Suriye'ye Hareketlerinden Önce Esenboğa Havalimanı'nda Basına Yaptıkları Açıklama

15.05.2009
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Değerli Basın Mensupları,
Suriye Cumhurbaşkanı Sayın Beşar Esad'ın davetlisi olarak 15-17 Mayıs tarihlerinde Suriye'ye resmi ziyarette bulunacağım. Ziyaretim çerçevesinde Şam'ın yanı sıra Halep'i de ziyaret edeceğim. Dolayısıyla Suriye'de ilk defa Şam dışında başka bir şehre gidilmiş olacak. Ziyaretim sırasında bana Devlet Bakanı Sayın Mehmet Zafer Çağlayan, Dışişleri Bakanı Prof. Dr. Sayın Ahmet Davutoğlu, Tarım ve Köyişleri Bakanı Sayın Mehmet Mehdi Eker ve Kültür ve Turizm Bakanı Sayın Ertuğrul Günay eşlik edeceklerdir. Ayrıca TBMM'deki Suriye Dostluk grubundan milletvekilleri, Sayın Başkanı ve yine Suriye'ye sınırı olan illerimizin valileri de heyetimde bulunacaklardır.
Suriye, tarihi ve kültürel bağlarımızın bulunduğu önemli bir komşumuzdur. Suriye Türkiye'nin Orta Doğu'ya, Türkiye'de Suriye'nin Avrupa'ya açılan kapılarıdır. Suriye'yle ilişkilerimizi, dostluk ve karşılıklı çıkarlara saygı temelinde, ülkelerimiz ve bölge yararına olacak şekilde her alanda geliştirmeyi amaçlamaktayız.

Son yıllarda Suriye'yle ilişkilerimiz hızlı bir şekilde gelişmiştir. Sadece 2008 yılı içinde, Arap Kültür Başkenti törenine katılımıma ilaveten, Bakan düzeyinde karşılıklı 15 ziyaret, Başbakan Sayın Erdoğan Suriye'yi üç kez ziyaret etmiştir. Yine Başbakan Sayın Otri de Türk-Arap Ekonomik Forumu'na katılmak üzere Haziran ayında Türkiye'ye gelmiştir. Görüldüğü gibi Türkiye ile Suriye arasında çok sık üst seviyede siyasi ilişkiler devam etmektedir.
Üst düzey karşılıklı ziyaretler ilişkilerimizdeki yakınlığın ve sıcaklığın göstergesi olup, meyvelerini de vermeye başlamıştır. Ziyaretimin de hızla gelişen ilişkilerimize katkı sağlamasını inanıyorum.
Suriye ile sadece ikili ilişkilerimiz değil, aynı zamanda bölge ile ilgili konularda da çok yakın bir istişare içindeyiz. Bölgenin istikrarına önem veren iki ülkeyiz. Bu bakımdan yakın çalışma içindeyiz, ekonomik ilişkilerimiz de gayet iyi gelişmektedir. Özellikle 2007 yılında Serbest Ticaret Anlaşması'nı imzaladıktan sonra ticaret hacmimiz bu yıl 1.8 milyar dolara yükselmiştir ki, yüzde 50'nin, yüzde 60'ın üzerinde bir artış söz konusu olmuştur.
Ziyaret çerçevesinde Şam'da 16 Mayıs günü yapılacak İş adamları Forumu'na Cumhurbaşkanı Sayın Esad'la birlikte katılacağız. Bu ziyaretimde bana çok sayıda Türk iş adamı da eşlik etmektedir; hem yatırımcılarımız hem ticaret erbabı. Ayrıca, Pazar günü Halep Üniversitesi'nde Türkiye-Suriye ilişkileri konusunda konuşma yapacağım.
Ziyaretimin Suriye'yle ilişkilerimizin geliştirilmesine ve bölgemizde istikrarın tesisi konusunda yapıcı işbirliğimizin arttırılmasına katkıda bulunmasını temenni ediyorum.
SORU: Prag dönüşü yaptığınız bir açıklama vardı, Kürt sorunuyla ilgili olarak: "Fırsat bu fırsat, kaçırılmamalı." demiştiniz. Hükümetin, Kürt sorunuyla ilgili olarak bazı adımlar atma konusunda izlenimler ve değerlendirmeler basına yansımıştı. Bir hareket içinde olduğunu görüyoruz, hissediyoruz. Kürtçe köylerin isimlerinin geri verilmesi gibi bazı adımlar konusunda siz nasıl bir değerlendirme yaparsınız?
SAYIN CUMHURBAŞKANIMIZ: Şimdi, siz demin özetlediniz, demek ki çok geniş bir şekilde iyi niyetli çalışmalar var, Türkiye'de. Ümit ediyorum ki bunların hepsi iyi şekilde neticelenir. Çünkü, bunlar kendi ülkemizin, kendi sorunlarıdır. Kendi sorunlarımızı, kendimiz konuşacağız, kendimiz tartışacağız ve kendimiz kendi inisiyatiflerimizle nihayete eriştireceğiz. O açıdan, Türkiye açık bir toplum, bu açık toplum içerisinde gayet canlı tartışmalar söz konusu. Bunlar gayet medeni tartışmalar. İktidar, muhalefet, düşünürler, devletin organları, bu konularla ilgili, muhakkak ki iyi çalışmalar yapıyorlar. Bu aşamada söyleyeceğim bunlar.
Yazdır Paylaş Yukarı