Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ile Düzenledikleri Ortak Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama

11.12.2012
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

 

Değerli Basın Mensupları,

Filistin Devlet Başkanı Kıymetli Kardeşim Sayın Mahmud Abbas’a, Türkiye’ye resmi bir ziyarette bulundukları için teşekkür ediyorum. Hem kendisine hem heyetindeki değerli kardeşlerimize “hoşgeldiniz” diyorum.

Sizler de hatırlayacaksınız Sayın Mahmud Abbas, Devlet Başkanı olarak bu sene üçüncü kez Türkiye’de. Kendisi benim Cumhurbaşkanlığım dönemimde  11 kez geldi Türkiye’ye. Dolayısıyla aramızdaki istişareler,  aramızdaki yakın münasebeti gösterme açısından söylemiyorum sadece bunu, bu ziyaretin önemini hatırlatmak için söylüyorum.

Bu ziyaret ise bildiğiniz gibi 29 Kasım’da Filistin, BM’de üye olmayan gözlemci devlet statüsünü kazandıktan sonra yapılan ilk ziyaret ve Sayın Mahmud Abbas bu ziyaretini de Türkiye’ye yapıyor. Aslında biz Filistin’e bu statüyü 24 sene önce vermiştik, 1988 yılında. Dolayısıyla bizim gönlümüzde ve Türkiye’nin nazarında Filistin’in statüsü böyledir, bir devlettir. Ama 29 Kasım da anlamlı bir tarihtir. Bu tarih uluslararası camianın Filistin ile dayanışma günüdür. Bugün de 29 Kasım’da BM’deki oylamada dünyanın vicdanı bir kez daha açık seçik ortaya konup da Filistin’e bu statü verilince, şüphesiz ki hepimiz çok büyük gurur duyduk ve heyecan duyduk. Türkiye olarak şüphesiz ki daima bu süreç içerisinde bulunduk. Sayın Mahmud Abbas daha önce bizlerle de çok yakın istişare içerisinde oldu ve bu süreç içerisinde başta Dışişleri Bakanımız olmak üzere bütün diplomatlarımız hep seferber oldular ve neticede bu mutlu günü hep beraber kutladık. BM’deki oylamanın neticesini biliyorsunuz. BM’de çok büyük bir çoğunlukla Filistin bu statüyü kazandı. Ümit ediyoruz ki çekimser kalan ülkeler de mevcut pozisyonlarını kısa süre içerisinde değiştirirler ve Filistin’e bu desteği verirler. Şüphesiz ki iki elin parmaklarından daha az sayıda hayır oyu veren ülkeler de bu kararlarını gözden geçirirler ve suyu yukarı akıtmanın doğru olmadığını, mümkün olmadığını ve bunun sürekli yapılamayacağını da anlarlar ve onlar da ümit ediyorum ki yine pozisyonlarını gözden geçirirler.

Değerli Basın Mensupları;

Aslında hepimiz Filistin’de barışın, huzurun ve refahın gerçekleşmesini arzu ediyoruz. Bunun için bu oylamadan en çok ders alması gereken ülke de İsrail’dir. Dünyada nasıl yalnız kaldığını, kendisini destekleyenlere bile nasıl yük olduğunu ve onları da dünya kamuoyunda nasıl zor duruma düşürdüğünü görmesi gerekir ve kendisinin barışçı bir şekilde masaya oturması gerekir. Ama ne yazık ki bu oylamadan sonra öfkeyle ayağa kalkan İsrail’in, Batı Şeria’da yeni yerleşim yerleri açma kararını hem esefle karşılıyoruz hem de çok şiddetle tenkit ediyoruz. Çünkü bu kritik bir konudur. Batı Şeria’daki Filistinlilerin arasını ayırma, Kuzey ve Güney arasına girme ve oraya bir yerleşim bölgesi kurma kararını çok tehlikeli olarak görüyoruz. Buralardan da bir an önce çekilmesini ve nihayetinde Doğu Kudüs’ün Filistin devletinin başkenti olacağı ve 1967 sınırlarına çekileceği ve her iki ülkenin, bağımsız ülkenin, yan yana yaşayabilecekleri bir güven ortamını kabul etmeleri gerekir.

Bunun ötesinde İsrail’in bütün çabaları, bütün gayretleri, orta ve uzun vadede kendi aleyhine olacağı da aşikardır. O bakımdan İsrail’in yerleşim yerleri politikasından biran önce vazgeçmesini, bunun ateşle oynamak olduğunu ve bunun kesinlikle kabul edilemeyeceğini de bilmesini bir kez daha hatırlatmak isterim.

Değerli dostum, değerli kardeşim Mahmud Abbas’ı tebrik ediyorum, bütün arkadaşlarını, Filistin halkını. Bu süreçte olduğu gibi bundan sonraki süreçte de Türkiye, bütün gücüyle Filistin’in bağımsız bir devlet olarak bu sefer günü geldiğinde BM’ye üye olması için çalışacağını da hatırlatmak istiyorum.

Tekrar hoş geldiniz.

Soru: Benim sorum sayın konuk cumhurbaşkanına olacak. Filistinliler arası, gruplar arası uzlaşı hala bir sorun olarak ortada duruyor. Bir geçici hükümet kurulamadı, seçim takvimi konusunda hala bir belirsizlik var. Acaba bu konularda bir somut takvim koyabiliyor musunuz? Hala hangi konularda uzlaşmazlık noktaları vardır ve Sayın Cumhurbaşkanı eğer bu konu görüşmede gündeme geldiyse sizin nasıl bir mesajınız oldu Filistinliler arası uzlaşı konusunda?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Şüphesiz ki değerli kardeşim Mahmud Abbas bu konuyla ilgili bize çok detaylı bilgiler verdi bütün görüşmeleriyle ilgili. En büyük amaçlarının da bu olduğunu söyledi. Şimdi de size özetledi. Şüphesiz ki böyle kritik bir süreçten geçilirken artık bu bölünmüşlüğün muhakkak sona erdirilmesi gerekiyor. Biz de düşüncelerimizi kendisiyle paylaştık ve bu konuda bildiğiniz gibi zaman zaman katkılarımız da söz konusu oluyor. Ümit ederiz ki kısa süre içerisinde Filistin’in birliği, bütünlüğü sağlanır. Bu uluslararası arenada da Filistin davasına ayrı bir güç katacaktır.

Yazdır Paylaş Yukarı