Sayın Cumhurbaşkanımızın İSEDAK Başkanı Sıfatıyla İSEDAK İzleme Komitesi 27. Toplantısında Okunan Mesajları:

Sayın Başkan,

İzleme Komitesi’nin Değerli Üyeleri,

İslam Konferansı Teşkilatı Ekonomik ve Ticari İşbirliği Daimi Komitesinin Yirmi yedinci İzleme Komitesi Toplantısı’na katılan tüm temsilcileri ülkemizde ağırlamaktan ve bu vesile ile sizlere hoş geldiniz demekten büyük mutluluk duymaktayım.

Kıymetli Delegeler,

İslam dünyasının kalbinde cereyan eden toplumsal hareketlerin, halklarımız için kısa vadede bazı riskleri bünyesinde barındırsa da, uzun dönemde demokrasi, barış ve refah bakımından tarihi fırsatlar sunduğuna inanıyorum. Bu tarihi süreci, İslam ülkeleri olarak özgüven, dayanışma ve işbirliği içinde yönetmek durumundayız.

Öte yandan, dünyanın hızlı bir değişimden geçtiği ve uluslararası düzeyde rekabetin oldukça arttığı günümüzde, bu rekabetçi şartlarla mücadele etmek için işbirliğinin gerekliliği daha da belirginleşmiştir.

İslam Dünyası ekonomik ve sosyal kalkınma bağlamında çok büyük bir potansiyel barındırmakta ancak bu potansiyeli yeterince inkişaf ettirememektedir.

Zengin doğal kaynaklara sahip olmamıza rağmen, ülkelerimizde ortalama kişi başı gelir seviyesinin düşük olması, coğrafyamızın önemli bir kısmında yoksulluğun hüküm sürmesi ve eğitim ve sağlık gibi sosyal alanlarda dünya standartlarının gerisinde olmamız üzerinde önemle durmamız gereken yapısal sorunlardır.

Bu sorunları çözerek topyekün kalkınmamız için istikrarlı, şeffaf ve hesap verebilir yönetimlere ihtiyacımız olduğunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. 

Kıymetli Delegeler,

İşbirliği çalışmalarımızı önümüzdeki dönemde daha ileriye taşıyabilmek için, İSEDAK’ın çalışmalarının ülkelerimiz arasında ortak bir anlayış ve lisan birliği oluşturulması açısından önemli olduğunu vurgulamak isterim. Bu kapsamda, İKT Genel Sekreterliği ve İSEDAK Koordinasyon Bürosu tarafından üye ülkelerin değişen ihtiyaçlarına cevap verecek ve çağın gerekliliklerine uygun bir İSEDAK Vizyonu oluşturma çalışmalarını önemsiyorum.

İSEDAK Ekonomi Zirvesi tarafından öncelikli sektörler olarak seçilen turizm, ulaştırma ve tarım konularında yapacağımız faaliyetlerin işbirliğimize ivme kazandıracağına inanıyorum.

Turizm milli gelir ve istihdam üzerinde önemli bir etkiye sahip, hızla gelişen bir sektördür. Turizm alanında işbirliği çalışmalarının ülkelerimiz ekonomilerine sağlayacağı katkıların ve ortak tarihi ve kültürel değerleri paylaşan halklarımızı daha da yakınlaştıracak olmasının altını çizmek istiyorum. İKT içerisinde turizm alanında yapılan çalışmaları takdirle karşılıyor ve çalışmaların somut projelerle zenginleştirilmesini arzuluyorum.

Ulaştırma sektörü, ülkelerimiz arasında malların ve insanların daha rahat dolaşımının sağlanması, turizm ve ticaretin gelişmesi, bilginin paylaşımı ve küresel ekonomiyle entegrasyon bakımından çok büyük önem arz etmektedir.

Bu anlayışla, ülkelerimizin ulaştırma ve lojistik hizmetlerinde fiziki ve hukuki altyapısını geliştirmeli, birbirimizle ve dünya ile entegre olmak için çok taraflı ve ikili anlaşmaları yaygınlaştırmalı, sınır geçişlerindeki sorunları çözmeli ve ortak yatırımlar arttırmalıyız.

