İran Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad İle Ortak Basın Toplantısında Yaptıkları Açıklama
14.08.2008
Değerli Basın Mensupları,
İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Mahmud Ahmedinejad, davetimiz üzerine ülkemizi ziyaret etmektedir. Kendisine bir kez daha hoşgeldiniz diyorum.
Türkler ve İranlılar iki büyük kardeş millettir. Bu iki büyük milletin kurduğu uygarlıklar tarih boyunca hep etkileşim içinde olmuştur. Dost ve komşu İran ile köklü beşeri, kültürel ve tarihi bağlarımız bulunmaktadır. Yaklaşık 400 yıldır istikrarlı komşuluk ilişkilerini muhafaza ettiğimiz komşumuz İran'la ilişkilerimize değer veriyoruz. Önem atfediyoruz.
Konuğumuz İran Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad ile görüşmelerimizde, ilişkilerimizi, içişlerine karışmama, karşılıklı saygı, iyi komşuluk ve güvenlik işbirliği ilkeleri zemininde, her iki halkın ve bölgemizin yarar ve istikrarına katkı sağlayacak şekilde sürdürme arzumuzu karşılıklı olarak teyit ettik.
Görüşmelerimizde, ikili ilişkilerimizde sağlanan genel ilerlemeden duyduğumuz memnuniyeti kaydettik. Bu yılsonu itibariyle 10 milyar dolara yaklaşması muhtemel toplam ticaret hacmimizin kısa sürede 20 milyar dolara çıkarılması yönündeki hedefimizi bir kez daha teyit ettik. Keza, ikili ticaretimizde Türkiye aleyhine var olan dengesizliğin azaltılması hususuna da değindik.
Bu hususlar, Devlet Bakanımız Sayın Mehmet Şimsek ile İran Dışişleri Bakanı Sayın Manuçehr Mottaki'nin eş başkanlıklarında on gün sonra Tahran'da gerçekleştirilecek olan 20. dönem Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısı sırasında detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Elektrik, petrol ve doğalgaz gibi enerji alanlarında ülkelerimizin sağlayabilecekleri karşılıklı faydalar da görüşmelerimizde kapsamlı olarak ele alınmıştır.
Bu çerçevede, İran'dan halen ithal etmekte olduğumuz doğalgazda kış aylarında görülebilen kesintilerin önüne geçilebilmesi için alınabilecek tedbirlere değindik ve bu konuda teknik kurum ve kuruluşlarımızın ortaklaşa çözüm arayışına girmesi hususunda mutabık kaldık.
Görüşmelerimiz sırasında, uyuşturucu kaçakçılığı, terörizm ve örgütlü suçlarla mücadele alanındaki ikili işbirliğimize verdiğimiz öneme de değinerek, bu alandaki işbirliğimizi ahdi bir temele oturtmaya karar verdik.
Temaslarımız sırasında ayrıca, iki ülke arasındaki Kültür Anlaşması'nın imzalanmasının 50. yıldönümüne denk gelen 2009'un, karşılıklı olarak Türkiye-İran Kültür Yılı olarak kutlanması hususunda mutabık kaldık ve bu çerçevede düzenlenecek kültürel faaliyetlerin organizasyonu için karşılıklı olarak ilgili kurumlarımızı görevlendirdik.
Değerli Basın Mensupları,
Sayın Cumhurbaşkanı Ahmedinejad ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ikili konuların yanısıra, bölgenin iki önemli ülkesi olarak, bölgesel meseleler ve ayrıca İran'ın nükleer programına yönelik hususları da ele aldık.
Türkiye, İran'ın nükleer programı meselesine diplomatik yollarla çözüm bulunmasından yanadır. Bu çerçevede, altı ülkenin sunduğu kapsamlı bir teşvik paketiyle çözüm için yeni ve çok önemli bir fırsat penceresi açan görüşme süreci başlamıştır. Bu sürecin tüm ilgili tarafların ortaya koyacakları yapıcı ve sorumlu bir irade ve iyi niyet çerçevesinde, akamete uğramaksızın devam etmesini ve kısa sürede olumlu bir sonuca ulaşmasını arzu ediyoruz.
İran'ın nükleer programına ilişkin çözümün, uluslararası toplumun kaygılarını dikkate alan, aynı zamanda, İran'ın, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması çerçevesindeki meşru haklarını gözetecek bir içerik taşımasını arzu ediyoruz.
Malumunuz olduğu üzere, diplomatik süreci teşvik amacıyla, geçen sene Ankara'da Dr. Solana ile İranlı muhatabı Dr. Laricani arasındaki görüşmelerden birine ev sahipliği yapmıştık. Türkiye'nin, aynı mülahazalarla, diplomatik sürece katkı sağlayıcı faaliyetlere geçmişte olduğu gibi, bugün de hazır olduğunu, İranlı dostlarımızla birkez daha dikkatine getirmiş oldum.
