Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 85'inci Yıl Dönümü

28.10.2008
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Sayın Cumhurbaşkanımızın Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 85'inci Yıldönümü münasebetiyle yayınladıkları mesajları aşağıda sunulmaktadır:

"Aziz Vatandaşlarım,
Bugün, Cumhuriyetimizin kuruluşunun 85. yıldönümünü milletçe coşkuyla kutluyoruz.
Gururla söyleyebilirim ki, Cumhuriyetimiz, temelindeki harcı oluşturan milli irademiz ve miras aldığı tarihi hasletlerimiz sayesinde, bugün ilk günkü gibi vakur ve sağlamdır.
Türkiye Cumhuriyeti, başta Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, kurucularının tasavvur ettikleri doğrultuda modern, demokratik ve hür bir devlet olarak ilerleyişine seksen beşinci yaşında da devam etmektedir. Bununla iftihar etmek hakkımızdır.
Cumhuriyetimizin kuruluş ilkeleri ve ruhu, devletimizin ve milletimizin ilerleyişini, çağın gerektirdiği değişimlere kolaylıkla intibak ederek gerçekleştirmesine de imkan sağlamıştır:
--Dünyanın yaşadığı başdöndürücü bilimsel ve teknolojik gelişmelere, başta gençliğimiz olmak üzere, toplum olarak ayak uydurmada gösterdiğimiz başarı, bunun bir kanıtıdır.
--Demokrasimizi ve insan hakları standartlarımızı çağdaş uygarlığın gerektirdiği düzeye yükseltmiş olmamız, bu gücümüzün bir diğer kanıtıdır.
--Barışçı geleneğiyle dünyada saygın bir yere sahip olan Cumhuriyet diplomasisi, günümüzün karmaşık uluslararası ve bölgesel şartlarında yeni işlevler kazanmaktadır.
Dolayısıyla, Türkiye bugün, çoğulcu demokrasisi, dinamik ekonomisi ve kültürel çeşitliliğiyle sadece halkını rahat ettiren değil, dünyada da itibar ve revaç gören bir ülke konumuna ulaşmış bulunmaktadır.
Nitekim, Türkiye'nin iki hafta kadar önce Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeliğine seçilmiş olması, tabiatıyla bütün bunların yansımalarından birini teşkil etmiştir.
Aziz Vatandaşlarım,
Geçen bir yıl içinde, çeşitli vesilelerle sizlerle görüşlerimi paylaşırken, küresel ve bölgesel planda önemli siyasi, ekonomik ve güvenlik sorunlarının ülkemizi de bir şekilde etkileyebileceğine işaret etmiştim.
Ancak bu gelişmelerin, değerlendirebileceğimiz bazı fırsatlar da yaratabileceğine dikkat çekmiştim.
Milletimizin bütün kesimlerinin fedakarlığı ile bugün sağlanmış bulunan istikrarımızın, itibarımızın ve kazanımlarımızın titizlikle korunmasını istemiştim. Bunların aşınmasına fırsat verilmemesi uyarısında bulunmuştum.
Kazanımlarımızın daha ileriye götürülmesinin mümkün ve gerekli olduğunu da belirtmiştim.
Geçen aylar içinde yapmış olduğum bu ve benzeri gözlemler ve çağrıların küresel sorunların daha da keskinleştiği bugün için de fazlasıyla geçerli olduklarını söylemek isterim.
1923'den başlayarak, Cumhuriyetimizin büyük atılımlar yapmış olduğu bütün diğer evrelerinde olduğu gibi, bugün de geleceğe dönük ve yaratıcı bir vizyonla hareket etmeye devam etmeliyiz.
Bu doğrultuda, öncelikli gündem maddelerimize odaklanmak suretiyle, ilerlememizi milli uzlaşı ve dayanışma ruhu içinde, kararlılık ve azimle sürdürmek zorundayız.
1923'den başlayarak, ilerlememizin itici gücünü teşkil etmiş olan siyasi, ekonomik ve kültürel reformların aslında bir mükemmelleşme sürecinin aşamalarını oluşturduğunu ve bunların hepimiz için, milletimizin her ferdi için ve gelecek kuşaklarımız için sonuçlar yarattığını unutmamalıyız.
Yine 1923'den bu yana birçok kez gördüğümüz gibi, Cumhuriyetimizin her atılımının, kimi zaman terörist, kimi zaman fanatik, kimi zaman da menfaatperestlerle engellenmek istenebileceğini bilmeliyiz.
Ancak Türkiye Cumhuriyeti'nin, başta yüce milleti, kahraman ordusu ve tüm güvenlik güçleriyle, her zaman olduğu gibi, bunlarla mücadelesinden muzaffer çıkacağından şüphe etmemeliyiz.
Değerli Vatandaşlarım,
Türkiye, ülkenin bölünmez bütünlüğünü, milletin birlik ve beraberliğini tehdit eden teröre karşı uzun soluklu bir mücadele yürütmektedir.
Milletimizin ve bütün kurumlarımızın bu mücadelede güvenlik güçlerimize güveni ve desteği tamdır.
Türkiye, terörü yokedecek kudret ve kararlılığa sahiptir. Demokrasi ve hukukun üstünlüğü temelinde, birlik ve beraberlik içinde yürütülen bu mücadele sonucunda, terör tehdidinin ülke gündeminden çıkarılacağına eminim.
Bu süreçte, tahrik ve provokasyonlarla ayrılık yaratmak isteyenlere karşı durulmasının, vatandaşlarımızın birbirine daha çok kenetlenmesinin, birlik ve beraberliğin her şart altında büyük bir itinayla korunmasının taşıdığı önemi hatırlatmakta yarar görüyorum.
Milletimizin geçmişte olduğu gibi bugün ve gelecekte de sağduyusunu koruyarak hareket edeceğine inanıyorum.
Aziz Vatandaşlarım,
Çok değil, 15 yıl sonra Cumhuriyetimizin 100. yıldönümünü idrak edeceğiz.
Hiç şüphem yok ki, yolumuzda devam ettiğimiz takdirde, Türkiye Cumhuriyeti bir asrı devireceği o gün, bugün olduğundan daha da müreffeh olacaktır.
Demokrasimiz daha da mükemmel, daha da saydam bir hale gelecektir.
Ekonomik, bilimsel ve kültürel hayatımız çok daha canlı, ilerlemiş ve dinamik bir düzeyde olacaktır.
Saydığım idealleri şimdiden birer hedef olarak koymaya ve herkesi konulan hedeflerin gerektirdiği yönde azimle çalışmaya davet ediyorum.
Cumhuriyetimizi yüceltmenin bir bayrak yarışı olduğunu daima akılda tutmalıyız.
Bu duygularla, başta sevgili çocuklarımız ve gençlerimiz ile yurtdışında yaşayan Türkler dahil olmak üzere, bütün vatandaşlarımızın Cumhuriyet Bayramlarını bir kez daha kutluyorum.
Cumhuriyetimizin kurucusu Atatürk'ü, silah arkadaşlarını ve bu toprakları vatan yapan şehitlerimizi saygı ve rahmetle, gazilerimizi minnetle anıyorum.
Bayramımız kutlu olsun!"
Yazdır Paylaş Yukarı