilde mücadele edilmezse ve önümüzdeki 10 yıl içinde bu ülkelerin sayısı azaltılmazsa, buralarda yaşayan insanların hayat standardı yükseltilmezse dünya siyasi ve güvenlik açılarından ve başka alanlarda çok büyük tehlike ile karşı karşıya kalacak demektir.” 

“KONUŞMAYLA KALMAYIP, KARARLARIN ALINMASI VE TAKİP EDİLMESİ GEREK”

Cumhurbaşkanı Gül, eski yıllarda dünyanın bir köşesinde olandan, dünyanın başka köşesinde olanın haberinin olmadığını ancak bugünkü haberleşme teknolojisinin dünyayı şeffaf hale getirdiğini, dünyanın en fakirlerinin, dünyanın en zenginlerinin hayat standartlarını yakinen bildiğini ifade ederek, “Dolayısıyla bu ahlaki açıdan da çok büyük bir yanlıştır, devam ettirilemeyecek bir konudur. Siyasi ve güvenlik açısından da devam ettirilmesi mümkün değildir. Bu bakımdan sadece konferanslarda konuşma ve iyi tavsiyeler değil, kararların alınması ve bunların takip edilmesi gerekmektedir” diye konuştu. 

“YARDIM EDEN ÜLKELER SINIFINDA BULUNMAK GURUR VERİCİ”

Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye olarak dünyanın böyle bir sorunu ile ilgili konuda ev sahipliği yapmaktan, organizasyonu üstlenmekten ve dünyanın birçok ülkesini Türkiye'de ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyduklarını belirtti.

Son yıllarda kendi üzerine düşeni yapma açısından da önemli bir faaliyet içinde olan Türkiye’nin Türk sivil toplum örgütleriyle insani yardımının yıllık 2 milyar dolara ulaştığını, bununla açıkça gurur duyduğumuzu, yardım eden ülkeler sınıfında bulunmanın gurur verici olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye'nin bu konudaki hassasiyetinin devam edeceğini, ülkemizin Asya ve Afrika'nın bazı ülkelerindeki açılımlarının bir boyutunu da bu hususun oluşturduğunu vurguladı.   

EN AZ GELİŞMİŞ ÜLKELERİN KALKINMASININ SAĞLANMASI…

En az gelişmiş ülkelerin kalkınmasının sadece onlara yardım yapmakla sağlanamayacağına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Gül, bu ülkelerle ticaret yapmanın, yatırım yapmanın, teknoloji transfer etmenin ve o buralarda meslek eğitimi ile ilgili okullar açmanın gerekliliğine de işaret ederek, Türkiye’nin bu konulara verdiği önemin altını çizdi.

Tüm Haberler

Yazdır Paylaş Yukarı