Pakistan-Afganistan-Türkiye Üçlü Zirvesi'nin Ardından Düzenlenen Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama

Pakistan-Afganistan-Türkiye Üçlü Zirvesi'nin Ardından Düzenlenen Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama (İstanbul)

Değerli Basın Mensupları,

Pakistan-Afganistan-Türkiye arasındaki Üçlü Zirvenin beşincisini bugün gerçekleştirmiş bulunuyoruz.

Bildiğiniz gibi, üç ülke arasındaki zirve toplantıları 2007 yılında başlamıştı. Beşincisi bugün tamamlanıyor. Bu üç ülke birbirlerine, dost ve kardeş olan, çok özel dostluk ilişkileri olan ülkelerdir. Bütün amacımız, bu üç ülke arasındaki dostluğu ve çalışma ortamını pekiştirmek. Ama bunun yanında herkesin bildiği gibi, Afganistan, Pakistan arasındaki çalışma ortamını güçlendirmek, onların terörle mücadelelerinde, onların bu tip zorluklarla mücadelelerinde, Türkiye olarak bizim de katkımızı vermek ve beraber bu büyük sorunların üstünden gelme konusunda müşterek çalışma arzusuyla bir toplantı daha gerçekleştirdik. Bu toplantıların en önem verdiğim konularından birisi, sadece cumhurbaşkanları veya bakanlar arasında değil, esas kurumlar arasında çalışma ortamı, ivme oluşturmak ve somut neticelere ulaşmak arzusu vardı. İşte bu çerçeve içerisinde bugünkü toplantı vesilesiyle İçişleri Bakanları bir araya geldiler, Dışişleri Bakanları bir araya geldiler. Üç ülkenin istihbarat teşkilatları bir araya geldiler. Yine üç ülkenin Genelkurmay Başkanlığı Harekat Başkanları bir araya geldiler. Daha dün bu kurumlara görevler vermiştik. Onlar yaptıkları çalışmalar, kendi aralarında yaptıkları toplantılar hakkında bizlere bilgi sundular. Sayın Ahmet Davutoğlu, Sayın Beşir Atalay, Sayın Hakan Fidan ve Harekat Başkanı yaptığı çalışmalarla ilgili, bizlere bilgi verdiler.

Hepimiz şunun farkındayız ki: Terörle mücadele çok önemlidir. Bununla en iyi şekilde mücadele etmek için şüphesiz ki, istihbarat teşkilatlarının beraber çalışmaları gerekmektedir. Tüm bu konularda önemli ilerlemeler kaydedildiğini memnuniyetle gördüm. Ayrıca silahlı kuvvetlerimiz arasındaki çalışmalar neticesinde de 2011 yılı Nisan ayında ortak tatbikatlar yapılacaktır. Bütün bunlar çok somut gelişmelerdir. Bu gelişmelerden büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Biz sadece cumhurbaşkanları, kurumları değil, halkları birbirlerine dost olan ülkeleriz. İşte bundan güç alarak karşılaşılan zorlukları hep beraber aşmak için büyük bir çaba sarf ediyoruz.

Tabii ki güvenlik ve kalkınma, ekonomik kalkınma, birbiriyle paralel, birbirini tamamlayıcıdır. Onun için bu toplantıda, biz aynı zamanda ekonomik kalkınma ile ilgili çalışmalar da yaptık. Hatırlayacaksınız, geçen sene, Türkiye, Afganistan ve Pakistan ticaret ve sanayi odaları, bir araya gelmişler ve İstanbul Forumu oluşturmuşlardı. Onlara da ekonomik işbirliğinin geliştirilmesiyle ilgili görevler vermiştik. Bu çerçeve içerisinde, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu da yaptıkları çalışmalarla ilgili bize yine bir sunumda bulundu. Burada da çok somut, yine öneriler değil, yapılacak işler var, kararlaştırılmış işler var. Bütün bunların gerçekleşeceğine inancımız tamdır. Her şeyden önce üç Cumhurbaşkanı olarak da, çalışmalara çok önem veriyoruz, bunları devam ettireceğiz. Bölge halkının çıkarı, güvenliği ve kalkınması için üç ülke, ellerinden gelen her türlü imkanı ortaya koyacaklardır.

Ben, bir kez daha değerli Cumhurbaşkanı kardeşlerime, bu toplantılara verdikleri önemden ve İstanbul’a teşrif etmelerinden dolayı teşekkür ediyorum. Biraz önce imzalanan anlaşmalar, bunlar da işte, bu toplatıntların ne kadar verimli geçtiğini göstermektedir. Bir kez daha hepinizin dikkati çekmek isterim ki, sadece ekonomik olarak Asya kıtası öne çıkmamaktadır, siyasi konular açısından da Asya kıtası çok önem arz etmektedir ve çok öne çıkmaktadır. Dolayısıyla, bölgedeki istikrar ve güvenliğin sağlanması için de, ülkelerin dostane, iyi niyetli ve çok güçlü bir iradeyle beraber çalışması her şeyin başıdır. İşte bu toplantılar, bunu sağlamaktadır. Bunların çok verimli geçtiğine biz inanıyoruz. Onun için inşallah altıncısını da, günü geldiğinde hep beraber yapacağız. Bir kez daha ben hem başarılar diliyorum hem değerli Cumhurbaşkanı kardeşlerime teşekkür ediyorum, Türkiye’ye duydukları güven ve bize bu konuda verdikleri destekten dolayı. Tabii Türkiye’ye duyulan güven, Türkiye’nin sorumluluğunu da artırmaktadır. Biz de kendilerini mahcup etmeyeceğiz. Tekrar teşekkür ediyorum.