Kütahya Valiliği'ni Ziyaretinde Yaptıkları Açıklama

Değerli Basın Mensupları,

Biliyorsunuz Cumhurbaşkanı olarak bütün illerimizi ziyaret etmiş olmak benim bir programım. Şu güne kadar gidemediğim birkaç ilimiz var. İnşallah bunları da kısa süre içerisinde ziyaret etmiş olacağım. Ama Kütahya’yı iki sefer maalesef duyurmamıza rağmen ertelemek mecburiyetinde kalmıştık. Bu hep içimde hüzün olmuştur. Kütahya’yı çok seven ve her zaman Kütahya’yı takdir eden bir kişi olarak, o sözlerimizi ancak bugün yerine getiriyor olmaktan da büyük bir memnuniyet duyuyorum.

Bugün bütün yol boyunca, biraz önce de Vilayet önünde vatandaşlarımın gösterdiği sevgiye çok çok teşekkür ediyorum.

Kütahya ülkemizin tarih dolu en şirin illerimizden birisidir. Çok büyük şehzadeler burada yetişmiştir. Osmanlı döneminin kuruluş yıllarındaki bütün bu bölge aslında çok tarihi bölgedir. Kurtuluş Savaşı’nda çok önemli kararların alındığı, muharebelerin yapıldığı; Cumhuriyetimizin kuruluşunda da, devletimizin kuruluşunda da çok önemli roller üstlenmiş bir ilimizdir.

Tabii ki geçen bütün bu süre içerisinde Kütahya vatana, millete bağlılığıyla hep öne çıkmış. Gayet huzur içerisinde olan vatandaşlarımız farklı görüşlerde, siyasi partilerde olmalarına rağmen hepsi şehirleri için birlik beraberlik içinde olmuşlar. Ülkenin her zaman hep kıymetini bilmişlerdir. Bunu her zaman takdir ederiz.

Böyle önemli bir merkez olan Kütahya’da kültür, sanat faaliyetleri de yeşermiştir. Herkesin dilinde olan “Ateşte açan çiçek” dediğimiz çiniciliğin de merkezidir. Bu sadece Türkiye için, bölge için değil, bütün dünya için böyledir. Bu sektör üzerindeki yeni gelişmeleri, bunların bugünkü dünyaya güzel sunumuyla ilgili kurulan fabrikaları, şirketleri bütün bunları çok büyük takdirle izliyorum.

Ayrıca şu bir gerçek ki Kütahya yerin altındaki zenginlikleri açısından da Türkiye’nin en kıymetli bölgesidir. Neredeyse Türkiye’de çıkan bütün madenlerin yüzde 80’ine yakını burada vardır. Enerji açısından da, diğer kıymetli madenler açısından da çok önemlidir. Şüphesiz böyle bir şehrimizin bütün ihtiyaçlarını gidermek, daha da güzelleştirmek, zenginleştirmek devletimizin görevidir, kamu görevlilerinin, hepsinin görevidir.

Daha önceki gelişlerimle şu kısa gördüklerimi mukayese ettiğimde de çok önemli atılımların, gelişmelerin olduğunu görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bütün bunlara emeği geçen herkesi tebrik ediyor, teşekkür ediyorum.

Son seçimlerin de gayet huzur içerisinde burada gerçekleşmiş olması da şüphesiz ki yine çok takdir edilecek bir husustur.

Bir kez daha bütün vatandaşlarıma sevgilerimi ve muhabbetlerimi sunuyorum.

Bugün gün boyu sizlerle beraber olacağız, çeşitli ziyaretler yapacağız. Oralarda da çeşitli vesilelerle görüşlerimi ifade edeceğim.

Soru: Efendim Cumhurbaşkanlığı seçimleri konusunda Sayın Başbakan’la ne zaman görüşeceksiniz, tarih belli oldu mu? Bir ikincisi, Sayın Başbakan’ın bir açıklaması var: “Köşk’e çıkarsam tam yetki kullanacağım” dedi. Bu bir tartışmaya neden oldu. Acaba mevcut anayasa, 1982 Anayasası’nın yetkilerini yeni seçilecek, halkın seçeceği cumhurbaşkanına verir mi gibi soru işaretleri var. Sizin bu konudaki değerlendirmenizi alabilir miyiz?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Tabii mahalli seçimler bittikten sonra gündemimizdeki konunun Cumhurbaşkanlığı seçimleri olacağı gayet açıktır. Çünkü Türkiye gibi açık bir toplumun olduğu, herkesin katılımcı bir şekilde görüşlerini ifade ettiği bir ülkede bunu tartışmaktan daha tabii bir şey olamaz. Onu da ben geçenlerde “Artık işte gündemimizdeki konu budur, konuşulacaktır” dedim ve çeşitli vesilelerle de bu tip sorulara cevaplar verdim.

