KİTAPLAR

Fotoğraf Galerisi

Video Galeri

Günün Fotoğrafı

 

İsrail'in Yardım Konvoyuna Saldırısı: "Türkiye'nin Bunu Unutması Mümkün Değil"

08.06.2010
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

 

CICA Zirvesi’nin kapanış oturumunun ardından basın mensuplarının sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Gül, ilk defa bir ülkenin askerlerinin Türk vatandaşlarına saldırdığını belirterek, “Onun için bunu affetmemiz mümkün değildir” dedi. 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, CICA Zirvesi’nin kapanış oturumunun ardından basın toplantısı düzenledi ve daha sonra basın mensuplarının çeşitli konulara ilişkin sorularını cevapladı.

“O ülkenin adını söylemediniz. O ülke İsrail mi?” sorusuna cevaben Cumhurbaşkanı Gül, “Bunu söyledim zaten. Buraya 22 üye ülke var. Teşkilatın kuralları gereği herhangi bir şeyin yayınlanması için ittifak gerekiyor. Dolayısıyla teknik olarak mümkün olmayan bir konu. Şüphesiz ki bu ülke İsrail, ismini söyledim ama, ismini tekrar tekrar anmamak için söylemedim, saklamak için değil, bilinen bir şey olduğu için” dedi.

Cumhurbaşkanı Gül, uluslararası toplantılarda basın mensuplarının başkanlık açıklamasından çok sonuç bildirisine dikkat ettiklerini ve uluslararası hukukta da kayda geçenin bu olduğunu ifade eden bir basın mensubunun “Bugün İstanbul’da CICA’da yapılan toplantının ardından uluslararası arenada birinci konunun İsrail, ikinci konunun İran olduğunu anlıyoruz. Uluslararası toplumda nasıl bir sonuç bekliyorsunuz? CICA Zirvesi’nin en azından Gazze’de ölenlerle nasıl kayda geçtiğini düşünüyorsunuz?” şeklindeki soruya şu cevabı verdi: “Gayet açık bu, bu zirve ile ilgili bir noksanlık değil. Çünkü kural gereği ancak herkesin ittifakla karar alması ile bir deklarasyon yayınlanabilir. 22 üyeden birisi İsrail olduğuna göre, bu teknik olarak mümkün olmayan bir şey. Başka bir örgütte başka bir toplantıda, yüz ülke olur, orada İsrail üye olmaz. Oradan eğer İsrail ile ilgili bir karar çıkartılamazsa bu zafiyet diye konuşulabilir. Ama burada böyle bir şey söz konusu değildir. Bir ülkenin dışındaki tüm ülkeler bu açıklamayı yapma yetkisini bana verdilerse, sizin dikkat edeceğiniz şey budur. Yazılı metin değildir. Ayrıca bu da ayrıca size yazılı metin olarak dağıtılmıştır.”

“BUNU AFFETMEMİZ MÜMKÜN DEĞİLDİR”

“Dünkü görüşmelerinizde İsrail’in Gazze’ye yardım konvoyuna saldırısını Türkiye’nin affedemeyeceğini vurguladınız, görüştüğünüz liderlere. Sizin bu tür uluslararası çatışmalara, kavgalara ya da saldırılara tepkileriniz genellikle yapıcı yönde, barışçıl olur. Bu kadar sert olmanıza yol açan etki neydi? Bize biraz perde arkasını anlatır mısınız?” sorusuna Cumhurbaşkanı Gül, “Uzun bir süre Dışişleri Bakanlığı yapmış bir kişi olarak, dış politikada retorik yapmam. Bunu söylediysem tabii ki sebebi var. Çünkü Türk vatandaşlarının öldürülmesine birçok yerde şahit olmuşuzdur. Ama bunlar ya bir terör örgütüdür ya organize suç örgütüdür. Zaman zaman ASALA olmuştur, PKK olmuştur, El Kaide olmuştur veya başka örgütler olmuştur. Ama ilk defa bir ülkenin askerleri bu saldırıyı, bu hatayı yapmışlardır. Bu herhalde Birinci Dünya Harbi’nden bu yana ilk defa olan bir şeydir, onun için bunu affetmemiz mümkün değildir. Gayet açık söylüyorum; bunu kabul edilebilir bir şekilde telafi ederlerse, belli bir miktar bunu tamir edebilirler. Yoksa bunun Türkiye tarafından unutulması mümkün değildir” dedi.