İSEDAK Ekonomi Zirvesinde alınan kararlar doğrultusunda, bu yıl ulaştırma alanında işbirliğinin geliştirilmesi için çeşitli çalışmalar yapılacaktır. Bu çalışmaların başlatılan işbirliği yönünde önemli girdiler sağlamasını bekliyorum. Bu kapsamda, bu yılki Görüş Alışverişi Oturumunun temasının “Turizm ve Ticarette Ulaşım Ağlarının Etkisi” olması, sektörle ilgili önümüzdeki dönemde yapılacak işbirliği çalışmalarına önemli katkı sağlayacaktır.

Ülkelerimiz arasında gelişmişlik farkları olmakla birlikte tüm üye ülkelerimiz için stratejik önemi bulunan tarım da öncelik verdiğimiz alanlardandır. Bu alanda, üretim süreçlerinin modernleşmesi, verimliliğin ve katma değerin arttırılması ve tarımsal ürünlerin pazarlanmasına önem vermeliyiz. İSEDAK Ekonomi Zirvesinde belirlenen öncelikli işbirliği alanlarından birisi olan tarım sektörü geçtiğimiz yıldan itibaren ciddi aktivitelerin konusu haline gelmiştir.

İSEDAK çerçevesinde başlatılan gıda güvenliği işbirliği programına üye ülkeleri aktif olarak katılmaya çağırıyorum. Ayrıca, bu yıl Türkiye’de yapılacak olan Tarım Bakanları Toplantısının bu konularda somut adımlar atılmasına katkı sağlayacağına inanıyorum.

Kıymetli Delegeler,

Mal, sermaye, bilgi ve insan unsurlarının ülke sınırlarını aşarak daha serbestçe dolaşması ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmemiz için elzem unsurlardır. Bu unsurların ekonomilerimiz arasında serbestçe dolaşımı İslam Dünyası olarak topyekün kalkınma çabalarımızın temelini oluşturmaktadır.

Malların İslam ülkeleri arasında daha serbest dolaşımına en büyük katkı, Tercihli Ticaret Sisteminin hayata geçirilmesiyle oluşacaktır. İKT Tercihli Ticaret Sisteminin bir an önce işlerlik kazanması bizleri İKT içi ticaretin geliştirilmesinde çok daha ileri noktalara taşıyacaktır. Bu itibarla, İKT Tercihli Ticaret Sistemi’nin bir an önce yürürlüğe girmesi büyük önem arz etmektedir.

Körfez ülkelerinin taviz listelerini Ticaret Müzakereleri Komitesi (TMK) Sekreteryasına iletmelerini bu açıdan memnuniyetle karşılıyorum. Ancak, sistemin hukuki zemininin tamamlanması için Menşe Kuralları Anlaşması’nın bir ülke tarafından daha onaylanması gerekmektedir. Bu sürecin kısa sürede tamamlanması için üye ülkeleri onaylarını tamamlamaya ve taviz listelerini bir an önce TMK Sekreteryasına iletmeye çağırıyorum.

Tercihli Ticaret Sisteminin hayata geçirilmesiyle,  2005 yılında kabul ettiğimiz On Yıllık Eylem Programı kapsamında belirlenen, üye ülkeler arasındaki ticaret hacminin 2015 yılında yüzde 20’ye çıkarılması hedefine ulaşmada önemli ve kalıcı bir katkı sağlamış olacağız.

Üye ülkeler arasında ticaretin artırılmasında önemli engellerden biri olan standardizasyon eksikliği sorunlarını çözmek, mevcut standartların harmonizasyonu ve standartların oluşturulmasını sağlamak üzere İslam Ülkeleri Standartlar ve Metroloji Enstitüsünün (SMIIC) kurulmasını memnuniyetle karşılıyorum. SMIIC’in kurulmasıyla ticaret önündeki teknik engellerin kaldırılarak İKT-içi ticarete katkı sağlanacağına inanıyorum. SMIIC’in kurumsallaşması için gerekli çalışmaların bir an önce yapılmasını önemsiyorum.

