Dünya Kadınlar Günü Mesajı
07.03.2010
Sayın Cumhurbaşkanımızın, Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yayımlanmasını istedikleri mesajları aşağıda sunulmaktadır:
"Demokrasinin gelişmesi ve insan hakları standartlarının yükselmesiyle birlikte kadın hakları mücadelesinde de ciddi mesafeler katedilmiştir.
Ülkemizde de Osmanlı'nın son dönemindeki modernleşme hamleleriyle başlayan kadın hareketleri Cumhuriyet'le önemli bir ivme kazanmış, Medeni Kanun'un kabulü ve 1934 yılında seçme seçilme hakkının dünyadaki birçok ülkeden önce tanınmasıyla kadınlarımız eşit statüye kavuşmuştur. Bu süreçte birçok kadınımız çabalarıyla ve başarılarıyla öncü ve örnek olmuşlardır.
Bugün de sivil toplum örgütlerinin ve kadınlarımızın girişimlerini memnuniyetle izliyor, kadın hakları konusunda atılacak adımlara büyük önem veriyoruz. Bu konuda ülkemizde çok güzel gelişmeler oluyor, kadınlarımızın mücadeleleri, kadın-erkek eşitliğinin yanında, çağdaş uygarlıkla bütünleşme girişimlerini de güçlendiriyor.
Kadın hareketleri, kadınların örgütlü hak arayışları önemli kazanımlar getirmiştir. Esasen ülkemizde yasal bazda çok ciddi adımlar atılmıştır. Ne yazık ki yasalarla sağlanan ilerlemelerin hayata geçirilmesi aynı hızda olmamıştır.
Artık bir zihniyet değişimine ve yasalarla elde edilen hakların hayata geçirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu zihniyet kırılması da, sadece kadınlarımızın mücadelesiyle değil, topyekûn bir eğitim hamlesi ve tüm bireylerin katkılarıyla yaşanacaktır.
Kadınlarımıza yönelik cinsiyet ayrımcılığı, aile içi şiddet, eğitim hakkının ihlal edilmesi gibi olumsuzluklar Türkiye gibi modern ve çağdaş bir ülkede kabul edilmesi mümkün değildir. Bunlar yalnız kadınların değil hepimizin toplumsal sorunudur. Elbirliğiyle bu sorunların tamamen ortadan kaldırılması için vargücümüzle çalışıyoruz.
Kadınlarımızın sorunlarını çözdüğümüzde ve onlara eşit eğitim fırsatları sunduğumuzda ülkemizin onların da katkılarıyla sıçrama yapacağına yürekten inanıyorum.
Nitekim bugün Türk kadınının hayatın her alanında ve dünyanın her yerinde imza attığı başarıları gururla izliyoruz. Kadınlarımızın dinamizminden ve üretici güçlerinden daha çok yararlanmamız gerekiyor. Parlamentodaki temsil oranları ve yönetim kademelerindeki sayıları arzu edilen oranın altındadır. Bu konularda pozitif ayrımcılık gibi çözüm önlemleri üzerinde durulmalıdır.
Kadınlarımızın mücadeleleri ve bu girişimlere verilen toplumsal destek bizleri gelecek adına ümitlendirmektedir.
Kadınlar iş hayatındaki başarıları kadar yetiştirdikleri nesillerle de ülkenin geleceğinin şekillenmesine herkesten daha çok katkıda bulunuyorlar. Bu nedenle kadınlarımıza ne kadar güzel fırsatlar sunabilirsek, toplum olarak o oranda güçleneceğimize inanıyorum.
Kız çocuklarımızdan her yaştaki kadınlarımıza karşı ayrımcılık, dışlama, şiddet ve tüm hak ihlalleri karşısında, ülkemizde güçlü bir kamuoyu oluşmuştur. Sivil toplum kuruluşları, basın ve yayın organları, kadın hakları konusunda katkılarını sürdürecektir. Kadınlarımıza, hak mücadelelerinde, Devletin de bütün kurumlarıyla yanlarında olduklarını bir kez daha vurgulamakta yarar görüyorum.
Başta kadın kuruluşları olmak üzere Türkiye'de kadın hakları konusunda çalışan ve katkıda bulunanlara takdir ve teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
8 Mart Dünya Kadınlar gününün daha adil ve cinsiyet ayrımcılığının sona erdiği bir dünya için vesile olması dileğiyle, Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum."
"Demokrasinin gelişmesi ve insan hakları standartlarının yükselmesiyle birlikte kadın hakları mücadelesinde de ciddi mesafeler katedilmiştir.
Ülkemizde de Osmanlı'nın son dönemindeki modernleşme hamleleriyle başlayan kadın hareketleri Cumhuriyet'le önemli bir ivme kazanmış, Medeni Kanun'un kabulü ve 1934 yılında seçme seçilme hakkının dünyadaki birçok ülkeden önce tanınmasıyla kadınlarımız eşit statüye kavuşmuştur. Bu süreçte birçok kadınımız çabalarıyla ve başarılarıyla öncü ve örnek olmuşlardır.
Bugün de sivil toplum örgütlerinin ve kadınlarımızın girişimlerini memnuniyetle izliyor, kadın hakları konusunda atılacak adımlara büyük önem veriyoruz. Bu konuda ülkemizde çok güzel gelişmeler oluyor, kadınlarımızın mücadeleleri, kadın-erkek eşitliğinin yanında, çağdaş uygarlıkla bütünleşme girişimlerini de güçlendiriyor.
Kadın hareketleri, kadınların örgütlü hak arayışları önemli kazanımlar getirmiştir. Esasen ülkemizde yasal bazda çok ciddi adımlar atılmıştır. Ne yazık ki yasalarla sağlanan ilerlemelerin hayata geçirilmesi aynı hızda olmamıştır.
Artık bir zihniyet değişimine ve yasalarla elde edilen hakların hayata geçirilmesine ihtiyaç duyulmaktadır. Bu zihniyet kırılması da, sadece kadınlarımızın mücadelesiyle değil, topyekûn bir eğitim hamlesi ve tüm bireylerin katkılarıyla yaşanacaktır.
Kadınlarımıza yönelik cinsiyet ayrımcılığı, aile içi şiddet, eğitim hakkının ihlal edilmesi gibi olumsuzluklar Türkiye gibi modern ve çağdaş bir ülkede kabul edilmesi mümkün değildir. Bunlar yalnız kadınların değil hepimizin toplumsal sorunudur. Elbirliğiyle bu sorunların tamamen ortadan kaldırılması için vargücümüzle çalışıyoruz.
Kadınlarımızın sorunlarını çözdüğümüzde ve onlara eşit eğitim fırsatları sunduğumuzda ülkemizin onların da katkılarıyla sıçrama yapacağına yürekten inanıyorum.
Nitekim bugün Türk kadınının hayatın her alanında ve dünyanın her yerinde imza attığı başarıları gururla izliyoruz. Kadınlarımızın dinamizminden ve üretici güçlerinden daha çok yararlanmamız gerekiyor. Parlamentodaki temsil oranları ve yönetim kademelerindeki sayıları arzu edilen oranın altındadır. Bu konularda pozitif ayrımcılık gibi çözüm önlemleri üzerinde durulmalıdır.
Kadınlarımızın mücadeleleri ve bu girişimlere verilen toplumsal destek bizleri gelecek adına ümitlendirmektedir.
Kadınlar iş hayatındaki başarıları kadar yetiştirdikleri nesillerle de ülkenin geleceğinin şekillenmesine herkesten daha çok katkıda bulunuyorlar. Bu nedenle kadınlarımıza ne kadar güzel fırsatlar sunabilirsek, toplum olarak o oranda güçleneceğimize inanıyorum.
Kız çocuklarımızdan her yaştaki kadınlarımıza karşı ayrımcılık, dışlama, şiddet ve tüm hak ihlalleri karşısında, ülkemizde güçlü bir kamuoyu oluşmuştur. Sivil toplum kuruluşları, basın ve yayın organları, kadın hakları konusunda katkılarını sürdürecektir. Kadınlarımıza, hak mücadelelerinde, Devletin de bütün kurumlarıyla yanlarında olduklarını bir kez daha vurgulamakta yarar görüyorum.
Başta kadın kuruluşları olmak üzere Türkiye'de kadın hakları konusunda çalışan ve katkıda bulunanlara takdir ve teşekkürlerimi ifade etmek isterim.
8 Mart Dünya Kadınlar gününün daha adil ve cinsiyet ayrımcılığının sona erdiği bir dünya için vesile olması dileğiyle, Dünya Kadınlar Günü'nü kutluyorum."