Dost ve kardeş İran'ın Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad'ın ziyareti vesilesiyle, bölgede ağırlığa sahip iki komşu ülke olarak bölgesel meseleleri de beraberce değerlendirdik.
Bu kapsamda ele aldığımız hususlardan biri Gürcistan'daki endişe verici gelişmeler olmuştur.
Güney Kafkaslar'da barış, istikrar ve refah ortamının egemen kılınması Türkiye'nin dış politika hedeflerinin arasında öncelikli yer işgal etmektedir. Bölgedeki kriz ve donmuş ihtilafların, bölge ülkelerinin egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüklerine saygı temelinde barışçıl yollardan çözümünü destekliyoruz.
Bu bağlamda, karşılıklı olarak, Gürcistan'ın Güney Osetya özerk bölgesinde 7 Ağustos günü başlayan çatışmalardan duyduğumuz üzüntü ve endişeyi paylaştık. Çok sayıda can kaybına ve yaralanmalara yol açan sözkonusu çatışmaların bölgesel barış ve güvenliği ciddi şekilde tehdit ettiğine inanıyor ve çatışma ortamının itidal, sağduyu ve diyalog yoluyla aşılarak, taraflar arasında bir an önce kalıcı bir barış sağlanması ve yeni gerginliklere yol açabilecek adımlardan kaçınılması gerektiğine inanıyoruz.
Görüşmelerimizde, Irak'ın birleşik, güçlü, istikrarlı, bölgesinde istikrar kaynağı ve ulusal uzlaşı zeminini bulabilmiş bir ülke olması yönünde Türkiye ve İran'ın fikir birliği içerisinde olduğunu, bir kez daha tespit ettik.
Bu hedef doğrultusunda Komşu Ülkeler Platformu çerçevesinde ve ikili olarak İran'la birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Ayrıca, Afganistan'ın istikrar, güvenlik ve refahı için de gayretlerimizi beraber sürdüreceğiz.
Komşu ve dost ülke İran ile iki ülke halkları ile bölgemizin istikrar ve kalkınması odaklı görüşmelerimize her düzeyde devam etme yönündeki irademizi bu ziyaret çerçevesinde bir kez daha paylaştık.
Bu vesileyle, değerli misafirim ve beraberindeki heyete bir kez daha hoşgeldiniz diyorum ve bu görüşmelerimizin her iki ülke halkının ve bölgenin çıkarına olmasını temenni ediyorum.
Teşekkür ederim.
İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Mahmud Ahmedinejad, davetimiz üzerine ülkemizi ziyaret etmektedir. Kendisine bir kez daha hoşgeldiniz diyorum.
Türkler ve İranlılar iki büyük kardeş millettir. Bu iki büyük milletin kurduğu uygarlıklar tarih boyunca hep etkileşim içinde olmuştur. Dost ve komşu İran ile köklü beşeri, kültürel ve tarihi bağlarımız bulunmaktadır. Yaklaşık 400 yıldır istikrarlı komşuluk ilişkilerini muhafaza ettiğimiz komşumuz İran'la ilişkilerimize değer veriyoruz. Önem atfediyoruz.
Konuğumuz İran Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad ile görüşmelerimizde, ilişkilerimizi, içişlerine karışmama, karşılıklı saygı, iyi komşuluk ve güvenlik işbirliği ilkeleri zemininde, her iki halkın ve bölgemizin yarar ve istikrarına katkı sağlayacak şekilde sürdürme arzumuzu karşılıklı olarak teyit ettik.
Görüşmelerimizde, ikili ilişkilerimizde sağlanan genel ilerlemeden duyduğumuz memnuniyeti kaydettik. Bu yılsonu itibariyle 10 milyar dolara yaklaşması muhtemel toplam ticaret hacmimizin kısa sürede 20 milyar dolara çıkarılması yönündeki hedefimizi bir kez daha teyit ettik. Keza, ikili ticaretimizde Türkiye aleyhine var olan dengesizliğin azaltılması hususuna da değindik.
Bu hususlar, Devlet Bakanımız Sayın Mehmet Şimsek ile İran Dışişleri Bakanı Sayın Manuçehr Mottaki'nin eş başkanlıklarında on gün sonra Tahran'da gerçekleştirilecek olan 20. dönem Karma Ekonomik Komisyon (KEK) toplantısı sırasında detaylı bir şekilde ele alınacaktır.
Elektrik, petrol ve doğalgaz gibi enerji alanlarında ülkelerimizin sağlayabilecekleri karşılıklı faydalar da görüşmelerimizde kapsamlı olarak ele alınmıştır.
Bu çerçevede, İran'dan halen ithal etmekte olduğumuz doğalgazda kış aylarında görülebilen kesintilerin önüne geçilebilmesi için alınabilecek tedbirlere değindik ve bu konuda teknik kurum ve kuruluşlarımızın ortaklaşa çözüm arayışına girmesi hususunda mutabık kaldık.
