Sırbistan Cumhurbaşkanı Nikoliç ile Ortak Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama

Değerli Basın Mensupları;

Sırbistan, ortak sınırımız olmasa da Balkanlarda komşu bildiğimiz bir ülkedir. Komşu Sırbistan’ın Cumhurbaşkanı Değerli Dostum Sayın Tomislav Nikoliç ve heyetinin kıymetli heyetinin üyelerinin Türkiye’de ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum ve kendilerine bir kez daha hoş geldiniz diyorum.

Bu, Sayın Nikoliç’in Türkiye’ye ikinci gelişidir. İlk ziyaretini, Cumhurbaşkanı olduktan sonra Karadeniz Ekonomik İşbirliği Zirvesi toplantısı vesilesiyle İstanbul’a yapmıştı. Şimdi ise Türkiye’ye resmi bir ziyaret gerçekleştiriyorlar. Bundan büyük bir mutluluk duyuyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanı ile biraz önce hem baş başa hem de heyetler arasında gayet geniş ve tafsilatlı bir görüşme yaptık, ikili ilişkilerimizi gözden geçirdik, Balkanlarla ilgili konuları konuştuk, bölgemizle ilgili konuları konuştuk. Sayın Cumhurbaşkanı, Sırbistan bakımından bütün bu gelişmeleri nasıl gördüklerini bana anlattılar,  ben de aynı şekilde Türkiye olarak neler düşündüğümüzü anlattım. Memnuniyetle ifade etmek isterim ki birçok konuda aynı doğrultuda görüşlerimiz var.

Değerli Basın Mensupları,

Biz Sırbistan’ı Balkanların en kilit ülkesi olarak görüyoruz. Her yıl on binlerce Türk tırı, yüz binlerce Türk vatandaşı Sırbistan üzerinden, Belgrad üzerinden Avrupa’nın birçok ülkelerine seyahat etmekteler. İlişkilerimizi her alanda geliştirmeye çok kararlıyız; siyasi, ekonomik diğer bütün alanlarda. Ve bu anlamda da çok önemli anlaşmalar imzaladık. Bugün de yine gördüğünüz gibi bir anlaşma imzaladık. Bütün bunlar ilişkilerimizi çok ileri düzeye taşıyacaktır. Zaten tarihten gelen birçok ortak yanlarımız var. Bunu konuştuğumuz lisanda, ortak kelimelerde, yemeklerde, müzikte, her şeyde görebilirsiniz.

İlişkilerimizin önemli itici gücü ekonomik ilişkilerdir. Sırbistan’la serbest ticaret anlaşması vardır. Ticaret hacmimiz 500 milyon doları geçmiştir ama kısa dönemde bunun 1 milyar dolara, daha da ileriye gideceğinden eminiz. İstanbul – Belgrad arasında THY’nin 10 seferi var. Bu kısa süre içerisinde 14’e çıkacak. Bütün bu ilişkiler şunu göstermektedir ki aramızda büyük bir potansiyel vardır. Geçen sene 150 bin Sırp turist Türkiye’yi ziyaret etmiştir. Türk iş adamlarının Sırbistan’a daha çok yatırım yapmaları özellikle Türk şirketlerinin Sırbistan’da yapılacak büyük alt yapı ve özellikle Koridor 11 otoyol inşaatlarında sorumluluk almaları, bunlar çok arzu ettiğimiz konulardır. Sayın Cumhurbaşkanı yarın İstanbul’u ziyaret edecek. Orada iş adamlarıyla görüşecektir. Ümit ediyorum ki önümüzde kısa dönemde çok daha büyük ekonomik işbirliğini gerçekleştireceğiz. Ben bir kez daha Sayın Cumhurbaşkanına hoş geldiniz diyorum. Bu ziyaretle ilişkilerimiz inanıyorum ki bir ivme kazanmıştır.

SORU: Efendim ABD elçiliğine yapılan saldırının ardından ilk açıklamanızı yazılı olarak yapmış ve saldırıyı bu şekilde kınamıştınız. Olaydan sonra Amerikalı yetkililerle bir görüşmeniz oldu mu? Konuyla ilgili son değerlendirmenizi alabilir miyim? Teşekkürler.

ABDULLAH GÜL: Maalesef bu terör örgütünün bir saldırı peşinde olduğuyla ilgili emniyet ve istihbarat teşkilatlarımız teyakkuzdaydı ve daima herkesi hep ikaz ediyorlardı ama maalesef önlenemedi ve ABD Büyükelçiliğine bu saldırıyı gerçekleştirdiler. Bir kez daha ABD Büyükelçiliğine geçmiş olsun diyorum. Tabi ki kendileriyle konuştuk ve bütün bu dileklerimizi de hemen olaydan sonra aktardık. Burada tabi ki en büyük üzüntümüz bir Türk güvenlik görevlisinin hayatını kaybetmiş olması. Kendisine Allah’tan rahmet diliyorum bir kez daha. Ayrıca sizin de bizim de hepimizin arkadaşı olan değerli gazeteci Didem’in sağlık durumunu da hep yakından takip ediyoruz. Kendisi kaderin cilvesi diyeceğiz, tesadüf böyle bir yerde o anda bulunuyor olması maalesef, kendisinin de yaralanmasına sebebiyet verdi ama hep takip ediyoruz, sağlık durumu onun da gayet iyi gelişiyor. Gerek dışişleri bakanı olduğum sırada gerek cumhurbaşkanı iken  benimle de mülakatlar yaptı, hep beraber olduk. Çok yakından tanıdığımız bir arkadaş, ümit ederim ki en kısa süre içerisinde o da sağlığına kavuşur.