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili sürecin nasıl olacağı Yüksek Seçim Kurulu tarafından da duyuruldu, dolayısıyla takvim de bilinmekte.  Ama önce şunu söylemek isterim: Ben bu Cumhurbaşkanlığı seçiminin gayet nezih neticelenecek bir seçim sürecinin olacağına inanıyorum. Çünkü eskiden yaşadığımız krizler, tartışmalar, bunlar olmayacaktır.  Herhangi bir belirsizlik de söz konusu değildir. Onun için herhangi bir siyasi riskler yüklenmesin ülkenin üstüne.  Bu anlamda ben, herkes işinde gücünde, sakin olsun diyorum.

Diğer yandan tabii ki nihayetinde hep adaylar çıkacaktır. Bunlar da önümüzdeki günlerde belli olur. Sayın Başbakan ve benimle ilgili konular söz konusu olduğunda bir araya gelip bunları konuşacağımızı, görüşeceğimizi zaten söyledik. İşte gördüğünüz gibi çeşitli istişareler, çeşitli temayül çalışmaları hep yapılıyor. Bunlar bütün hep seçimlerden önce, kararlar verilmeden önce yapılan şeylerdir. Biz de bir araya geldiğimizde konuşup bunları neticelendireceğiz.

Tabii ki Cumhurbaşkanlığı seçimleriyle ilgili adaylar netleştikten sonra başka bir süreç başlayacaktır. Bu vesileyle şunu da söylemek isterim: Görüyorum birçok tartışmalar oluyor, birçok spekülasyonlar falan oluyor. Yani ben devletin bütün kademelerinde milletimize hizmet ettim. Büyük bir tabii şerefle bu görevleri hep yerine getirdim ve bundan daha büyük bir gurur da tabii ki söz konusu olamaz. Bugünkü şartlar çerçevesinde benim gelecekle ilgili bir siyaset planımın olmadığını da doğrusu burada paylaşmak isterim. Çünkü birçok bakıyorum spekülasyonlar, birçok şeyler söyleniyor. Günü geldikçe tabii, bunlar daha çok konuşulacaktır, tartışılacaktır, ama bunun da bilinmesini doğrusu arzu ederim.

Soru: Efendim siyasi planım yok dediniz, gelecekle ilgili?
Sayın Cumhurbaşkanımız: Evet bugünkü şartlarda böyle bir planımın olmadığını söyledim, evet.

Soru: Bu soruyla bağlantılı olarak Medvedev-Putin formülü çok tartışılıyor, sizi Başbakanlık koltuğunda düşünebilecek miyiz?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Ben onların doğrusu çok, yani bu şekilde demokrasiye çok yakışan bir uygulama olduğu kanaatinde değilim. Halihazırda, yani dediğim gibi, bugünkü şartlar içerisinde düşüncemi söylemiş oldum size.

Soru: Gelecekle ilgili siyaset planım yok derken, adaylığınızı tekrar koymazsanız siyaseti bırakacak mısınız efendim?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Söyledim, böyle bir siyasi, yani mevcut şartlar içerisinde, yani koşullar, bugünkü şartlar içerisinde böyle bir planımın olmadığını söyledim size.

Soru: Peki efendim, bu aynı zamanda Köşk’e yeniden adaylığınızın da bir işareti mi, yani isteğinizin?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Onu da gayet açık bir biçimde söyledim. Tabii ki bugün Cumhurbaşkanı olduğum için bazı konuları açık konuşmak beni sınırlıyor. Ama şu bir gerçek ki: Ben bağımsız bir şekilde siyasete girmiş veyahut da Cumhurbaşkanı olmuş bir insan değilim. Dolayısıyla, muhakkak bunu arkadaşlarımızla hep konuşacağımızı, tartışacağımızı ve neticede hep beraber bir karara varacağımızı ve bunu da kendi aramızda konuşarak halledeceğimizi söyledim. Dediğim gibi, bunlar gayet açık, şeffaf bir şekilde olan konular. Türkiye yeterince olgun bir ülke, hepimiz de çok, yeteri kadar olgunuz. Onun için Türkiye’nin geleceği daima parlak olacaktır, Türkiye’nin geleceği daima da iyi olacaktır.

Soru: 1 Mayıs’ta Taksim’in açılmayacağını Valilik açıkladı. 1 Mayıs öncesi yine gergin bir ortam var. O gün de yaşanacaklar göz önüne alındığında sizin herhangi bir telkininiz söz konusu olur mu, ya da Taksim çağrınız?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Şimdi herhalde bunlar idari konular olduğu için, nihayetinde kararlar o çerçeve içerisinde verilecektir.