Görüşmelerimiz sırasında, uyuşturucu kaçakçılığı, terörizm ve örgütlü suçlarla mücadele alanındaki ikili işbirliğimize verdiğimiz öneme de değinerek, bu alandaki işbirliğimizi ahdi bir temele oturtmaya karar verdik.
Temaslarımız sırasında ayrıca, iki ülke arasındaki Kültür Anlaşması'nın imzalanmasının 50. yıldönümüne denk gelen 2009'un, karşılıklı olarak Türkiye-İran Kültür Yılı olarak kutlanması hususunda mutabık kaldık ve bu çerçevede düzenlenecek kültürel faaliyetlerin organizasyonu için karşılıklı olarak ilgili kurumlarımızı görevlendirdik.
Değerli Basın Mensupları,
Sayın Cumhurbaşkanı Ahmedinejad ile gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde, ikili konuların yanısıra, bölgenin iki önemli ülkesi olarak, bölgesel meseleler ve ayrıca İran'ın nükleer programına yönelik hususları da ele aldık.
Türkiye, İran'ın nükleer programı meselesine diplomatik yollarla çözüm bulunmasından yanadır. Bu çerçevede, altı ülkenin sunduğu kapsamlı bir teşvik paketiyle çözüm için yeni ve çok önemli bir fırsat penceresi açan görüşme süreci başlamıştır. Bu sürecin tüm ilgili tarafların ortaya koyacakları yapıcı ve sorumlu bir irade ve iyi niyet çerçevesinde, akamete uğramaksızın devam etmesini ve kısa sürede olumlu bir sonuca ulaşmasını arzu ediyoruz.
İran'ın nükleer programına ilişkin çözümün, uluslararası toplumun kaygılarını dikkate alan, aynı zamanda, İran'ın, Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesi Anlaşması çerçevesindeki meşru haklarını gözetecek bir içerik taşımasını arzu ediyoruz.
Malumunuz olduğu üzere, diplomatik süreci teşvik amacıyla, geçen sene Ankara'da Dr. Solana ile İranlı muhatabı Dr. Laricani arasındaki görüşmelerden birine ev sahipliği yapmıştık. Türkiye'nin, aynı mülahazalarla, diplomatik sürece katkı sağlayıcı faaliyetlere geçmişte olduğu gibi, bugün de hazır olduğunu, İranlı dostlarımızla birkez daha dikkatine getirmiş oldum.
Dost ve kardeş İran'ın Cumhurbaşkanı Sayın Ahmedinejad'ın ziyareti vesilesiyle, bölgede ağırlığa sahip iki komşu ülke olarak bölgesel meseleleri de beraberce değerlendirdik.
Bu kapsamda ele aldığımız hususlardan biri Gürcistan'daki endişe verici gelişmeler olmuştur.
Güney Kafkaslar'da barış, istikrar ve refah ortamının egemen kılınması Türkiye'nin dış politika hedeflerinin arasında öncelikli yer işgal etmektedir. Bölgedeki kriz ve donmuş ihtilafların, bölge ülkelerinin egemenlik, bağımsızlık ve toprak bütünlüklerine saygı temelinde barışçıl yollardan çözümünü destekliyoruz.
Bu bağlamda, karşılıklı olarak, Gürcistan'ın Güney Osetya özerk bölgesinde 7 Ağustos günü başlayan çatışmalardan duyduğumuz üzüntü ve endişeyi paylaştık. Çok sayıda can kaybına ve yaralanmalara yol açan sözkonusu çatışmaların bölgesel barış ve güvenliği ciddi şekilde tehdit ettiğine inanıyor ve çatışma ortamının itidal, sağduyu ve diyalog yoluyla aşılarak, taraflar arasında bir an önce kalıcı bir barış sağlanması ve yeni gerginliklere yol açabilecek adımlardan kaçınılması gerektiğine inanıyoruz.
Görüşmelerimizde, Irak'ın birleşik, güçlü, istikrarlı, bölgesinde istikrar kaynağı ve ulusal uzlaşı zeminini bulabilmiş bir ülke olması yönünde Türkiye ve İran'ın fikir birliği içerisinde olduğunu, bir kez daha tespit ettik.
Bu hedef doğrultusunda Komşu Ülkeler Platformu çerçevesinde ve ikili olarak İran'la birlikte çalışmaya devam edeceğiz.
Ayrıca, Afganistan'ın istikrar, güvenlik ve refahı için de gayretlerimizi beraber sürdüreceğiz.
Komşu ve dost ülke İran ile iki ülke halkları ile bölgemizin istikrar ve kalkınması odaklı görüşmelerimize her düzeyde devam etme yönündeki irademizi bu ziyaret çerçevesinde bir kez daha paylaştık.
Bu vesileyle, değerli misafirim ve beraberindeki heyete bir kez daha hoşgeldiniz diyorum ve bu görüşmelerimizin her iki ülke halkının ve bölgenin çıkarına olmasını temenni ediyorum.
Teşekkür ederim.