“İSRAİL’İN HERHANGİ BİR SAVUNMASI SÖZ KONUSU DEĞİL”

Zirvede, “İsrail’in, 10 yardım gönüllüsünü öldürülmesini neyle açıkladığının” sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Gül, herhangi bir savunmasının söz konusu olmadığını, bunun teknik olarak mümkün olmayan bir husus olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Gül, “İsrail’in, kurbanların ailelerine tazminat vermesi konusunda bir davanın söz konusu olup olmadığını” soran bir basın mensubuna, “Gerek uluslararası hukuk çerçevesinde gerek ikili çerçevede olsun, gerekli tedbirlerin hepsi alınacaktır. Bir İngilizce tabir vardır; ‘Action always louder than words’ (Eylemin sesi her zaman kelimelerden yüksek çıkar) Bu çerçeve içerisinde her şey yapılacaktır. Bu aslında İsrail’in kendi kendini nasıl izole ettiğinin de göstergesidir. 22 ülke içerisinde, 21’i kendisini nasıl izole ediyor veya nasıl izole ettiriyor çok açık göstergedir bu. Bu, Türkiye’ye karşı yaptığı hatanın nasıl büyük bir hata olduğunu gösteriyor ve bunun acısını her zaman hissedecektir. Ama İngilizce tabirle dediğim gibi kelimeler değil, uygulamalar bunu gösterecektir” dedi.

“Anayasa Mahkemesinin, Anayasa’nın bazı maddelerinde değişiklik yapılması hakkındaki kanunun iptaline ilişkin davayı şekil yönünden incelemesine karar vermesi’’ konusundaki görüşlerine ilişkin soruya da Cumhurbaşkanı Gül, Anayasa Mahkemesinin kararlarıyla ilgili şu anda herhangi bir yorum yapmanın doğru olmadığını belirterek, “Anayasa Mahkemesi’nin kararını beğeniriz ya da beğenmeyiz ama hukuk kuralları çerçevesinde gereği neyse o yapılır” dedi.

“KİMSE İSRAİL’İN TÜRK GEMİSİNE SALDIRISINI İÇ SİYASET MALZEMESİ YAPMASIN”

Cumhurbaşkanı Gül, bir başka basın mensubunun “İsrail’in Türk gemisine saldırısı, iç siyaset malzemesi yapıldı. İki muhalefet partisi de konuyu gündeme getirdi. Devletin zirvesindeki kişi olarak siyasi partilere bir tavsiyeniz var mı?” sorusunu da; “Cumhurbaşkanı olarak tavsiyem şudur: Kimse bunları ne şekilde olursa olsun iç siyaset malzemesi yapmasın. Bunlar ulusal meselelerdir. Bunlar, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan herkesin hep beraber sahiplenmesi ve hep beraber aynı çizgide gitmesi gereken konulardır. Bunlar polemik haline gelirse acısı daha çok hissedilir. Bir kere siyasi polemik haline gelirse insan girdiği sokaktan çıkamaz. Bu işe başlarsak o sokaktan kimse çıkamaz. O nedenle diğer konularda yeteri kadar karşılıklı polemik konusu var. Böyle bir konuda polemik yapılmamalı. Böyle bir konuda siyaset hiç yapılmamalı” şeklinde cevapladı.

“Batılı bazı gazetelerde ‘Türkiye’de yer alan ve İsrail’e İran’ı gözetleme şansı veren kurumlar kapatılabilir’ şeklinde haberler yer aldı. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin uluslararası konularda her şeyi tartarak doğru karar verdiğini, Türkiye’de böyle bir şeyin söz konusu olmadığını, bunların abartma konular olduğunu söyledi. İran’ın, Türkiye’nin komşusu olduğunu anımsatan Gül, “Düşmanca tavır söz konusu olmamıştır ve bundan sonra da olmaz” dedi.

“ASYA’NIN DÜNYADAKİ AĞIRLIĞI GİDEREK ARTMAKTADIR”

Cumhurbaşkanı Gül, “Dünyada güç dengelerinin Batı’dan Doğu’ya doğru kaydığı görülüyor. AGİT gibi örgütlerin öneminin de artacağı görülüyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?” sorusuna, şu cevabı verdi: “Bu toplantıya katılıma bakarsanız, çok sayıda katılım oldu. Çok sayıda devlet başkanı geldi. Bu örgütün üyeleri Asya’nın en önemli üyeleri ve dikkati çeken başka bir nokta da birbirleriyle problemi olan ülkeler de bu örgütün üyesi. Pakistan, Hindistan, İran, İsrail ve diğer Arap ülkeleri. Dolayısıyla birçok ülke burada. Giderek bu örgüt ağırlık kazanıyor. 10-20-30 yıllık projeksiyonlar yaptığımızda Asya’nın dünyadaki ağırlığı ekonomik olarak da siyasi olarak da giderek artmaktadır. Bu görünen bir şey, herkesin gördüğü bir şey.”

 

Tüm Haberler

Yazdır Paylaş Yukarı