Kıymetli Delegeler,

Ülkelerin kalkınmasındaki önemi nedeniyle, özel sektörün İSEDAK faaliyetleri içindeki yerine ve güçlendirilmesine büyük önem vermeli, özel sektör için uygun faaliyet ortamları hazırlamaya çalışmalıyız. İSEDAK kapsamında yürütülen özel sektör çalışmalarının da güçlendirilerek sürdürülmesini son derece faydalı görüyorum. Bu bağlamda, İKT fuarlarına ve özel sektör toplantılarına ülkelerimiz firmalarının daha fazla katılım sağlayarak İKT-içi iş ortakları bulmalarını ve iş hacimlerini geliştirmelerine özel önem atfediyorum..

Sermayenin daha serbest dolaşımına zemin hazırlayan finansal işbirliği çalışmalarını, fon fazlası olan ülkelerimizle fon ihtiyacı olanların buluşmasına aracılık ederek, birikimlerimizin üye ülkelerimiz ihtiyaçlarını giderecek şekilde kullanılmasına imkân vermesi açısından son derece yararlı buluyorum.

Bu çerçevede, üye ülkeler arasındaki finansal işbirliği çalışmalarından sağlanan faydaları en üst düzeylere çıkarmak amacıyla, İKT Borsalar Forumu, Merkez Bankaları Başkanları Toplantıları ve bu yıl içinde başlatılması için çalışmaları yürütülen Sermaye Piyasaları Düzenleyici Kurumlar arasında işbirliği çalışmalarını teşvik ediyor ve destekliyorum. 

Borsalar Forumu çalışmaları kapsamında alım satıma konu bir endeks oluşturulmasında son aşamaya gelinmiş olmasını ve merkez bankaları işbirliği kapsamında ödeme sistemleri oluşturulması konularının görüşülmesini işbirliği çalışmalarımızın finansal ayağının güçlendirilmesi açısından önemli buluyorum. Sermaye piyasaları düzenleyici kuruluşları arasında da işbirliği çalışmalarının bir an önce ivme kazanmasını arzuluyorum.

Kıymetli Delegeler,

Dünyadaki en az gelişmiş ülkelerin önemli bir kısmının İKT üyesi olması ve İslam Coğrafyasından yüz milyonlarca insanın gıda kıtlığından ve yetersiz beslenmeden muzdarip olması, fakirlikle mücadele programımızın önemini daha da artırmaktadır.

Esasen 9-13 Mayıs 2011 tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen Dördüncü Birleşmiş Milletler En Az Gelişmiş Ülkeler Konferansı’nda kabul edilen İstanbul Eylem Planı ile EAGÜlerin önümüzdeki on yıl içinde kalkınma yol haritaları çıkarılmıştır. Konferans marjında düzenlenen 200’den fazla toplantı ve etkinlikte bu ülkelerin sorunları ve çözümleri sadece Hükümetlerarası platformlarda değil, ilk defa toplanan parlamentolararası, NGO ve akademisyenler forumlarında da tartışılmıştır. Ayrıca, İstanbul Eylem Planı’nda yer verilen hususların takibi için özel izleme mekanizmaları ihdas edilmiştir.

BM Konferansı’nın hedefleriyle de uyumlu olarak İKT üyesi ülkelerimizdeki yoksulluğun azaltılması amacıyla hazırlanan İKT Pamuk Programını, Mesleki Eğitim Programını ve İKB bünyesinde oluşturulan fonları daha aktif kullanmalı ve ihtiyacı olan ülkelerimize daha fazla yarar sağlar hale getirmeliyiz. Bu programlardan somut neticeler alınacağına inanıyorum.

Sayın Başkan,

Değerli Delegeler,

Sözlerime son vermeden önce, son zamanlarda bazı üye ülkelerimizde yaşanan siyasi dönüşüm süreçlerinin, halkalarımızın meşru özlem ve taleplerini karşılayacak şekilde neticelenmesini, ülkelerimizin bu süreçten daha demokratik, daha istikrarlı ve daha müreffeh olarak çıkmasını temenni ediyorum.

Bu anlayışla, tüm katılımcıları içtenlikle selamlıyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum.