Dünya İnsan Hakları Günü Mesajı

10.12.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Sayın Cumhurbaşkanımızın, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yayımlanmasını istedikleri mesajları aşağıda sunulmaktadır:

Bugün, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabul edilişinin 61. yılını kutlamaktayız. Birleşmiş Milletler Örgütü'nün çağrısıyla "çeşitliliğin kucaklanması" ve "ayrımcılığa son verilmesi" hedefine vurgu yapan sözkonusu mühim yıldönümü, tüm dünya milletlerine insan haklarının tartışılmaz önemini ve vazgeçilmezliğini bir kez daha hatırlatmaktadır.
Uluslararası insan hakları sözleşmelerinin her türlü ayrımcılığı yasaklamasına rağmen, hiçbir ülkenin bu konudaki sicilinin mükemmel olmadığı gerçeğini kabul etmemiz gerekmektedir. Günümüzde çok sayıda insan, maalesef, çeşitli nedenlerle ayrımcılığa maruz kalmaya devam etmekte, hatta insanoğlunun yakın geçmişte büyük acılar yaşamasına sebep olan ırkçılık, yabancı düşmanlığı, hoşgörüsüzlük gibi hastalıklar tekrar nüksetme eğilimi göstermektedir. Dünyada bazı çevrelerin popülist güdülerle, insanlığın müşterek değer ve ilkeleriyle açıkça çelişen bu tarz eğilimleri körüklemeleri de bilhassa düşündürücü ve üzücüdür.
Neticede, her türlü etnik-dini ayrımcılık ve aşırılıkla mücadelenin sadece bir hedef olmadığı, aksine milletlerin huzur ve refah içinde yaşamalarının temel yapı taşını teşkil ettiği her daim hatırda tutulmalıdır.
Ayrımcılıkla mücadele için öncelikle demokratik, şeffaf, sorumluluk bilincine sahip, hesap veren, hukukun üstünlüğü ilkesine gönülden bağlı olan, katılımcı ve çoğulcu yönetimler gereklidir. Bireylerin ihtiyaç ve taleplerine duyarlı davranılması, ayrımcılığın önlenmesinde ve ortadan kaldırılmasında temel öneme sahiptir. Bu hedef istikametinde, yönetimlerin yanısıra, medyaya ve sivil toplum kuruluşlarına da önemli görevler düştüğü muhakkaktır. Medya ve sivil toplum kuruluşları ayrımcılıkla mücadeleye yönelik girişim ve gayretlerin hayata geçirilmesinde yönetimlerin vazgeçilmez ortakları olarak benimsenmelidir.
Türkiye'de, kökenleri, inançları veya fikirleri ne olursa olsun tüm vatandaşlarımız milletimizin eşit ve saygın fertleridir. Millet hayatının her türlü tecellisinin ortaklarıdırlar. Modern Türkiye Cumhuriyeti bu yaklaşımı şiar edinmiştir. Zaten, çağdaş devlet anlayışında etnik, dini veya mezhep temelli hiçbir ayrıma yer yoktur. Tüm vatandaşlarımız, memleketimizin her köşesinde, bu ülkenin tüm nimetlerinden faydalanabilmektedirler.
Bireysel farklılıklarımız zenginliğimiz; ortak kimliğimiz ise gücümüzdür.
Aynı şekilde, ülkemizde vatandaşlarımız arasında hiçbir ayrım gözetmeme ve eşitliğin insan haklarına anlam kazandıran en temel unsurlardan biri olduğu anlayışı, başta Anayasamız olmak üzere, milli mevzuatımızda açıkça benimsenmiştir.
Milletimizin doğal hasletleri arasında yer alan hoşgörü ve çeşitliliğe saygının, siyasi ve toplumsal kültürümüzün vazgeçilmez boyutu haline getirilmesi, insan hakları alanındaki ilerici ve iyileştirici düzenlemelerin devam ettirilmesiyle mümkün olabilecektir. Devletimiz ve milletimiz bu amaca ulaşmada gerekli iradeye sahiptir.
Uluslararası camianın insan onurunun dokunulmazlığı ilkesini benimseyen üyelerinden biri sıfatıyla, büyük değer verdiğimiz bu anlamlı yıldönümü vesilesiyle tüm vatandaşlarımızın ve dünya milletlerinin İnsan Hakları Günü'nü en kalbi duygularımla tebrik ediyor, huzurlu ve müreffeh yarınlar diliyorum.
Yazdır Paylaş Yukarı