Romanya Devlet Başkanı Sayın Traian Basescu ile Düzenledikleri Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama

Değerli Basın Mensupları,

Romanya Devlet Başkanı, değerli dostum Sayın Basescu ve değerli bakanları ile değerli heyetleri, Türkiye’ye bugün bir ziyarette bulunuyorlar. Kendilerine tekrar hoş geldiniz diyorum ve bu ziyaretten duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyorum.

Romanya bizim hem dostumuzdur hem müttefikimizdir hem de komşumuzdur; denizden komşuyuz. Aramızdaki mesafe de çok yakındır. Dolayısıyla gönüllerimiz de birbirine çok yakındır. Gerçekten çok yakın işbirliği içinde olduğumuz dost iki ülkeyiz.

Son 4 yıl içerisinde hem cumhurbaşkanları hem başbakanlar hem de değerli bakanlar, çok yakın temas halindeyiz. Üst seviyede ziyaretler hep yapılmakta, meclis başkanlarımız yine çok yakın işbirliği içinde olmaktadırlar.

Biraz önce değerli dostum Basescu ile imzaladığımız Stratejik Ortaklık Belgesi de ilişkilerimizin sadece bu şekilde iyi niyetli duygularda değil, uygulamada da böyle olduğunu göstermektedir. Bugün gerek başbaşa yaptığımız görüşmede gerek heyetler arasında yaptığımız görüşmede, hem ikili ilişkilerimizi gözden geçirdik hem bölge meselelerini konuştuk. Akşam da konuşmaya da devam edeceğiz. İkili ilişkilerimiz en iyi şekilde devam etmektedir. Siyasi alanda bakanlarımız -dışişleri bakanlarımız daima- çok yakın işbirliği içerisindedir. Ekonomik alanda, 10 milyar dolar ticaret hedefi vardır. Ekonomik krizden dolayı biraz geriye düşmüştür ama, bu hedefi yakalayacağız.

Türk iş adamları, yatırımcılar Romanya’da çok aktiftir. Romanya Hükümeti’nin ve yetkililerinin onlara gösterdiği güvenden dolayı teşekkür ediyorum. İstanbul ve Köstence arasında Ro-Ro seferleri başlamıştır, ulaşımda çok iyi bir netice vermektedir.

Kültür ve eğitim konularında da çok iyi işbirliğimiz vardır.

Avrupa Birliği konusunda Romanya’nın bize verdiği samimi destekten büyük bir mutluluk duyuyoruz ve müteşekkiriz gerçekten. Bu konuyu da geniş bir şekilde Sayın Cumhurbaşkanı’yla konuşma imkanı oldu. Kendisi Brüksel’den yeni geldiği için orada neler konuşulduğunu da bana anlattı, doğrusu çok değerli fikirlerini öğrenmiş olduk.

Tekrar kendilerine hoş geldiniz diyorum. Yarın İstanbul’a gidecekler, İstanbul’da İş Konseyi Toplantısı yapacaklar. İstanbul deyince, İstanbul Boğazı’nı en iyi bilen kişilerden biri de Sayın Basescu’dur. Kendisi uzun yol kaptanı olduğu için, en kötü hava şartları içerisinde, boğazın her metre karesini bilerek çok geçmiştir. Ondan çok dinledim bu hatıralarını. O bakımdan tekrar hoş geldiniz diyorum.

Soru: Bugün Türkiye, AB üyesi olsaydı, güvenlik anlaşmasını imzalar mıydınız, yani mali disiplini getiren ve bütçeyle ilgili önemli değişiklikler getiren anlaşmayı imzalar mıydınız?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Şimdi Avrupa Birliği tabii önemli bir zirve kararı aldı. Aslında bu karar, ümit ederiz ki Avrupa Birliği’ni ekonomik olarak orta ve uzun vadede daha güçlü hale getirir. Biliyorsunuz birçok Avrupa Birliği üyesi ülke, kendi kriterlerini doğrusu dikkate almıyordu, problemin de kaynağı buradan ortaya çıktı. Türkiye açısından bizim şu anda borç yükümüz yüzde 40. Maastricht Kriteri yüzde 60. Bizim bütçe açığımız yüzde 2,5, Maastricht Kriteri de yüzde 3.

Maastricht kriterine göre borç yükünün yüzde 60 olması gerekiyor, biz de yüzde 40, borcumuz daha az. Yine Maastricht kriteri, “bütçe açığında da en fazla yüzde 3 olması gerekiyor” diyor, bizde yüzde 2,5.

O bakımdan biz bunlara dikkat ettiğimiz için bugün ekonomimiz daha iyi. Ümit ederiz ki, bundan sonra bütün Avrupa Birliği’nin de daha iyi olur, çünkü birbirimize çok bağımlıyız.

Soru: Efendim sorum size olacak, kamuoyunda “Şike Yasası” olarak biliniyor, Şporda Şiddetin ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Yasa Tasarısı Meclis’te aynen kabul edildi ve önünüzde tekrar. Bu Yasaya ilişkin tavrınız önceki gibi mi olacak? Bir diğer sorum da bedelli askerlikle ilgili. Henüz o Yasa da bir onay sürecinde, Köşk’te hâlâ bekliyor. Çekingeleriniz mi var? Teşekkür ederim efendim.

Sayın Cumhurbaşkanımız: Şimdi önce tabii sadece Şike Yasası değil bu. Sporda şiddeti önlemeyle ilgili ve bahis konularında yeni düzenlemeler yapan bir yasa, onu herkesin öyle bilmesini isterim. Ben veto gerekçemde de söylemiştim, ceza siyasetini Parlamento belirler, yani Meclis belirler. Ben geri gönderirken, “Bu belirlediğinizi bir daha gözden geçirin” demiştim. Ama Meclis de ona ihtiyaç duymadı, ceza siyasetini bu şekilde belirlemiş oldu ve bana geri gönderdi.

Anayasa’ya göre, artık bundan sonra benim yapacağım zaten bellidir, dolayısıyla yeni bir durum beklememek gerekir. Bir anayasal konu değil açıkçası bu. Dediğim gibi, Meclis’in ceza siyasetini takdir etmesiyle ilgili bir konu.

Soru: Bedelli askerlik yasası?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Ona daha bakıyoruz.