Anayasa Mahkemesi'nin Kuruluşunun 46. Yıl Dönümü

25.04.2008
Yazdır Paylaş Yazıları Büyült Yazıları Küçült
Sayın Cumhurbaşkanımızın Anayasa Mahkemesi'nin Kuruluşunun 46. Yıldönümü münasebetiyle yayınladıkları mesaj aşağıda sunulmaktadır:
"Bugün, dünyanın köklü ve tecrübeli yüksek mahkemeleri arasında seçkin bir yeri bulunan Anayasa Mahkememizin 46. kuruluş yıldönümünü kutluyoruz.
Türkiye'nin 200 yıla yaklaşan modernleşme sürecine baktığımızda, ülkemizde sağlanan başarıların, gelişmelerin, inkılap ve reformların altyapısında hukuki normlarımızın ve standartlarımızın yükselmesinin belirleyici bir yerinin bulunduğunu görürüz.
Esasen bu durum sadece Türkiye için değil, çağdaşlaşma mücadelesi veren birçok ülke için de geçerlidir. Ancak Türkiye'nin hukukun üstünlüğü ilkesini bütün alanlara yayma ve derinleştirme alanındaki performansı, dünyada takdir edilen bir başarı teşkil etmiştir.
Bu başarının önemli bir boyutunu da anayasal denetim alanında sağlanan aşamalar oluşturmaktadır ki, Anayasa Mahkememizin 46 yıllık tarihi bunun en somut göstergesidir.
Anayasa Mahkememizin faaliyetine esas teşkil eden Anayasamızın, devletimizi demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devleti olarak tanımlayan ilkeleri üzerinde milletimiz kuvvetli bir mutabakat içinde bulunmaktadır.
Bu mutabakat, halkımızın kültürel dokusunda yer etmiş, geriye dönüşü olmayan köklü bir anlayış birliğini yansıtmakta olup, milletimizin tarihsel tecrübe ve birikiminden süzülmüş olan akılcı temellere ve dengelere dayanmaktadır.
Dolayısıyla, Anayasa Mahkememiz güçlü ve sağlam bir anayasal demokrasi temelinde faaliyet göstermektedir.
Diğer yandan, Cumhuriyetimizin kuruluş döneminde gerçekleştirilen inkılaplardan, son yıllarda hayata geçirilen kapsamlı reformlara kadar uzanan süreçte, hukuk sistemimiz çağdışı unsurların kalıntılarından tedricen arınarak daha da gelişmiş ve modernleşme yolunda önemli mesafe katetmiştir.
Bunun neticesinde, Türk Hukukunun, bugün başta Avrupa Birliği hukuku olmak üzere, dünyadaki en ileri hukuk sistemleri ile eşit düzeye yaklaştığını memnuniyetle ifade edebilirim.
Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler Teşkilatı ve Avrupa kurumları çerçevesinde kabul edilen uluslararası sözleşmelerin çok büyük bir bölümüne taraf olmasıyla, hukuk sistemimizin evrensel düzeyi daha da yükselmiş, evrensel referansları güçlenmiş bulunmaktadır. Bu gelişmeler hukuk sistemimizin evrensel gerçekler ve normlar ile olan bağlarını daha da güçlendirmiş bulunmaktadır. Hukuk sistemimizin bugünün dünyasındaki teknolojik, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmeleri de dikkate alarak geliştirilmesi Türkiye'yi daha da güçlendirecektir.
Böylece, Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün koyduğu "çağdaş uygarlık düzeyine ulaşma" hedefine, hukuk gibi esas bir alanda da yaklaşmış olduğumuzu söylemek mümkündür.
Türkiye'nin çağdaşlaşma ve kalkınma sürecinde, ulusal birlik, beraberlik ve çıkarlarımızın Anayasamız ilkeleri temelinde korunmasında bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da TBMM'nin ve Hükümetlerimizin yanısıra, başta Anayasa Mahkememiz olmak üzere hukukçularımızın da öncü rol oynamaya devam edeceğine inanıyorum."
Yazdır Paylaş Yukarı