Zonguldak Valiliği'ni Ziyaretinde Basına Yaptıkları Açıklama

02.05.2014
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Değerli Basın Mensupları,

Bugün Cumhurbaşkanı olarak Zonguldak’ı ziyaret etmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Siz de bilirsiniz daha önce çeşitli vesilelerle Zonguldak’ a hep geldim, ama Cumhurbaşkanı olarak ilk defa ziyaret ediyorum.

Yine sizler de takip ediyorsunuzdur bütün illerimizi Cumhurbaşkanı olarak ziyaret etmek ilk günden beri hep programımdaydı. Alfabede “Z” sonda geliyor ama bilinçli bir şekilde değil, birazcık doğrusu benim de neredeyse 7 senem dolacak bu süre içerisinde ziyaret etmediğim az illerden birisi olarak sonlara kalmış oldu. Ama Zonguldak’ın daima benim gönlümde ayrı bir yeri vardır. Şöyle: Siyasete girdiğimde ilk geldiğim illerden birisidir. Türkiye’nin yeşilliğini, güzelliğini ilk gördüğüm illerden birisidir burası. Orta Anadolu’da büyüyen bir kişi olarak bu yeşilliklere daima hep hasret olmuşuzdur. Bizim oralarda iki tane ağaç görseniz “çok yeşilmiş” dersiniz; buralar ise cennet gibi yerler gerçekten.

Zonguldak ülkemizde ayrı bir yere sahip, yerin altındaki zenginlikleri ile. Özellikle kömür deyince burası akla gelir, demir-çelik deyince yine bölge olarak Zonguldak çevresi hep akla gelir. Ama ayrıca tabii ki, Zonguldak devletimize milletimize de çok önemli siyasetçiler, devlet adamları yetiştirmiştir. Başta rahmetli Sayın Başbakan Bülent Ecevit olmak üzere, Sayın Meclis Başkanı Köksal Bey, Değerli Milletvekilleri ve birçok yine bilim adamları, tıpta, başka alanlarda, sanatkarlar… Bunların hepsini tek tek saymak istemiyorum, sizler hep biliyorsunuzdur. Bu şehrimizin böyle bir özelliği var.

Bütün bunların ötesinde, deminden beri hepimizin tekrarladığı “Emeğin Başkenti” olması sebebiyle ise daha ayrı bir simgedir burası. Maden işçilerinin, kömür işçilerinin yerin altında alınterini akıtarak en temiz şekilde helalinden paralarını kazandıkları yer de burasıdır. İşte böyle bir ilimizi bugün ziyaret ediyorum.

Tabii ki, bütün illerimizin ihtiyaçları vardır. Geçen yıllar içerisinde bütün bu ihtiyaçlar giderilmektedir, yine yapılacak büyük işler vardır. Özellikle tabii Zonguldak deyince Büyük Filyos Projesi İhalesi yapıldı. Tarihi bir proje bu aslında. Yıllardır rüyasını gördüğümüz ama hep gerçekleştiremediğimiz bir proje. İnşallah gayet kararlı bir şekilde gerçekleşecek ve o zaman bütün buraların çehresine ve gerçek anlamda kaderine çok büyük etkisi olacaktır. Üniversitesiyle, diğer alanlardaki üstünlüğüyle Zonguldakımızın memleketimizde ayrı bir yeri vardır.

Bugün gün boyu burada olacağım, akşam yine burada olacağım. Şehrin sivil toplum örgütleri, ileri gelenleri, bütün siyasi temsilcileri, hepsiyle birarada olacağız akşamüstü ve geceyi de burada geçireceğim.

Bir kez daha gelirken yol boyunca sevgi gösteren vatandaşlarıma sevgilerimi muhabbetlerimi sunuyorum. Size de teşekkür ediyorum.