SORU: Bojan Brkiç, Sırbistan Televizyonu. Sayın Cumhurbaşkanım, öncelikle size yönelteceğim soru şu yöndedir, 2009’da başlattığınız işbirliği projesi Sırbistan’da alt yapı, enerji bunlarla, bu projeler ne aşamada. Sayın İki Cumhurbaşkanı, Saygıdeğer İki Cumhurbaşkanı bugün bu konuya da değindiniz mi? 2009’da başlatıldı bu konuşmalar, bu projeler hangi aşamadadır, ne durumdadır? Bilgi verirseniz… Efendim, Üçlü Zirve de Sayın Nikoliç’e soruldu.

ABDULLAH GÜL: Tabi ki en çok konuştuğumuz konulardan birisi de bu. Ben biraz önce de söyledim ilişkilerimizin en önemli, önem verdiğimiz alanlardan birisi ekonomik işbirliğindeki adımlardır dedim. Sizin de söylediğiniz gibi Türk firmaları özellikle bazı önemli otobanların yapılmasıyla ilgili çok çalışmalar yaptılar. Türk Eximbank da aslında bunları destekliyor. Belki şimdiye kadar çok somut neticelere ulaşamadık ama şuna inanıyorum ki bu kadar yoğun ilgi, temas, özellikle Türk şirketlerinin Sırbistan’ı takip etmesi neticesinde artık burada bir adeta bir gelişme, büyük bir patlama göreceğimize inanıyorum. Çünkü Sırbistan’ın çok büyük potansiyeli var, ekonomik alanda harekete geçirilmesi gereken. Enerji başta olmak üzere, alt yapı yatırımları başta olmak üzere. Zaten yarın Sayın Cumhurbaşkanı Türk iş adamlarıyla görüşünce onların da bu konudaki heyecan ve ilgisini göreceklerdir. Ticaretimizde artış olmuştur serbest ticaret anlaşmasından sonra. Ama bunun kısa sürede daha da artmasını bekliyoruz.

SORU: Sayın Cumhurbaşkanım AB süreci Türkiye için önemli bir süreç. Diğer taraftan son dönemde özellikle Şanghay 5’lisi konusunda alternatifler gündeme geliyor. Sayın Başbakan da üyelik süreciyle ilgili olarak AB ülkeleriyle tekrar görüşülebileceğini söylemişti. Siz bu durumu, son süreci nasıl değerlendiriyorsunuz? İzniniz olursa bir sorum daha olacak. İmralı ile görüşme süreci de var bir taraftan. Bu noktada bir grup milletvekilinin ilk olarak bir gidişi olmuştu. İkinci grubun da gitmesinin gündemde olduğu söyleniyor. İmralı süreciyle ilgili sizin son değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?

ABDULLAH GÜL: Bildiğiniz gibi biz AB ile tam üyelik müzakereleri süreci içerisindeyiz. Maalesef bazı üye ülkelerin ön yargılı davranışlarından dolayı bu müzakere sürecinin çok arzu ettiğimiz şekilde işlemediği de bir vakadır. Sayın Başbakan her şeyden önce buna sitem ediyor. Ayrıca Şanghay ile AB, bunlar, birbirinin alternatifi de değildir. Farklı farklı tabi ki organizasyonlardır. Türkiye, bu müzakere sürecini başarıyla bitirmek istiyor aslında. Biz bu müzakere sürecini bitirdikten sonra isteyen AB üyesi ülkesi referanduma gidebilir ki bazıları gidecek. O zaman halklarına sorarlar isterlerse,  Evet derler,  isterlerse hayır derler. Türkiye şu anda kendi evinin içini düzene koymuş ve kendi AB kriterlerini kendisi daha çok uygulamak için uğraşan bir ülke. Bazı noksanlarımız var. Bunları tamamlamak için yeni yasalar, yeni düzenlemeler yapılıyor. Bu işi böyle görmemiz gerektiği kanaatindeyim.

Diğeri tabi ki Türkiye’nin gündeminin en büyük konusunun ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bu meseleyi Türkiye’nin gündeminden çıkartmak için de hepimizin, herkesin samimi ve yoğun bir faaliyet içerisinde olduğuna da bütün millet, herkes şahittir. Açıkçası bu konuda beklentilerin söylediğiniz süreç çerçevesinde fiili yapılanlardan çok daha ileride olduğunu görüyorum. Bu da halkın da herkesin de iyi niyet içerisinde olduğunu göstermektedir. Ümit ederim ki terör örgütü de bu mesajı alır ve yapması gerekenleri bir an önce yapar.