Avusturya Dönüşü Esenboğa Havalimanı'nda Yaptıkları Açıklama

04.05.2011
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült

Değerli Basın Mensupları,

Türkiye’den Avusturya’ya 13 yıl aradan sonra gerçekleşen devlet başkanı düzeyindeki ilk resmi ziyareti tamamlayarak yurda dönmüş bulunuyorum.

Ziyaretim çerçevesinde, başta Cumhurbaşkanı Sayın Fischer olmak üzere, Avusturyalı üst düzey yetkililerle bir araya geldim. Bu çerçevede, Avusturya Meclisi’ni ziyaret ettim, Meclis Başkanı ve Avusturya’daki siyasi partilerin temsilcileriyle geniş bir görüşme yaptım. Yine aynı şekilde, Avusturya Başbakanı’yla da bir araya geldim. Onunla da ikili ilişkilerimiz üzerinde geniş bir görüş alışverişinde bulunduk.

Görüşmelerimizde, ikili ilişkilerimizi tüm boyutlarıyla ele aldık. İki ülkeyi ilgilendiren uluslararası ve bölgesel meseleler hakkında fikir alışverişinde bulunduk. Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik süreci de görüşmelerimizin önemli gündem maddelerinden birisi olmuştur. Eminim ki sizler de biliyorsunuz, Avusturya’nın Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği konusunda tavrı çok olumlu değil; gerek halk nezdinde gerekse yönetim nezdinde. O bakımdan, bu anlayışı değiştirme yönünde görüşmelerimde özellikle çaba gösterdim ve müzakere sürecimizin herhangi bir şekilde tıkanmaması ve engellenmemesi gerektiğini, Türkiye’nin müzakereleri bitirdikten sonra her ülkenin kararına ayrıca saygı duyacağımızı, onun kurallar çerçevesi içinde olacağını, ama müzakere sürecinin kural dışı tıkanması veyahut da kural dışı engellenmesini kabullenemeyeceğimizi; bunları ilgililerle gayet açık, net bir şekilde paylaştım.

Değerli Basın Mensupları,

Avusturya ile Türkiye arasındaki ilişkilerin en güçlü olduğu yan, ekonomik ilişkilerdir. 2008 yılında Cumhurbaşkanı Fischer Türkiye’ye geldiğinde de çok sayıda iş adamıyla gelmişti. Türkiye’nin gelişen ekonomisi, büyüyen ekonomisi, istikrarı, risklerin minimize edilmesi, Avusturya firmaları tarafından da çok fark edilen bir husus olduğu için, kısa süre içerisinde o geziden bu yana Türkiye’ye, Avusturyalılar çok büyük yatırımlar yaptılar. Sadece geçen seneki yatırımları, 2 milyar dolara yaklaştı. İşte bu çerçevede, Avusturya’nın önemli, 30’a yakın firmasıyla bir kahvaltı yaptım ve onları daha çok yatırıma davet ettim. Ayrıca, Cumhurbaşkanı Fischer’le birlikte Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği ve Avusturya Odalar Birliği’nin ortaklaşa organize ettiği İş Forumu toplantısına katıldık. Çok sayıda Türk ve Avusturyalı iş adamı da bu toplantıya aktif bir şekilde katıldılar. Yine bu ziyaret vesilesiyle, Türkiye-Avusturya 7. Dönem Karma Ekonomik Komisyon Protokolünü sayın bakanlar imzaladılar.

Ziyaretimin önemli bir unsuru da tabii ki oradaki Türk vatandaşlarımızdır. Orada 220 bine yakın Türk vatandaşının olduğunu biliyorsunuz. Bunun yarıya yakını Avusturya vatandaşı olmuştur. Dolayısıyla, onların da çeşitli sorunları vardır, çeşitli konular vardır. Onlarla bir araya gelmeye de çok önem verdim. Bildiğimiz birçok şikâyetleri ve problemleri, özellikle ayrımcılıkla ilgili problemleri, yetkililerle konuştum ve bunun çok tehlikeli olduğunu, önünün şimdiden alınması gerektiğini, ileride büyük tehlikeler yaratacağını kendilerine söyledim. Bu konuda ümit ediyorum ki, bazı önemli değişiklikler söz konusu olabilir.

Gerek Viyana’da olsun gerekse Salzburg’da bugün -Cumhurbaşkanı Fischer ve eşiyle birlikte Salzburg’a geçtik- Türk toplumunun temsilcileriyle bir araya geldim. Orada binlerce Türk öğrenci var, onlarla bir araya geldik. Ayrıca Viyana’da verdiğim bir akşam resepsiyonunda, Avusturya’da ileri gelen tüm Türkleri, bilim adamlarını, sanatçıları, Türk geleneklerinin temsilcilerini davet ettik. Bugün de Salzburg’da biraz kültürel ve sosyal içerikli bir ziyaretimiz oldu, Cumhurbaşkanı bize eşlik etti. Bu çerçeve içerisinde yine Salzburg’daki bütün Türk derneklerinin ve kuruluşlarının temsilcilerine sabah bir kahvaltı verdim ve onlarla beraber olduk.

Bu ziyaretimde en önem verdiğim husus, medya vasıtasıyla Avusturya kamuoyuna mesajlar vermekti. Onun için, birçok Avusturya gazetesi ve Avusturya televizyonunda röportajlarım yayınlandı. Ümit ediyorum ki bu ziyaret, ilişkilerimizde yeni bir sayfa açmıştır ve Avusturya’daki Türkiye’yle ilgili ilgisizlikten kaynaklanan bazı olumsuzlukların giderilmesine katkı sağlamıştır.

Hepinize teşekkür ederim.

Soru: Bir saat önce efendim, Başbakanımızın seçim otosunu takip eden konvoya bir saldırı yapıldı. Bir polis memurumuz şehit oldu, bir de yaralımız var. Bu saldırıyı ve de saldırı için seçilen bölgeyi de dikkate aldığınızda, nasıl bir değerlendirmeniz olacak efendim?

Sayın Cumhurbaşkanımız: Önce, saldırıda hayatını kaybeden güvenlik mensubumuza Allah’tan rahmet diliyorum, ailesine ve bütün Türk milletine de başsağlığı diliyorum. Tabii çok tehlikeli ve çok ciddiye almamız gereken bir olay bu. Seçim sath-ı mailinde birçok partilerin birçok faaliyetleri olacaktır. Ama şunu herkesin bilmesi gerekir ki: Teröre Türkiye hiçbir zaman boyun eğmeyecektir ve teröre bulaşanları hiçbir zaman affetmeyecektir ve onlarla sonuna kadar mücadele edecektir. Bunu hem güvenlik birimlerimiz hem de halkımız hep lanetlemektedir. Olay daha çok sıcaktır. Ümit ediyorum ki, güvenlik güçlerimiz bu terörist eyleme katılanları yakalayacaklardır.

Yazdır Paylaş Yukarı