Basın mensuplarının topluca sorularını alan Cumhurbaşkanı Gül, Cumhurbaşkanlığı seçimi ve bu çerçevede dün Başbakan Erdoğan’la gerçekleştirdiği görüşme, basın özgürlüğü, seçim sistemi tartışmaları, MGK bildirisine yansıyan TSK Savunma Reformuna ilişkin soruları cevaplandırdı.

Cumhurbaşkanı Gül: Peki şöyle hepsine bir cevap vereyim.

Biliyorsunuz aslında bazı sorularınız daha önce soruldu. Bunlarla ilgili hep açıklamalarda bulundum, özellikle Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili. Tabii ki, takvim işlemeye başladı. Neticede adaylar olacaktır birçok ve millet karar verecektir, halk karar verecektir. İlk defa halk tarafından seçilecek Cumhurbaşkanı.

Sayın Başbakan ve ben söz konusu olduğumuzda -ki başka adaylar şüphesiz ki söz konusu olacak-  bu kararı biz hangimizin aday olacağıyla ilgili ikimiz arasında bir karar vereceğimizi söyledik ama herhalde Sayın Başbakan’ın daha istişare yapma ihtiyacı var çünkü bazı istişareler yapıyor siz de görüyorsunuz. Bunun ötesinde açıkçası bu konuyla ilgili fazla da bir şey söylemek istemem. Ama tekrar ediyorum, seçimlerin kuralları belli. Demokrasinin temel bütün unsurları memleketimizde geçerli. Takvim bildiğiniz gibi işleyecek ve neticede muhakkak adaylar çıkacak ve halk kimi istiyorsa ona karar verecek. Bundan dolayı herhangi bir şekilde Türkiye'de bir siyasi risk, herhangi bir şekilde bir gerilim veyahut da beklenmeyen bir olay beklememek gerekir. Sadece işte sabırla bu süreçlerin bitmesiyle beraber takip etmek gerekir

Basın özgürlüğü tabii ki önemli. Demokrasinin temel göstergelerinden birisidir. Bu yönde yapılan eleştirileri dikkatlice, dikkate almak gerekir ve bunları gidermek için gayret göstermek gerekir. Bunu her zaman söylerim. İnsanlar, düşüncelerini rahatlıkla belli bir üslup çerçevesi içerisinde ifade edeceklerdir. Bunun bir alanı da tabii ki basın vasıtasıyla yapmaktır.

Dün, MGK bildirisinde de açıkladık. Aslında bu büyük bir ihtiyaçtı. Biliyorsunuz, Soğuk Savaş döneminden sonra yani Sovyetler çöktükten sonra, bütün dünya ülkeleri, köklü savunma reformları yaptılar, ordularını hep yeniden yapılandırdılar müttefiklerimiz başta olmak üzere. 1960’dan bu yana  bunu yapmayan nadir ülkelerden biriyiz biz. Burada önemli olan şey, Silahlı Kuvvetlerimizin etkililiği, verimliliği ve caydırıcılığını her bakımdan üstün tutmaktır. Şu bir gerçek ki: Hepimiz Türk milleti olarak Silahlı Kuvvetlerimize gözbebeğimiz gibi bakarız, onun gücü ve onun caydırıcılığıyla her zaman övünürüz. Bu anlamda bir senedir devam eden kurduğum bir sivil, asker komuta var, çalışmaları var. Onlar, Milli Güvenlik Kurulu’na bilgi verdiler.

Seçim sistemi, tabii o, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin nihayetinde bileceği bir konu. Siyasi partiler, zaman zaman seçim sistemleri üzerinde çalışırlar, görüşürler. Önemli olan şey halkın temsilinin ve katılımının en iyi şekilde gerçekleşmesidir. O açıdan söyleyeceğim fazla bir şey yok. Çünkü ortada henüz berraklaşmış herhangi bir proje ve taslak da söz konusu değil. Gördüğüm kadarıyla bütün bunlar tartışma safhasında.

Yazdır Paylaş Yukarı